Göl.

17 5 56
                                    

Tana sığınaktan çıkıp, Alvin ve diğerlerini aramak için yola koyulmuştu.

"Tek mi gidiyorsun?"

"Daha önemli işlerin var sanıyordum Raven."

"Tabii ki var. Sadece seni uyarmak için geldim."

"Ne için uyaracaksın?"

"Onlara dikkat et. Onları asla hafife alma."

"Biliyorum. Dikkatli olacağım."

"Çok güzel. Şimdi gitmeliyim, görüşürüz."

Tana oradan ayrılarak yoluna devam etti.

[ O sırada Avcılar ekibi... ]

En sonunda, Usta Haru'nun bize bahsettiği demirci olan, Demirci Eldon'un yaşadığı kasabaya varmıştık. Usta Haru bize Demirci Eldon hakkında bir-kaç bilgi vermişti. Anlattığına göre, Çok öncelerinden beri bir sürü savaşçıya harika kılıçlar yapmıştı. Bu kılıçlarda kullandığı demir, Enerji'yi geçirebiliyormuş. Bu o demektir ki, biz silahlarımıza Enerji aktarabileceğiz ve bununla da kalmayıp, aktarılan Enerji'yi kullanabileceğiz.

"Bakalım söylendiği kadar efsane misin? Demirci Eldon."

Kasaba içerisinde Demirci Eldon'un dükkanını aramaya başladık. Ares ve Kelvin kendi işleri için gittiler. Bize daha sonra katılacaklardı. Biz ise, insanlardan yol tarifi alarak, bir bu yana bir o yana koşuşturduk.

Az koşuşturmanın ardından, en sonunda Demirci önümüze çıkmıştı.
İçeri girmek üzere kapıya yaklaştık ve kapıyı tıklattık.

"Sanırım bizi duymadı. Bir daha tıklatalım."

Yine tıklattık. Fakat hiçbir cevap alamayınca içeri kendimiz girdik. Kapıyı aralayıp içeri göz gezdirdik. Etrafta asılmış kılıçlar, baltalar, hançerler, kalkanlar vardı. Bazı kılıçlar uzun ince, bazı kılıçlar ise daha geniş ve ağırdı. Üzerinde bulunan işlemeler kılıca ayrı bir hava katıyordu. Tasarımları oldukça hoş duruyordu. Kapıyı açtığımız an, suratımıza doğru sıcak bir hava esti. Demirciden daha ne beklenirdi ki?

İçeri girip etrafa bakınmaya başladık. Rajin kendisini tutamayıp kılıçlardan birini eline aldı.

"Rajin, ne yapmaya çalışıyorsun?"

"Sakin ol Alvin. Sadece bakıyorum."

"Yine de dikkatli ol."

"Hadi ama bu kadar korkmana gerek yok."

"Demirci Eldon ortalıkta görülmüyor- Bu sesi siz de duyuyor musunuz? Demir dövme sesi."

"Evet ben de duyuyorum."

"Büyük ihtimal bizi bu yüzden duymadı."

"Bir bakalım hadi. Şurada alt kata inen bir merdiven var. Oradan inebiliriz."

"Önden ben girerim. Siz burada bekleyin. Ben işaret verince gelirsiniz. Ayrıca, hiçbir şeyi ellemeyin!"

"Kesinlikle hiçbir şeyi ellemeyeceğiz!"

"Aşağı iniyorum şimdi."

Merdivenlere yaklaştım ve dikkatlice aşağı inmeye başladım. Demirci Eldon aşağıda ve birazdan onunla tanışacağım. Acaba nasıl birisi?

Merdivenlerden aşağı indikten sonra arkamı yavaşça dönerek ona baktım. Burası üst kattan çok daha sıcaktı. Eldon'a doğru yaklaştım ve seslendim.

Beni duymadı. Yaklaşıp omuzuna dokundum. Bunu hissetmiş olacak ki, çekiciyle hızlı bir dönüş yaptı.

"Kimsin sen? Burada ne arıyorsun?"

Alvin'in MacerasıWhere stories live. Discover now