Baştan Çıkarma Sistemim

Bölüm 23: Billie Avea Baila

***

Bryan satın aldığı temizlik eşyaları ile birlikte tüm evi temizledi. Kendine yeni mutfak setleri satın aldı, örtü ve kıyafet satın aldı. İki bin liraya tüm eksikliklerini tamamladığında geriye sadece sekiz bin lirası kalmıştı.

Annesinin ve kendisinin katkıları ile birlikte biriktirilen para iki günde suyunu çekmişti. Ancak para kazanılırdı. Bryan amacından şaşmadan evi düzenlemeye devam etti.

En çok dikkat ettiği yer ise salondu. Bok götüren duvarları, duvar kağıtları ile kaplaması en çok vakit alan yerdi. Ayrıca içerideki iğrenç kokuyu gidermek için büyük oda kokusu almış ve her yere yerleştirmişti. Ancak bunlar bile sadece kokuyu bastırabiliyordu. Kokunun yerini alabilmeleri için en azından üç gün burada durmalıydılar.

Bryan sabaha karşı son tabağı da yerleştirdikten sonra doğruldu ve doğan güneşe baktı. Bugün bir işe girmeliydi. Yoksa parasızlık suratına bir tokat gibi inecekti.

"Sistem bir önerin var mı?"

[Sevdiğin bir işi yap.]

"Anladım."

Bryan üstüne güzel kıyafetler giymeden önce soğuk suyla duş aldı ve dışarı çıktı. Pahalı olmasa da üzerinde şık kıyafetler vardı. Hafif uzun saçları rüzgarda dans ediyordu. Tempolu adımlarla Kalistra Kitabevi'ne doğru yola koyuldu.

"Hatalı değilsem, Kalistra Kitabevi bayan eleman arıyordu. Müdürü ikna edebilirsem oraya yarı zamanlı bir şekilde girebilirim. Giremezsem de Willa'yı görmüş olurum. Her iki türlü de benim için iyi olur."

Kalistra Kitabevi ile arasında yaklaşık yirmi dakikalık bir yol vardı. Tabii bu Bryan için geçerliydi. Adımları sıradan bir insandan birkaç kat daha hızlıydı. Bir saatlik yolu yirmi dakikada yürümek basit bir şeydi.

Saçları hâlâ ıslaktı. Üzerindeki bol siyah tişört ise vücuduna yapışarak yapısını açığa çıkarmıştı. Uzun ve baştan çıkarıcı figürü epeyi dikkat çekiyordu. Geçtiği sokaklarda herkes ona dönüp bir daha bakıyordu. Bazı kızlar gizlice fotoğraf çekmeye bile çalışıyordu. Ancak Bryan bunları en ufak bir şekilde umursamıyordu. Aklındaki tek hedef Willa'yı yatağa atmaktı.

Önceden olsa Bryan fotoğraflarını çekiyorlar diye endişe ederdi ama şimdi dert bilet etmiyordu. Sadece yoluna devam etti ve ulaşılamaz bir prens gibi göründü.

On beş dakika sonra Bryan – hedeflediğinden daha hızlı bir şekilde Kalistra Kitabevi'ne geldi. Kalistra Kitabevi'nin ismini aldığı Kalistra Sunağı her zamanki gibi popülerdi. Sabahın bir körü olmasına rağmen kalabalık sunağın etrafındaki kafelere doluşmuştu. Her türden dili konuşan insanlar vardı. Bryan çok değişik kıyafetler giyen insanlar olduğunu fark etti. Birçoğu daha önce görmediği bir tarza sahipti.

Bryan Kalistra Sunağı'nı geçti ve kitabevine girdi. Kitabevi, sabahın erken saatlerinde yeni açılmıştı. Bu yüzden birkaç çalışan ve müdür haricinde kimse yoktu. Billie'de hafif makyajlı bir şekilde yerleri paspaslıyordu. Yanında da Willa girişteki örnek kitapların tozlarını alıyordu. İkisinin de dolgun figürleri çevredeki turistlerin dikkatini çekiyordu. Neden Kalistra Kitabevi'nde erkeklerin azınlık olduğu belliydi. Erkekler dikkat çekmiyordu çünkü!

Bryan kitabevine girdiğinde Willa ve Billie hızla ona döndü. Billie'nin yanakları Bryan'ı görünce hafifçe kızardı ve ona çekici bir görüntü kattı. Bryan dünkü halinden bile daha ateşli gelmişti gözüne! Billie kulaklarının yandığını hissetti.

Willa elindeki toz alıcıyı rafın yanındaki sehpaya bıraktı ve Bryan'ın yanına gitti. Billie'nin yüzü her zamanki gibi canlıydı. Yüzünde hafif bir makyaj ve kemikli ellerinin ucundaki tırnaklarda parlatıcı vardı. Siyah babet ayakkabıları, siyah uzun çorabı ve göğüslerini sıkıca saran beyaz gömlek ile son derece iyi görünüyordu.