Bölüm 28: Büyüleme Sanatı - Sihirbaz Benjamin (III)

62 6 1
                                    


***

Karşısına çıkan beklenmedik görüntü Bryan'ı tekrardan şaşkına uğrattı. Bir kraliyet odasındaydı. Altından yapılma tahtın üzerinde, bacak bacak üzerine atmış yaşlı bir kadın vardı. Kafasında kraliçe olduğunu belli eden taç ve etrafında onu korumakla yükümlü şövalyeleri vardı.

Bryan ise kadının önünde sol dizinin üzerine çökmüş ve kadının elini tutarak alnına dayamıştı. Hayır. Bunu yapan kişi Sihirbaz Benjamin olmalıydı.

"Başarılarınızdan dolayı tebriklerimi iletmek isterim, Muhafazakar Parti'nin Lideri Benjamin. Ani yükselişiniz herkesin dikkatini çekti."

Benjamin bir şey söylemeden kadının elini öptü. Bunu yaptığında odadaki tüm herkes dışarı çıktı ve kraliçe ile onu yalnız başına bıraktılar.

Aslında, en başından baş başa bir görüşme olması gerekiyordu lakin suikast girişimi tedirginliği yüzünden korumalar kraliçeye eşlik etmişti. Ancak Benjamin'in davranışı sayesinde bir şey olmayacağı anlaşılmıştı.

"Hanımefendilerin en kibarına sadakatimi ilan ediyorum." Benjamin hafifçe eli sıktı ve devam etti. "Bundan sonra tüm çabamı, sizin düşlerinizi gerçekleştirmek için harcayacağım. Sizin yıldızlar kadar büyük olan öngörünüz ve bilginiz sayesinde krallık dünyanın zirvesine çıkacaktır. Bir papatya kadar narin ve güzel olan şahsınızı, benim gibi bir yaşlı adamın korumasına izin verin lütfen..."

Benjamin, kraliçenin tüm özelliklerini öyle bir övdü ki, kadının yanakları kızardı. Benjamin'in gevşek ve keskin dili sayesinde ilk başta garip ve düşman olarak gördüğü adamı, cana yakın biri olarak gördü ve bir şans verme ihtiyacı duydu.

Benjamin bir süre sonra ayrıldıktan sonra kraliçenin kendisi de odadan ayrıldı. Görünüşü herkesi şaşkınlığa uğratacak cinstendi. 55 yaşında olan yaşlı kraliçe Victoria, aniden birkaç yaş gençleşmişti. Victoria politika vb. işlerde sürekli kocasına güvenir ve onu takip ederdi. Ancak kocasının ani ölümü sonucunda ani bir çöküşe geçmiş ve bu çöküş krallığı etkilemişti.

En yakın yardımcısı haricinde kimse kraliçenin, gece tek başına ağladığını bilmiyordu. Benjamin'in kelimelerinin gücü onu rahatlatmış ve güven vermişti.

Birkaç gün geçtikten sonra Victoria, Benjamin'den parlamento görüşmeleri, çeşitli raporlar almaya başladı. Bu raporlar daha önce hiçbir bakanın yazdıklarına benzemiyordu. Ona 'Peri Kraliçe' olarak hitap ediyor, düşmanlarına kötü kod adları takıyor, raporları eğlenceli dedikodularla süslüyordu. Benjamin'in eğlenceli ve şakacı ruhu kraliçeyi bir hayli memnun ediyordu.

Günler ve haftalar geçti. Benjamin'in diğer kimliği olan 'Yazar Benjamin' Kraliçe Victoria'ya özel bir kitap yazdı ve onun muhteşemliğini tüm dünyaya duyurdu. Benjamin'den etkilenen Victoria'da Benjamin'in başarılarını övdüğü bir hikaye yazdı ve kitap haline getirdi. Bundan sonra Benjamin, raporlarında 'Biz Yazarlar' olarak başladı. Bu kelimeler yaşlı kraliçenin gözlerini gururla doldurmaya yetiyordu.

Bryan, Benjamin'in garip ve enteresan hayatına şaşkınlıkla bakakaldı. Benjamin, Victoria'ya kimsenin davranmadığı kadar nazik ve yakın davranıyordu. Her ne kadar başbakan statüsünde olsa da, karşısındaki kişi kraliçeydi. Böyle bir şeye kimse cüret edememişti. Ancak, kraliçeyi baştan çıkaran şeyde bu cesaret ve yakınlıktı.

Benjamin insanların görünüşüne göre yargılamamayı öğrenmişti. Herkes kendisini kıyafetlerine ve cilt rengine göre yargılıyordu ancak kendisi asla öyle yapmaması gerektiğini öğrenmişti. Bryan'da istemese de insanları görünüşüne göre yargılıyordu.

Böylece Benjamin, kraliçenin asık, ciddi yüzüne aldanmamış, onun içinde farklı bir kadın olduğunu düşünmeyi tercih etmişti. Victoria'nın bu yüzünü görmezden gelerek, onun çekingenliğini yendi ve içinde bastırdığı kişiliği ortaya çıkardı. Bu davranışlar Bryan'a inanılmaz fayda sağlamıştı.

Sihirbaz denmesini kesinlikle hak ediyordu. Keskin zekası ile Victoria'yı kendisine aşık etmekte büyük bir başarı sergilemişti. Her zaman Victoria önde olmuş ve ona genç bir kız gibi davranmıştı. Sürekli iltifatlar etmiş ve anlamlar yüklemişti. Bu süreçte onun üç metre yakınına dahi girmemiş, bir kez bile elini tutmamıştı. En ufak bir şekilde cinselliği içeriye katmamıştı.

Derken Bryan'ın önündeki parlak görüntü karardı ve bir kafede ortaya çıktı. Benjamin karşısında bir puro yakmıştı ve tüm heybetiyle duruyordu.

Koyu cildi, egzotik yüz yapısı ve garip bir giyim tarzı vardı. Ancak derin ve güçlü kahverengi gözleri Bryan'ı tedirgin etmişti.

Benjamin Bryan'ı baştan aşağıya süzdü. "Senin görünüşünde olmak için çok fazla şey feda edebilirdim evlat."

"Teşekkürler, efendim." Bryan onun gözlerine bakmak istemeden kafasını eğdi ve teşekkür etti. İlk defa bu kadar güçlü birisi ile karşılaşıyordu. Bu güç fiziksel gücünden değil, zihninin içindeki zekadan geliyordu.

Benjamin purosundan bir fırt aldı ve hafifçe doğruldu. "Hm... Büyüleme Sanatı'nı öğrenmek için geldiğin aşikar. Pestenkerani sözler ile uğraşmak yersiz. Zamanımız kısıtlı."

"Anladım, lütfen bana öğretin."

"Tavrını sevdim evlat. Efsunkar bir görünüşün var. Kızların ilgisi üzerinde olmalı. Her neyse," Benjamin gözlerini kısarak başladı. "Bir insana kendisinden bahsedersen seni saatlerce dinler. Ancak bu stratejiyi asla belirgin hale getirmemelisin; kurnazlık bir Sihirbaz'ın en büyük yeteneğidir."

Bryan anladığını belirtircesine kafasını salladı.

"Ne anladığını söyler misin evladım?" Benjamin keskin bir bakışla Bryan'ı inceledi. Bryan istemsizce kaslarını sıktı ve tedirginleşti.

"Uh-m... Şey." Bryan aklındaki kelimeleri sözcüğe dökemedi.

"Güzel, bir şeyler anlamışsın. Şimdi gidebilirsin..." Benjamin'in görünüşü yavaşça kayboldu.

"Ne? Bu kadar mı?" Bryan yerinden kalkmaya çalıştı ama hareket edemedi. Vücudu anında ortamdan yok oldu ve gerçek dünyadaki yatağından ani bir hareketle sıçradı.

"Ben sana özünü söyledim. Bunu nasıl çözümleyeceğine bağlı kalarak farklı bir türde sihirbaz olacaksın. Ben Lider tipi bir Sihirbaz'ım. Benim için bir kişi ya da on bin kişi aynıdır."

Benjamin'in soğuk sesi Bryan'ın zihninde yankılandı ve midesinin bulanmasına neden oldu.

[Hm. Sana Büyüleme Sanatı'nın temelini anlatmış. Benjamin oldukça gizemli biridir, senin kendini geliştirmeni istiyor Bryan. Bundan dolayı bu kadar az bilgi verdi.] Sistem sakin bir şekilde söyledi.

"Anladım."

[Bundan sonra başka bir kişi ile karşılaşmayacaksın. Bu bildiklerini tamamen kavradığında sana verdiğim görevleri tamamlayacaksın ve sıradaki seviyeye geçeceksin. Ancak ilk önce telefonunu kontrol et.]

Bryan alnını ovaladıktan sonra telefonunu aldı ve mesaj kutusundaki bildirimi gördü. Willa'dan mesaj gelmişti.

"Dün söylediklerim için üzgünüm. Sana kahvaltı hazırlamamı ister misin?"

Bryan hafifçe gülümseyerek sadece adresini yazdı. Willa'nın hatasını telafi etmek istediğini biliyordu ama kahvaltı hazırlamak istediğini düşünmüyordu. Sabahın erken saatleriydi. Saat 10.00'a kadar zamanları vardı. Bu sürede birçok şey yapabilirlerdi.

Bryan telefonu yatağının üzerine attı ve banyoya gitti. Tişörtünü çıkardıktan sonra kaslı vücuduna baktı ve kendini övdü. Aynada gördüğü inanılmaz gövdeye hayran kalmamak mümkün değildi. Eşofmanını çıkardıktan sonra gözü bir şeye takıldı. İlk önce şaşırdı, ardından korkuyla geriye sıçradı.

"Siktir! Bu da ne böyle?"

-***-

İnternetim yok ama bölüm yükleyebiliyorum. Şarkı olmadığından yazamıyorum. Pc çöküyor. Uh... zorlu zamanlar.

Baştan Çıkarma SistemimWhere stories live. Discover now