Bölüm 2

32.3K 685 187
                                    

Merhabaa
Bölümü okumadan önce kalkın ve bir bardak su için, su önemlidir dostlar.

İstediğiniz kadar yorum yapabilirsiniz, eleştiriler sonuna kadar açıktır.

İyi okumalar...

Bölüm 2

"peki ben çocuğu doğurduktan sonra ne olacak?"

"ona o zaman bakarız." dedi düz sesiyle. Silahını arkasına yerleştiriyordu.

"ya ailem ya da senin ailen izin vermezse?"

"reşidiz." dedi bu defa.

Gözlerimi polis üniformasında gezdirdim. Vücuduna yapışmıştı, vücut hatları ortadaydı. Bir kol kası kafam kadardı.
"ailene ne zaman söylemeyi planlıyorsun?"

Gözlerimi kaçırdım.
"en kısa zamanda. Sen abimi serbest bırak, gerisi kolay."

Bir süre duraksadım ardından aklıma gelen soruyla tekra konuştım.
"Peki ne kadar süre evli kalacağız?" Dokuz ay zaten ekstra çocuğu karnımda taşıdığım zamanlar oluyordu.

"belirli bir süre işte... Eğer işin en sonunda ayrılmak istersen, çocuk bende kalır." Dedi. Kaşlarım çatıldı.

"neden?! Ben doğurmayacak mıyım?!" dedim sinirle.

gözlerini bana çevirdi.
"bu konuları o zaman geldiğinde konuşsak daha iyi olur..."

Elim kolum bağlanmış gibi hissettim bir an.

"peki... Çocuk sende kalırsa hiç göremeyecek miyim?" Diye sordum kısık sesimle. Sonuçta benim çocuğum olacaktı o zamana kadar.

Hafiften dolan gözlerimden gözlerini kaçırdı.
"o kadar değil. İstediğin zaman gelip görebileceksin." Dedinde az da olsa rahatlamıştım.

Kapıya ilerlediğinde hızla peşinden gittim. Kapıyı açıp çıktığında karşımızda hemen babamı görmüştüm. Kızaran göz altlarını görmezden gelmeyi denedim ve dolan gözlerimi umursamadan konuştum.
"baba biz konuştuk... Abim serbest kalacak."

Babamın gözleri heyecandan ve sevinçten dolduğunda ben de gülümsemiştim. İsmini bile bilmediğim adamın elinin üstüne koydu elini.
"dile benden ne dilersen evlat."

Adamın gözleri bana kaydı.
"en kısa zamanda öğrenirsin." dedi daha deminki anlaşmamızı ima ederek. Gözlerimi devirmemek için yumruğumu sıktım. O güzel yüzüne geçirmek istedim bir an.

Gözlerim odasına kaydı. Boran Yücel yazısını gördüm. Duraksadım ve kendi ismime soy adını koydum. Katya Yücel... Vay anasını... Baya iyiydi.

Adının Boran olduğunu öğrendiğim adam merdivenlerden çıktığında peşinden gitmiştim, babam hemen arkamdaydı. Gözlerim arkasındaki silaha, ardından da pantolonunun sarmaladığı sütun gibi bacaklarına kaydı. Bacakları çok seksiydi... Ben daha seksiydim!

Sorgu odasına ilerlediğinde annemle karşılaşmıştık. Yaslandığı duvardan doğruldu ve hızla babamın yanına gitti. Babam kulağına birşeyler fısıldarken Boran sorgu odasına giriyordu.

Annemle babamı umursamadan kolumdan tuttu ve kendisine doğru çekti.
"abinle konuşacağım." diye fısıldadı.

"sakın anlaşmadan bahsetme! İkimizin de birbirimize âşık olduğunu ve evlenmek istediğimizi söyle." dedim.

Bir şey demeden kapıyı yüzüme kapattı. Oflayıp annemin daha deminki oturduğu yere oturdum. Hayatımda bir kez her şey yerinde gitse, ben yerimde olmuyorum. Mutlaka bir aksiyon olmak zorundaydı.

Teni Tenime (+18)  (TAMAMLANDI) Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang