Bölüm 14
(1 Hafta sonra...)
Fazla taşlı olan gelinliği elime aldım. Mert kaşlarını kaldırdı.
"yenge bu fazla abartılı! Düğünde tüm erkeklerin sana bakmasını istemiyorsan bence alma." Demişti uyarı dolu sesiyle. Omuz silktim.
Deneme odasına gidip gelinliği giydim. Aynadan kendime baktım. Mert'in dediği gibi fazla abartılıydı. Üstündeki taşları tartsam elli kilo çıkardı.
Deneme odasından çıktığımda Boran elindeki telefonu oturduğu pufun yanına koymuştu. Boş bakan gözleri fazla abartı olan gelinliğimi taradı.
Öyle boş bakıyordu ki ben bile bunalmıştım. Bir an evlenmek istemediğini düşünmeye başlamıştım.
"Fazla abartı değil mi?" Diye sordu eliyle taşları gösterirken. "Anlayabildiğim kadarıyla abartı sevmezsin..."
başımı salladım.
"Evet öyle..." Dedim kısık sesimle.
Boran'a asıldığını düşündüğüm kadın elindeki gelinlikle yanıma geldiğinde Mert kaşlarını kaldırmıştı.
"Geldi yine botoks güzeli." dedi gözlerini devirerek. Ona katıldığımı belirtircesine başımı salladım.
Kadın elbiseyi bana uzattı. Daha elbiseye bakamadın başımı olumsuzca salladım.
"beğenmedim." Dedim düz sesimle.
"ama Boran-"
Sinir olduğum sesini kestim.
"Gelinliği Boran değil tatlım, ben giyiyorum..." dedim göz kırparak. "sen işine bak, ben kendim istediğimi seçerim."
birşey demesine izin vermeden omzuna çarparak geçtim. Kadın fazla yapmacıktı ve bu çok sinir bozucu bir durumdu...
Bir kere ben Cansu'nun hayali olan siyah gelinliği alacaktım!
Gözlerim kısılırken ilk defa gördüğüm pembe gelinliklere baktım. Pembeyi fazla sevmezdim, beni çocuksu gösteriyordu ama ben çocuk değildim!
Siyah gelinliklerin önüne geldiğimde kabarık ve çok az taşlı olan, straplez gelinliği aldım.
Deneme odasına giderken kimseye bakmamıştım.
"Siyah mı? Yalnız yengemin tarzı mükemmel değil mi?" Demişti Mert.
"kes sesini Mert." Dedi Boran ardından.
Beyaz gelinliği çıkarıp siyah gelinliği giydim. Aynadan kendime baktığımda tam olarak aradığım gelinlik olduğunu anladım.
çıkardığım gelinliği aldım. Deneme odasından çıktım ve gözlerini Boran'a dikmiş olan kadının hiç düşünmeden üstüne doğru fırlattım çıkardığım gelinliği.
Mert gülmeye başlarken Boran kaşlarını kaldırmıştı. Karşılarına geçtim ve bir tur döndüm.
"Nasıl?" Diye sormuştum ama verecekleri cevabı umursamayacaktım. Ne derseler desinler alacaktım.
"Çok güzel..." dedi Mert. Gözleri gelinliğin kabarık yerlerinde dolaşıyordu.
"Beğendin mi en sonunda? emin misin?" dedi Boran. Oturduğu pufta öyle yayılmıştı ki siyah pantolonunun darlığından erkekliğinin şişkinliği az çok belli oluyordu.
Gözlerimi kaçırırken yanımda dikilen kadına döndüm.
"Açım ben!" dedim kadının hâlâ Boran'a baktığını görünce.
Kadının gözleri kısa bir an bana döndü. Öldürmek ister gibi bakıyordum. Fazla sinir bozucuydu bir kere! Boran çenesiyle gitmesi için gösterdiğinde rahat bir nefes aldım.
Gözlerim Boran'a döndü.
"beğendim." dedim memnun çıkan sesimle.
"Güzel... yemeğini yedikten sonra çıkarız." Dedi. Gözleri straplezden dolayı göğüslerimi azıcık belli eden yerlerde gezdiriyordu. Fazla belli olmamıştı bir kere... Benim göğüslerim küçüktü.
