Bölüm 19
Yumuşacık yatağın içinde gerildikçe gerildim. Çıplak bedenimle sokulduğum yorgan ve yastık fazla hoştu... Dün gece de fazla hoştu...
Seks utanç vericiydi benim için başında, fakat sonradan zevk verici olmaya başlamıştı.
Kendime sadece bunun kısa süreceğini, Boran'ın benimle zevk için bunu yaptığını sıkça hatırlatıyordum ama Boran'ın da dediği gibi, bebeği leylekler getirmiyordu. Biz yapmalıydık.
İşime gelmeye başlamıştı nedense.
Yorganı serbest bıraktım ve yatakta Boran'ın olduğu kısma ilerledim. Onu uyandırmayacak şekilde dibine kadar girdim.
Aman be ne olacak! Kollarımı umursamaz tavırla çıplak üst gövdesine sardım.
Başımı köprücük kemiğine yaslayacakken kıpkırmızı olmuş diş izlerimi gördüm. Yüzümde oluşan piç sırıtmasıyla eğildim ve ısırık izini öptüm.
Düzenli nefes alışverişi bozuldu. Benimkisinden bile güzel bulduğum gür kirpikleri kıpırdandığında başımı hızla boynuna gömmüştüm.
Gözlerimi kapatmadım. Vücudu kıpırdamadı fakat sesli yutkunmasını duymuştum. Sağ kolum yatağa düşerken diğer ki kolum erkekliğinin hemen üstünde, kısıklarının olduğu yerdeydi.
Parmak uçlarını belimde hissettiğimde dudaklarımı birbirine bastırdım. Parmak uçları hafifçe daireler çiziyordu.
Kendimi birazcık kasmıştım. Huylanmadım... Sadece bu hareketi bile beni tahrik edebiliyordu.
Kolumu kısıklarından yavaşça kaldırdım ve uyuyormuşum gibi yaparak gözlerimi kapattım. Bana baktığını hissediyordum, ama umursamadan ve sırtımın altında kalan kolunu bilerek ezerek arkamı döndüm.
Tahrik olduğumu fark etmemesini istiyordum. Dün gece kendimden geçmiştim... Şimdi de aynı olsun istemezdim.
Sırtımdaki kolundan rahatsız olup arkamı ona döndüğüm için eli çıplak göğüslerime değiyordu.
Yatakta hafif bir kıpırdama hissettim. Göğüslerime kadar gelen kolunu çekmezken diğer ki kolunu belime sarıp beni tekrar kendi tarafına çekti.
Dün geceden dolayı ağrıyan kalçam kısıklarına değdiğinde gözlerim şaşkınlıkla açıldı.
Dün gece olanlar zihnimde belirdi. Koltuğun kırılan ayağını öylece bırakıp bu yatakta devam etmiştik.
Nefesini saçlarımda hissettiğimde gözlerimi kapattım. Alacaklı gibi hızlı ve sert şekilde kapıya vurma sesleri geldiğinde gözlerim açıldı.
Yatakta korkuyla doğrulduğumda Boran yatakta sırtüstü yatmıştı. Kaslı kollarını başının arkasına yerleştirdiğinde çıplak göğüslerimi kapatmıştım.
Kolunu dürtükledim.
"kalksana Boran, kimmiş baksana." dedim.
"Mert." dedi uykulu sesiyle.
Yataktan kalktım ve yatağın hemen yan tarafındaki Banyonun kapısını açarak hiçbir şey söylemeden girdim.
Tam yirmi dakikaya banyodan çıkmıştım. Ben kalktığımda bozuk olan yatağın düzenli olduğunu fark ettiğimde kaşlarımı kaldırdım.
Altıma siyah azıcık dar olan eşofmanımı giydim. İplerinden çekip bol kısımlarını daralttım ve bağladım. Üstüme hava soğuk olduğu için uzun kollu kısa Sweatshirt giymiştim. Gri ve beyaz arası rengi hoşuma gitmişti.
Havludaki saçlarımı çıkarttım ve havluyu yatağa koydum. Titişik uzun saçlarımı tarakla taradım.
Aynadan dikkatle kendime baktım. Dudaklarımın azıcık kabuk bağlamış olduğunu fark edince kaşlarımı çatmıştım.
