bölüm 17

19K 469 40
                                    

Çok şükür sınav haftam bittii

Bölüm 17

Nihayetinde kahvaltımı yapıp çayımı içtim.

Çay önemliydi.

Çay içmesem kendime gelemezdim. Mert akıllılık yapıp Boranla aralarında konuştuklarını bana sızdırdığı için fazlasıyla rahatlamıştım. Mert iyi ki vardı.

Saat altıya gelmek üzereydi. Tüm gün boyunca sıkılmadan televizyona bakmıştım. Kapıda dikilen Doğukan'a birkaç defa yorulmasın diye içeriye geçmesini söylemiştim fakat işinin bu olduğunu söyleyip gelmemişti.

Adını bilmediğim diğerki adamın çayla birlikte aldığı çikolatayı açmış yarım saattir kemiriyordum.

Aniden kapı açıldığında küçük sehpaya uzattığım ayaklarımı indirdim. Boran'ın erkeksi kokusu eve yayıldı.

Bir an gerildiğimi hissettim. Yayıldığım yerde toparlandım. Kapıyı geri kapattığında kaşlarım havalandı.
"erken gelmişsin Boran?" Dedim şaşkınlıkla.

Aklıma Arya'nın erken gelmişsin Fuat diye attığı video geldiğinde kendimce gülmeye başladım.

Boran bir anda arkasındaki silahı koltuğa fırlattı. Gözlerim bu defa korkuyla açıldı ve gülmem soldu.

"gelmeyeyim mi?" Dedi bana ilerlerken.

Omuz silktim. Bu ev bana yeter de artardı... Gelmese de olurdu.

Gözlerimi gözlerinden kaçırdım. Dün geceden sonra yüzüne bakamıyordum.

Yanıma oturdu. Üstü sabahki gibiydi.
"niye geldin?" Diye sormadan edememiştim.

Bana değişik bir bakış attı.
"Mert yetiştirmedi mi?" Diye sordu yeni fark ettiğim yere düşen sigara kutusunu alırken.

Yerden çakmağı da aldı. Ayaklarımı sahpaya attığımda ben farketmeden düşmüş olmalıydı. Hafifçe gülümsedim.
"beni balayına götürüyormuşsun.." dedim kısık sesimle. Ardından gözlerimi devirerek devam ettirdim. "Büyük, dağ evine."

Başını salladı.
"ben değil sen gidiyorsun." dedi sigara paketinden bir dal çıkarırken.

Gülümsemem soldu.
"ne? Tek başıma mı gidiyorum balayına?" dedim şaşkınlıkla.

"Doğukan zaten yanında olacak... Mert de işini bitirebilirse gelecek, yalnız kalacağını sanmıyorum." dedi ciddi ses tonuyla.

Sanki şaka yapıyormuş gibi bakıyordum. Boranda şaka yapacak tip yoktu.

Öküzler şaka yapamazdı. Hayvanlar da şakadan anlamazdı... Boran ikisinin karışımıydı.

Allah'ım ne suçum vardı da bu adamla karşılaştım?
Aklıma gelen birçok suçum olduğunu fark etmemle yakınmayı bıraktım. Sanırım hak etmiştim.

"sen yanımda olmayacaksın yani? Boran biraz mantıklı konuşalım... Balayında bile yanımda değilsen neden ben seninle evliyim?" diye sordum. Bu soruyu yüzüncü defa soruyordum. Sormaktan asla bıkmamıştım.

Boran bana kötü bir bakış attı. Sanırım o bu sorumu cevaplamaktan bıkmıştı. Yere düşen çakmağı da aldı ve dolgun kuru dudaklarına yerleştirdiği sigarayı yaktı.

Dudakları fazla kuruydu...

Kaşlarım çatılırken dudaklarımı dilimle ıslattım onun dudaklarını ıslatmak istercesine.
"valizini hazırla." dedi ben hâlâ dudaklarına bakarken.

Teni Tenime (+18)  (TAMAMLANDI) Where stories live. Discover now