Masum Cinayetler

53-) "İkiyüzlü."

Bölüm Elli Üç

"İkiyüzlü."

.
.

"Bu kadar basit bir şey istiyorum senden ve sen hâlâ daha diretiyor musun?" 

"Eylül..." Tunç, ne yapacağını bilemiyor, kafa karışıklığıyla karşısındaki kıza, onun vicdanına dokunacağını umduğu mahsun bakışlar atıyordu. "Böyle bir şeyi nasıl yapmamı bekliyorsun? Bu beni aşar!"

"Hep yaptığın şey Tunç." Eylül, kollarını göğüs hizasında bağlayıp ona kibirli bir bakış fırlattı. "Şiddetten hoşlanan bir zorba değil misin? O halde sorun ne?"

"Zorba olan!.." diyerek yükseldi bir anlığına Tunç fakat hemen onu takip eden saniyeler içinde yumuşadı, konumunu, karşısındaki kızı ve içine girdiği işi düşündü. "Sensin..." Bir fısıltı gibi döküldü serzenişi dudaklarından. Şansım yok, diye düşündü hüzünle. Çıkmazdayım!

"Eğer peşimi bırakacağına yemin edersen ilk isteğini yerine getiririm ama ikincisini yapamam! Gerçekten yapamam! Eğer birileri duyarsa ne olur biliyorsun Eylül! Çocuk olmamı önemsemezler, hapishaneye atarlar beni!"

"13 yaşında bir veledi mi hapishaneye atacaklar sırf biraz eğlendik diye?"

"Bu eğlence değil! Bu eğlence falan değil! Bu fazla! Sen... Sen kafayı yemişsin! Ne beni, ne kendini, ne de o ikisini düşünüyorsun! Hepimizin hayatı mahvolabilir! Hatta olacak!"

Eylül'ün dudakları kıvrılınca yüzünde alaycı bir ifade belirdi birden. "Senin hayatın yeterince kötü değil mi zaten şu raddede? İsteğimi yerine getirmediğin takdirde seni sekizinci sınıfa gitse bile sapıklığı yüzünden onlarca küçük kız çocuğunun psikolojisini bozmuş bir çocuk olarak ilan ettiririm. Seni, bütün o aptal yetişkinleri ikna edecek sahte kanıtlarla beraber şikayet ettirebileceğim en az 20 kadar kişi bulabilirim ve herkese rezil ederim. Hayatın boyunca peşini bırakmayacak bir sicil ile kendine barınacak yeni bir dünya aramak zorunda kalırsın. Toplumun büyük bir çoğunluğu sapık olsa da bunu gizliyor ve sapık olarak başkalarını taşlayıp yanlarında barındırmıyorlar. Zaten herkes sapkın diyerek yaşayabileceğini düşünme rahatça Tunç. Birinin hayatını mahvetmek istersem, cehennemin dibine kadar bile takip ederim."

Tunç, ne zaman Eylül ile konuşsa kanı çekiliyormuş gibi geliyordu ona. Ensesinden başlayıp şakaklarına doğru yayılan bir esinti hissediyordu tüyleri diken diken olurken. Anlayamıyordu, bu kız nasıl 13 yaşında diyordu kendi kendine. Hiçbir şeyde blöf yapmadığını çoktandır biliyordu ama bütün bunlar da inanılası şeyler değildi. Korkunçtu...