Bölüm 22

262 25 41
                                    

Kara Kedi de ona doğru geliyordur. Bunu gören Mari sandalyesine oturur ve onun gelmesini bekler.
M: Vaay, sen buralara uğrar mıydın?
Kk: Hiiç, sadece bu saatte ışıkların açık olunca bi bakmak istedim, ne yapıyorsun?
M: Bu seneki yıl sonu balosu için kostüm tasarlıyordum. 2 haftam var ve elimi çabuk tutmalıyım..
Kk: Anlıyorum.. çizimlerine bakabilir miyim?
M: OLMAZ! Ee- yani şey, olmaz.. Çünkü daha henüz bitmedi ve tamamen hazır olması gerekiyor ve-
Kk: Pekala, pekala, bitince gösterirsin.... Her neyse.. Hey, hatırlıyor musun? Sana bir defasında gönderdiğim notta senin sevdiğin çocuk hakkında konuşalım demiştim.. Ne dersin? {"öyle bi sahne mi vardı lö" seslerini duyar gibiyim şqlfpaşsğwşz}

M: Eeee, bence o konulara hiç girmesek daha iyi olur. Şu an her şey yolunda...
Kk: Tamam o zaman, sen nasıl diyorsan Mari....İyi geceler...
M: İyi geceler.....
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

-Bir başka gece buluşmaları sırasında-
Kk: Vaay, demek balo ha?
Ub: Evet..
Kk: Nerede yapılıyor bu?
Ub: Okulun dışında bir yerde... çok kalabalık olacağı için açık bi alanda olacak... Yanlış hatırlamıyorsam Eyfel Kulesi'nin altında olması gerekiyor...
Kk: Bekle bir saniye... bu bahsettiğin balo... maskeli balo mu?
Ub: Evet?..
Kk: Ben de o baloya katılıyorum!
Ub: nE?!
Kk: Hahahahahha! Ama merak etme leydim, yoksa unuttun mu? O baloda birden fazla okulun öğrencileri olacak... Yani birbirimizi bulmamız imkansız... zaten maskeler olacak...
Ub: Ne yani? Şimdi sen eğer karşılaşırsak beni tanımayacağını mı söylüyorsun?
Kk: Hayır, hayır! Leydim, demek istediğim, böylelikle kimliklerimizi tehlikeye atmamış oluruz...
Ub: Bu konuda haklısın. Her neyse... işte, bunlar sana bahsettiğim çizimlerim...
(Eskiz defterini gösterir)

Kk: Vay canına leydim, bunlar harika!
Ub: Ummm... hala yeterince mükemmel değil... daha iyisini yapabilirim...
Kk: Ondan hiç şüphem yok..
Ub: Hey, madem ki sen de baloya geliyorsun, sen ne giyeceksin?
Kk: Eee, benim takımım hazır, ama henüz nasıl bir şey olduğunu kendim görmedim...
Ub: Vaay, sen de bilmiyorsun demek... ya beğenmezsen?
Kk: Bilemiyorum, eğer beğenmezsem çok güvendiğim biri var..
Ub: Oh, pekala...
Kk: Hey, peki sen beni tanıyabilecek misin?
Ub: Bahse varım ki ilk görüşte birbirimizi tanıyacağız..

Kk: Nesine?
Ub: Eğer ben kazanırsam, sen saçlarını keseceksin; eğer sen kazanırsan, ben saçlarımı kısacık keseceğim.
Kk: Uuggh, hadi ama, ben senin saçlarını seviyorum...
Ub: Hahaha, kendi saçlarını düşünmüyor musun yani?
Kk: Uumm, bu o kadar da büyük bir sorun değil, ben alışabilirim, ama senin insanı sarhoş eden saçlarına kıymanı istemem 🥺
Ub: Aaagh kedicik, amma abarttın, var mısın yok musun?
Kk: Pekala, varım! Ama bu işin sonu hiç de iyi olmayacak....

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Adrien: Ne dedin baba?!
Nathalie: Hadi ama Adrien, bu üçüncü defa soruşun...
G: Dediğim gibi, Nathalie'nin söylediğine göre herkes bir kahramanın veya süper kötünün kostümü temalı giyiniyor, ben de senden bunu giymeni istiyorum..
A: Kara Kedi kostümü mü yani, ciddi misin?!
G: Bir sorun mu var??
A: Eee, hayır baba, teşekkürler...

-Adrien odasına çıkar-
P: (ironili bir şekilde) Ooh, ve işte prens ve leydisi baloda tutkulu bir dansa tutuşurlar, ne kadar da romantik!!!
A: Kes şunu Plagg, ben şimdi ne yapacağım??
P: İyi ya işte, böylece baloda birbirinizi daha kolay bulursunuz, nasıl olsa ub'nin gösterdiği eskiz çizimleri de uğurböceği temalıydı...
A: Haklısın
P: Ve böylelile çok sevgili leydin sevdiğin saçlarını kesmemiş olur. PUAHAUAHUAHAUAHAHAHAHAH
A: PLAGG! (Ona bir yastık fırlatır)
P: Hahahahaha, yine unutuyorsun!! (Yastığın içinden geçmiştir)
A: Uggh, işte bundan nefret ediyorum!!

-Mari'nin evinde-
T: Marinette, neden böyle bir iddiaya girdin?
M: Hah, tikki, çünkü kazanacağımı biliyorum..
T: Peki ya o gerçekten ama gerçekten iyi giyinirse ve sen onu  tanıyamazsan?
M: Aşırı emin gibi davranmak istemem ama ben öyle bir şeyin olacağını sanmıyorum..
T: Pekala, eğer öyle bir şey olursa da buna en çok üzülen Kara Kedi olacak...
M: Hahahah, haklısın, umutsuz bir zavallı... ama kendi saçları kesildiğinde de buna pişman olacak...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Nathalie: Ama efendim, eğer bu baloda, kalabalıkta saldırırsak dikkatleri dağılır ve onları daha kolay yeneriz ve-
G: Bunu ben de biliyorum, Nathalie.. Ama orada Adrien da olacak, eğer yanlışlıkla hedeflerden biri olup ona bir zarar gelirse kendimi asla affetmem...
N: Haklısınız efendim..
G: O yüzden balodan sonrasını beklemek zorundayız, hatta biraz daha bekleyelim, yaz tatili dolayısıyla her yer durulmuş olur, ve ub&kk'yi en ummadıkları zamanda gafil avlarız.. Ayrıca o zamana kadar da sen iyice toparlanırsın...
N: Tamam efendim, doğrudan saldırmak en iyi fikir, hem onları daha da çok yıpratmış oluruz..
G: Ve işlerini bitiririz...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
~Mari'nin evinde, prova çalışmalarında~
M: Ahh, Alya! Çok güzel oldun!
Al: Eee ne de olsa efendi dupain-cheng in tasarımı...
M: Hehehe
Al: Çok teşekkürler Marinette, sana minnettarım!
M: Lafı bile olmaz...
Ad: Eee, Marinette, senin kostümün nerede?
Al: Ah, sorma Adrien, sır gibi saklıyor, bana bile göstermedi!
Ad: Ama neden?..
M: Çünkü balo gününe kadar kimse görmemeli, hem daha elbiseyi dikmeye başlamadın bile, siz neden bahsediyorsunuz??
N: Aghh dostum, bizi meraktan çatlatacaksın..
Al: (Mari'ye dirsek atar) Baloda gözleri üzerine çekmek istediğin çok belli, bu kadar sır olarak sakladığına göre...

M: Balo günü görürsünüz... (Aslında Mari daha önceden o çizimleri kk'ye gösterdiği için başka hiç kimseye göstermiyordu. Eğer Alya veya başka biri çizimlerini bir şekilde yayarsa ve kk bunu görürse kendisinin ub olduğunu anlardı... Ve böyle bir şeyi olmasına gerek yoktu. Ama normalde de güzel bir şeyler yapmak istiyordu..)
A: Eminim ki çok güzel olacaksın...
M: A-ah b-ben teşekkür ederim
A: (telefonu çalar) Oh- korumam beni bekliyor, gitmem lazım, sonra görüşürüz çocuklar.
Al&N: Biz de gidelim, görüşürüz Mari!
Al: Ve unutma, büyüleyici olacaksın!
M: Haha! Tamamdır, sonra görüşürüz...

-Gece kediyle nöbette-
Kk: Şimdi sağ ayak öne, şimdi de dön...
Ub: (döner ve ellrini kara kedi'nin omzuna koyar) Çok ciddiyim, bunun eğitimini falan mı aldın? Senin yanında çok bilgisiz ve beceriksiz görünüyorum..
Kk: Aahh, leydim, sen her zaman güzel dans ediyorsun, sadece biraz pratik yapman gerek..
Ub: Yine de yardım teklifimi kabul ettiğin için teşekkürler. Baloda bir sakarlık yapmak istemiyorum...
Kk: Haha! Ben öyle bir şey olacağını sanmıyorum, olsa bile ben fark etmem zaten..
Ub: Yani hala birbirimizi tanıyamayacağımızı söylüyorsun? Bence bu kadar emin olma kedicik..
Kk: Görücez...

Son hareket olarak birbirlerinin ellerini tutup birkaç adım geri çekilirler. Bi anda birbirlerini çekip yakınlaşırlar. İkisi de nefeslerini hissederken burunları birbirine değiyordur.
Kara kedi'nin bakışları Uğurböceği'nin dudaklarına inmiştir, sanki bir şey söyleyecekmiş gibi aralanmıştı, ub ise kara kedi'nin gözlerini yakalamaya çalışıyordu...

Ub: Ben... tekrar teşekkür ederim...
Kk: Teşekkür etmene gerek yok...
Sonrasındaysa onun sıcak dudaklarını hissetmişti. Aşağıda uğurböceğininkilerle kavuşan ellerini sımsıkı tutuyordu.. Uğurböceği ona yetişmek için parmak ucuna kalkıyordu. Bu nasıl olur da hoşuna gidebilirdi ki? Ama bunun, ub'nin kendisinden daha çok hoşuna gittiğinden haberi yoktu.. Yeşil gözlüsünün yanında olmak onu mutlu ediyordu. Çatlamış dudaklarından ayrılırken hatırlatırcasına konuştu:

Ub: İddiayı ben kazanacağım, ve saçlarını keseceksin..
(Son olarak Kara Kedi'nin burnuna bir öpücük kondurup yavaşça çekilmişti, kara kedi'ye bakıyordu.. birkaç adım uzaklaştı.. kara kedi cevap vermeyince görüşürüz deyip gitti)
Kara Kedi ne kadar iddiaya girse de Uğurböceği'nin kazanacağını hissediyordu, plagg'le beraber yeni saç modelleri arasa iyi olacaktı... Uğurböceği'nin arkasından elini dudağına götürerek ona bir öpücük yolladı.. sonra yoluna devam etti..)

TuhafWhere stories live. Discover now