Bölüm 6

449 38 24
                                    

-Ertesi gece nöbette-
Kk: Hey, selam bugaboo! Daha iyi görünüyorsun!
(Rüyanın etkisi geçmiştir ama ub hala tozun etkisimdedir, ufak bir tetiklemeyle bile tekrar kötüleşebilecek durumdadır)
Ub: Ah, evet, dün olanlar hakkında, bana hala bir hayalmiş gibi geliyor, sanki ben kendimde değilmişim gibi. Ama bana destek olduğun için teşekkürler Kedi.
Kk: Leydim için yardıma her zaman hazırım🖤
(Sessizlik olur)

Kk: Eee, dün gece olup biteni anlatmak ister misin?
Ub: Ben.. ben hatırlamıyorum. Sadece seninle eyfel kulesinde buluştuğumuz anlar belleğimde. Yemin ederim öncesi yok.
Kk: Bu ilginç...
(Laf lafı açar ve konu akumalanmalara gelir)

Kk: Leydim, eğer sen akumalanırsan ne olur? Hiç düşündün mü?
Ub: Ben eminim ki sen beni kurtarırsın, sana güvenim sonsuz. {Şimdi aklıma New York geldi Allah kahretmesin 🤧} Ama böyle bir şeyin olmaması için elimden geleni yapıyorum, hem tikki se yardım ediyor... Aslında bakarsan birkaç kez neredeyse akumalanıyordum, neyseki böyle bir şey olmadı.

Kk: Peki ya, ben akumalanırsam? Gerçi o zamanciş daha kolay olur, yani yanlış anlama bugaboo. Ama akunaları yakalayabilen mucize sahibi varken her şey daha kolay geçermiş gibi geliyor.
(Bu sorada Kk kendisinin akumalanöa kurgusunu anlatırken Ub nin aklına yine Beyaz kedi gelir. Kötü olur. Gözleri dolar. Kk yıldızlara bakıp konuştuğu için fark etmez.)

Kk: Acaba süper gücüm ne olurdu? (Bunu söylemeye başladığında ub yağa kalkar, dayanamaz) Ya da ismim? Belki ultra mega süper bir kedikli-
Ub: YETER! ANLAMIYOR MUSUN?! BANA ACI ÇEKTİRİYORSUN! KES ŞUNU YAPMA ARTIK!...

Kk şaşırır ve Ub'nin ağladığını o zaman fark eder.
Kk: L-ledim sen-
Ub: B-ben dayanamıyorum. (der ve gider)
Kk: Ama ne oldu birdenbire şimdi? Acaba konuşmam onu üzdü mü? Ama onun akumalı halini de hayal ettik, bir şey olmadı.. (neden son cümleyi yazmışım onu sorguluyorum şu an İAKDPALCĞWLDĞAĞ)

(Ub eve dönmüştür)
Marinette yatağına kapanır ve ağlamaya başlar, bı sırada bilekliği kolunu sıkıyordur ama fark etmez
Ses: Mariineeetteee....
M: Kim var orada?..
Ses: Mariineeetteee....
M: Tikki sen misin?
Ses: Bana bunu sen yaptın Marinette, SEN! Dünya senim yüzünden yok oldu. İnsanlık bitti. Beni yapayalnız bıraktın!!!..
M: S-sen de kimsin öyle??

(Tabi bu sesi sadece Mari duyuyordur, Tikki olanlardan bihaberdir)

-Mari halisülasyonlar görmeye başlar-
Ses yaklaşıyordur, Mari gittikçe gerilir ve gerildikçe bileğindeki bileklik de bi o kadar sıkıyordur. Mari'yse hala bunun farkında değildir)

{Aga kızın şizofren olduğu kısımlara gelmişiz qşlfpqlfşqğdpqpx}

(Sesin sahibi bir anda Mari'nin önünde beliriverir bu beyaz kedinin ta kendisidir! Mari çok korkar ve geri geri adım atmaya başlar)

M: L-lütfen bana bir sana bir şey yapmadım!
(o sırada teki gelir)
T: Marinette iyi misin, bir sorun mu var?
Mari sırada Tikki'yi duymaz, beyaz kedi ile konuşuyordur)
M: Hayır dedim sana, ben bir şey yapmadım. Anla artık, git buradan!

Mari hem geri çekilmeye hem de etrafa eşya fırlatmaya başlar. Bu sırada ayağı takılır ve kafasını pembe koltuğa vurup düşüp bayılır

T: Marinette, bu nasıl oldu böyle
(Tikki'nin müdahale etmesine vakit kalmadan Bay ve Bayan Dupain gürültüyü duyup Marinette'in odasına gelirler)
S: Ah, Marinette, ne oldu sana? Tom, kızımızın bu hali ne böyle?
T: Bilmiyorum hayatım (der ve Marinette'i kaldırır ki ne görsün?! Mari'nin başından kanlar akıyorur, üstelik bileklik sıktığı için bileği mosmor olmuştur.

{Şimdi bir şahıscık var gelcek dicek ki 'nAsIl kAnGrEn oLmUyO bU mArİ'
Karşim sen söylemeden söylim:
Bende mantık arama Wşxk8sşcğwlfğw}

TuhafWhere stories live. Discover now