Encounter |Sope✔

16. Bölüm: "Bali"

#Hoseok'tan

1 haftadır Jungkook ve Jimin sürekli evime geliyorlardı. Bir an olsun beni yalnız bırakmıyorlardı. Jimin Haesoo ile ilgilenirken ben de biraz dinleniyordum. Çok yardımcı oluyorlardı ama kendileri yoruluyordu. O yüzden gelmemelerini söylememe rağmen beni dinlemiyorlardı. Şimdi de evimdelerdi.

"Hyung sana bir şey söyleyeceğiz." Dedi Jimin. Merakla ona baktım. "Ben ve Jungkook sana sormadan bir şey yaptık." Umarım yaptığınız şey beni kızdırmaz Jimin. "Ne yaptınız?" Ben ona bakarken o çantasından bir zarf çıkardı ve bana uzattı. Aldım ve zarfı inceledim. "Aç hyung." Dedi Jungkook.

Zarfı açıp içinden çıkan biletler ile ikisine şaşkınca baktım. "Hyung sen ve Haesoo Bali'ye gidiyorsunuz!" Jimin gülümserken Jungkook "Biletler Jimin'den. Otel masrafları benden. 4 günlük kısa bir tatil. Aslında Jimin'le 1 hafta kadar tatil yapmalısın diye karar vermiştik ama sen oralarda sıkılırsın ve sevmezsin diye süreyi biraz düşürdük ama seversen istediğin kadar kalabilirsin hyung." Dedi. Gerçekten benim arkadaşlarım bir taneydi. Onlar benim küçük ailemdi.

"Beni düşündüğünüz için teşekkür ederim ama bunu kabul edemem." Dediğimde ikisi de kaşlarını çattı. Jimin "Hayır gideceksin hyung. İtiraz yok. Hem Bali harika bir yer. Dinleneceksin ve kendine geleceksin hyung." Dedi. Bilette gözümü gezdirirken bu akşam uçağın kalktığını öğrendim. Bildiğin hemen gönderiyorlardı beni.

"Ama ben istemiyorum." Dedim. "Gitmezsen seni zorla göndeririz." Jimin şaka yapıyor gibi dursa da alttan tehdit ediyor gibi bakıyordu. "Hyung biz senin iyiliğin için çabalıyoruz. Lütfen ikimizi de kırma." Dedi Jungkook. Biraz dinlenmek bana iyi gelebilirdi. Hem Yoongi'den de uzak olur ve beni rahatsız edemeyeceğini bilerek kafamı dinlerdim.

"Tamam gideceğim." Jimin anında ayağa kalkarak "Ben gidip önce senin sonra da Haesoo'nun bavulunu hazırlayayım!" Dedi ve benim bir şey dememe izin vermeden salondan çıktı. "Ben de sana Bali'yi göstereyim." Diyerek telefonunu çıkardı Jungkook. "Siz çok iyisiniz." Gözlerim dolmuştu ve Jungkook bunu fark etmişti. Onlar benim güzel kardeşlerimdi.

"Eğer ağlarsan sana kızarım hyung." Gülümsedim ve gösterdiği fotoğraflara bakmaya başladım. Dedikleri gibi rahatlatıcı bir yere benziyordu. Tam bana göre bir yerdi. Fotoğrafları görünce bile üstümdeki yorgunluğu alabileceğini anlamıştım. "Herhangi bir sorun yaşarsan bizi ara hyung ve tatilin keyfini çıkarmayı sakın unutma."

"Tamam Jungkook." Dedikten sonra Haesoo'nun odasına girmiş ve bavulunu toparlamaya başlamıştım. Jimin zaten benimkini topluyordu. Bir de Haesoo'nunkini toplayıp yorulsun istemiyordum. "Nereye gidiyoruz baba?" Kıyafetleri yerleştirirken "Seni çok güzel bir yere götüreceğim. Çok seveceksin orayı." Dediğimde o "Ama neresi?" Dedi. Adını söylesem de nerede olduğunu bilemeyecekti. "Bali diye bir yer canım." Kaldığı yerden devam etti oyununa. Adı ona çekici gelmemişti anlaşılan.

"Hyung ben Haesoo'nun kıyafetlerini hazırlayacaktım. Sen niye kalktın?" Dedi odaya giren Jimin. "Daha fazla yorulmanı istemedim. Hem zaten az kaldı. Birazdan bitiririm. Sen geç salona." İyi bir kardeş olarak sözümü dinledi ve odadan çıktı.

......

2 saat kadar sonra evden çıkmış ve havaalanına gelmiştik. Jimin bana sıkıca sarılırken Haesoo Yoongi'nin de gelmesini istiyor ve sürekli söylenip duruyordu. Kısa tatilimi güzelce sürmek istiyordum. Yoongi gelirse her şey bana zehir olabilirdi. Bu yüzden Haesoo'yu uyarmıştım. Gizlice telefonumu alıp onu arayabilir ve Bali'ye gelmesini isteyebilirdi. Yoongi de bu fırsatı asla kaçırmazdı.

"Kaç saat sürecek bu yolculuk?" Diye sorduğumda Jimin "7 saatten fazla olmalı." Dedi. Koskoca 7 saat boyunca hava da uçacaktık yani. "Oradan bize küçük hediyeler getir hyung." Jimin'e cevap olarak gülümsemiş ve vedalaştıktan sonra Haesoo ile uçağa binmiştik.