6. Bölüm: "Biraz Benimle Kalsın"

1.3K 113 25
                                    

"Ne evlenecek misin?" Dedim şaşkınca. Yalan söylüyor gibi de durmuyordu. Ben onca yıl kimsenin yüzüne dahi bakmamışken o evlenecek miydi? "Evet evleneceğim." Tam karşımda duruyor ve bana meydan okuyor gibi bir hali vardı. "Hayır evlenemezsin! İzin vermiyorum." Dedim haddim olmayarak. Bunu demeye hakkım yoktu ama engel olamamıştım kendime. İçimden bunu demek gelmişti.

"Ne dedin sen?" Dedi. Dediğimi duymuştu ve neden hala soruyordu? "Evlenemezsin diyorum Hoseok! İlla ki hecelememi mi istiyorsun? Ev-le-ne-mez-sin!" Dişlerini gösterdi sinirle. Terleyen alnını sildi. Kim bilir benim hakkımda ne düşünüyordu? "Bu cesaret nereden geliyor Yoongi? Sen benim için boşluktan ibaretsin! O yüzden bana karışacak en son kişi bile değilsin!" Ceketimi tutarak beni kendine çekti. "Şimdi buradan çek git!"

"Hayır gitmeyeceğim!" Hoseok'u itebildiğim yere kadar itmiş ve Haesoo'ya dönmüştüm. Bizi izliyordu. "Sen babanın evlenmesini istiyor musun Haesoo?" O bana ve Hoseok'a baktı. Konuşmadı ve Hoseok'un yanına gitti. "Bana neden hiçbir zaman gerçeği anlatmadın baba? Neden bana yalan söyledin?" Durgunlaşmıştı. Okulda cıvıl cıvıl konuşan kız değildi bu.

"Kızım." Dedi titreyen sesi ile. Yumuşak duran yanağını okşadı. "Sen her şeyi öğrenmek için çok küçüktün ve hala da küçüksün. O yüzden sana anlatmayı uygun bulmadım Haesoo ama sen büyüdüğünde gerçekten anlatacaktım kızım. Gerçekten." Burnunu çekti. Gözleri tekrar dolmuştu. "Hayır bana hiçbir zaman anlatamayacaktın! Yalan söylüyorsun!" Dedi bir an da. İkisinin arasında olup bitene karışmalı mıydım bilmiyordum.

"Haesoo yapma böyle. Ben sana hiçbir zaman yalan söylemedim bu konu hariç. Seni kendim ile büyüttüm. Beraber her türlü zor zamanı aştık. Şimdi bilmediğin şeylerden dolayı beni suçlama." Kızımızın omuzlarından tuttu ve kendisine bakmasını sağladı. "O zaman bana bilmediğim şeyleri anlat baba." Dedi Haesoo. Artık el atmam gerekiyordu. Aralarının bozulmasını istemiyordum.

"Haesoo." Dedim ve elini tuttum. Ona doğru eğildim. "Sana bunları şimdi anlatamayız. Biraz büyü o zaman anlatır ve sen kendin kimin haklı kimin haksız olduğuna karar verirsin." Kızım diğer eliyle de Hoseok'un elini kavradı. "Benim için sorunlarınızı halledemez misiniz? Çünkü ben artık eksik yaşamak istemiyorum." Büyük bir insan gibi konuşuyordu. Bizden daha olgundu o.

"Baban evlenmekten vazgeçerse ben sizinle yeni bir hayata hazırım." Dedim. Evet hazırdım. Kızım için bundan sonrasında her şeyi yapacaktım. "Hayır vazgeçmeyeceğim." Dedi kesin bir dille. "Ama bab-" Haesoo'nun konuşmasına izin vermeyen Hoseok "Biz seninle en başında konuşmuştuk Haesoo ve sen benim kararımı kabul etmiştin. Artık vazgeçemezsin." Dedi. Haesoo'nun gözleri yere düştü. Üzülmüştü.

"Sen Haesoo için mi evleniyorsun?" Dediğimde gözleri kızımızdan sonra beni buldu. "Keyfimden evlendiğimi falan mı sanıyorsun Yoongi?" Haesoo ikimizin ellerini daha çok sıktı. O bunu istiyor muydu istemiyor muydu anlayamıyordum. "Evlenme. Ben o kadından daha iyi imkan sağlarım size." Hoseok Haesoo'nun elini bıraktı ve alnını ovdu. Gözleri baygın bakıyordu. "Yoongi artık iş işten geçti. Sen çok önceden gelmiş olsaydın ben yine de kabul etmezdim." Dedi.

Onu zorlayamazdım ama vazgeçirmek için belki bir şeyler deneyebilirdim. "Peki tamam evlen. İstediğini yap fakat Haesoo'yu benden kaçırma." Dediğimde o "Tamam senden Haesoo'yu saklamayacağım. Onu istediğin zaman gelip görebilirsin." Dedi ama ben onu sadece görmeye gelmek istemiyordum. "Ben Haesoo'yu evime götürmek istiyorum. Biraz benimle kalsın." Kızımın gözleri parlarken Hoseok kaşlarını çattı.

"Onu yanımdan ayıramam." Bunca yıl onunlayken biraz benimle olsa ne olurdu ki? Bana inat mı yapıyordu? "Baba o zaman sen de bizimle gel!" Haesoo gerçekten zeki bir çocuktu. Ellerini birbirine vuran Haesoo olduğu yer de zıplarken Jungkook sinirle beni izliyordu. Jimin ise onu sakinleştirmek için kulağına bir şeyler fısıldıyordu. "Hayır olmaz Haesoo. İkimizde bir yere gitmeyeceğiz."

Encounter |Sope✔Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt