Elini yanağıma getirdi ve yanağımı nazikçe okşamaya başladı.
Ben anlamsızca ona bakıyordum. Neden birden iyi davrandı ki?

"A-abi? Sen i-iyi misin?"
Dedim kekeleyerek.

Yüzüme tebessüm ile baktı.

"Evet bitanem iyiyim. Neden sordun ki meleğim?"

Ben yutkunarak ve çekinerek cevap verdim.

"Ş-şeey s-sen hiç b-bana sarılmazdın da o y-yüzden dedim."
Diye cevapladım.

Abimin zarif gözlerinden birden pişmanlık duygusu geçti. Gözleri yavaş yavaş dolmaya başlamıştı. Gözünden bir damla ona ihanet edip yanaklarında süzüldü.

"A-abi?"
Dedim ona anlamazca bakıp. Neden ağlıyordu ki?

"Meleğim ben çok özür dilerim... çocukluğunu elinden aldım senin... gerçekten özür dilerim beni affet meleğim... Beni affet Azem... Beni affet.."

Diyerek iki eliyle de sol elimi tuttu ve başınıda elime yasladı.
Elimin ıslanması ile ağladığını anlamıştım.

İçimde bir şeyler koptu sanki...

Sağ elimle ilk başta tereddüt etse de sonradan ne olacaksa olsun deyip abimin saçlarına elimi daldırdım ve yavaş yavaş okşamaya başladım.

Oda benim bu hareketimle yavaşça kalkıp kızaran gözleriyle sol elimi tutup avucumun içini öptü.

Gözleri kızarıkken tıpkı masum bir çocuğa benziyordu. Ben onun bu haline alışık değildim.

Ellerini yanağıma götürüp daha yeni farkettiğim göz yaşlarımı yüzündeki buruk tebessümle sildi ve oda kendini toparlamak için iki eliyle de yüzünü sıvazladı.

Ardından bana hasretle bakıp küçük bir çocuk gibi,

"Sana bir kez daha  sarılabilir miyim meleğim?" Dedi.

Bende onun bu haline ilk ne diyeceğimi şaşırsam da sonradan bende ona sarılmak istediğim için başımı onayladım.

Oda gülümseyerek bana sarıldı. Bende tereddüt etsemde kollarımı beline doladım.

Abim saçlarımın arasına minik öpücükler bırakırken şu anda hayallerimin gerçek olduğuna inanamıyordum.

Eskiden hep hayalini kurduğum ama asla olmayacağını düşündüğüm şeyler şimdi oluyordu.

Kafası şaçlarımın arasındayken masumca,

"Beni affeder misin meleğim? Seni gerçekten de çok seviyorum? Sen benim biricik prensesim, kardeşim, meleğimsin... Beni affeder misin meleğim?"

Ben abime ne cevap vereceğimi  düşünürken abim benden ayrıldı ve yüzündeki umutla ve hasretle bakmaya başladı.

Bende daha fazla böyle bakmasına dayanamayıp kafamı salladım.
Oda mutlulukla çocuk gibi,

"Gerçekten mi? Yani şimdi affettin mi beni? Gerçekten affediyormusun?" Dedi inanmak istercesine.

Bende gülüp kafa salladım.
Abimde mutlulukla gülüp yanaklarımdan öptü. Yerine geçip elimi tuttu.

"Söz veriyorum meleğim... Senin için dünyanın en iyi abisi olucam... Hatta abilikte mastır yapıcam... Seni kıskanıcam... Sevgilin olunca onu güzelce pataklayıp  kardeşime sahip çıkması konusunda vahiy indiricem... Sana sataşanların kafasında bezbol sopası kırıcam... Doğrusu kafaları kırılır ama neyse... İşte abişkon olucam... Beraber uyuyucaz... Ben sana sarılıcam... Sana hediyeler alıcam... Düşüncesi bile heyecanlı..."

3 ABİM (Tamamlandı)Where stories live. Discover now