41✿Ultimum tempus viator

8.4K 1K 196
                                    


  ❀Ultimum tempus viator; son zaman yolcusu.

Falicia, tek elini beline koyarak gözlerini etrafta gezdirdi. "Size biraz şatodan bahsetsem iyi olacak. Aksi takdirde beklenmedik şeylerle karşılaşıp bana epey sövebilirsiniz."

"Asıl bize şatodan değil buranın kime ait olduğuna ve seninle ne gibi bir bağlantısı olduğuna kadar her şeyden bahsetsen iyi olacak." dedi Lucas.

Falicia, Lucas'ın bu sözünün üzerine kısa bir süreliğine yine o gizemli gülümseyişinin ardına gizledi kendini. O sırada bakışlarımı şatonun görebildiğim her köşesinde gezdiriyordum. Kapıdan girdiğimiz an, içinde bulunduğumuz şahane görüntü karşısında kalakalmıştık. Büyüleyicilik bu yapının sadece dışıyla sınırlı kalmamış, her köşesine dağılmıştı; adeta burayı simgeler olmuştu. Gözlerimi ne taş duvarların belirli bölgelerindeki oyuklara monte edilmiş oldukça eski devasa şamdanlardan, ne bazı duvarları boydan boya kaplamış farklı ebatlardaki onlarca esrarengiz tablodan; ne özenle yerleştirilmiş antika mobilyalardan -mesela en basitinden üstüne oturmadan önce bile tereddüt edeceğim koltuklardan- ne de içeride bir belirip bir kaybolan tuhaf dumanımsı görüntülerden alamıyordum. İçerisinin hem oldukça mistik, hem de bir o kadar ürkütücü ve kasvetli bir havası vardı. Öyle ki bir duvara dayansam kendimi alt kata inen bir geçitte bulabilirmişim gibi hissediyordum. Bunun fazlasıyla tedirginlik uyandırıcı olmasının yanı sıra üst katlara çıkan merdivenlerin sonunun da kapkaranlık olması son derece rahatsız ediciydi. Üstelik görünüşe göre güneş battığında ve pencerelerden içeri süzülen ışık bize veda ettiğinde yanacak olan şamdanlardan başka hiçbir aydınlatma aracımız olmayacaktı, bu da şatonun birçok köşesinin daha en az merdivenlerin bitimi kadar karanlıklaşacağına işaret ediyordu.

Nihayet "Öyleyse başlayayım." diyerek derin bir nefes aldı, Falicia.

"Dediğim gibi, burası Ruhlar Şatosu. Benim için aile yadigarıdır diyebiliriz. Asırlardır soyumu oluşturan -yani ruhları kontrol edebilen- tüm ezber bozanlar tarafından kullanılmış. İsmi de esasen buradan geliyor. Yeryüzündeki en güvenli yerlerden biridir, tehdit hissedildiğinde binayı görünmez kılabiliyoruz. Aynı şekilde bu araziyi bulmak da epey zor."

"Evet, onu kesinlikle fark ettik." diye araya girdi, Chris. Kuşkusuz bu müdahaleyi yapmasının sebeplerinden biri çalıların arasından geçerken en çok işkenceyi çeken kişinin kendisi olmasıydı. Bugünkü talihlimiz oydu, kıyafeti aradaki dallara takılmış ve kurtulmaya çalışırken kolları sıyrıklar içerisinde kalmıştı. Bu homurdanışının üzerine kendimi tutamayıp güldüm, ta ki Falicia sözlerine devam edene kadar.

"Kısacası burada hiç olmadığımız kadar güvende olacağız, daha önce görevden göreve koşmalı ve birbirimize çok da güvenmediğimiz bir çizgide ilerliyorduk... Buraya sizi o zaman getirmek mantıklı olmazdı. Nitekim tehlike artık boyumuzu aşmaya başlamış olmasa haberdar olmanızı bile sağlamazdım. Dediklerimden yola çıkarak da anlayabileceğiniz üzere bu şato çok özeldir."

"Güzel, sağlam planlar yapabilmek için ideal." dedi, o sırada bakışlarını yukarıya çevirmiş olan Boreas. İstemsizce gözüm ona takıldı. Falicia onu da aramıza kabul etmişti. Artık bunu bir gerçek olarak kabul etmeli, yadsımaya son vermeliydim belki de. Boreas alenen ekibin bir parçası oluvermişti, böylesine kısa bir zamana rağmen.

Falicia merdivenlere yöneldi ve bize eliyle gelmemizi işaret eden bir harekette bulundu. Tur rehberini izleyen turistler gibi onu takip etmekten başka elimizden pek bir şey geldiği söylenemezdi.

"Şimdi, güneş batmadan önce size üst katları gösterirken bilmeniz gerekenleri anlatmaya devam edeceğim. Katlardan kastım sadece yatacağınız odaların olduğu yer, şatoyu gezdirmeye kalkarsam sabahlarız."

TILSIM|Aurora 2Where stories live. Discover now