26✿Mortem

16.7K 1.6K 1K
                                    


Mortem; ölüm.

Tamam, en fazla ne kadar karışık bir durumun içerisinde bulunabilirsiniz?

Donuk bakışlarımla öylece Matthias'a bakarken onun burada oluşu düşüncelerim arasında yalnızca küçücük bir paya sahipti. Durumum epey berbattı, içinde bulunduğum bataklık beni gittikçe dibe çekiyordu. Daha önce Matthias ve Alanis'le uğraşmıştım, Boreas'la ve onun gün yüzüne çıkarmak için çırpınıp durduğu sırlarımı bildiği halde dengesizliğiyle her şeyi karman çorman hale getirmesiyle, Genivra'yla, Nyxomnis'le, güçlü ruhların emirleri yüzünden gruptakilere anlatamadıklarımla, beraber üstlendiğimiz görevlerdeki insan denilmek için fazla insanlık dışı hareketlerde bulunanlarla... Ama hiçbiri bir anda üstüme yüklenmemişti. Sorunlarımla ayrı ayrı başa çıkmış, hepsine odaklanabilme şansı elde etmiştim. Şimdiyse yalanlar ve sorunlar beni köşeye sıkıştırıyor, dudaklarımı kurutuyor, hareketlerimi kısıtlıyor, uydurmalardan ibaret olan sözlerim kancalarını boğazıma geçirerek soluğumu kesiyordu. İlk önce bir elmasın peşinden buraya içinde bulunduğum grupla geliyordum, sonra aniden Boreas ortaya çıkıyor ve benden o elmasla sırlarım arasında bir seçim yapmamı istiyordu. Sonra da daha önce Brian'a işlerin bu boyuta taşınamayacağını düşünerek eski sevgilim olarak tanıttığım Matt, baloda biraz ötemde beliriveriyordu. Üstelik bunu ilk fark eden de Brian'dan başkası değildi. Tüm bu karanlığın içinde nefeslerimi saklayan o aydınlıktan sızan küçücük bir ışık huzmesi bile göremiyordum.

Brian'ın o olup olmadığını soruşuna makul görünen bir yanıt verme amacıyla ona döndüm. "Evet, o. Ailesinin bir şirketi vardı. Muhtemelen onu temsilen gelmiştir. Brian, lütfen ona pek takılma, olur mu? Eski ilişkiler hakkında konuşmaktan çok hoşlanmıyorum. Matt benim için uzun süre önce kapanmış bir dava."

Tanıştırayım, mükemmel bir eski sevgili rolünde, geçmişinden yara almış izlenimine bürünen Aisley.

Başıyla onayladı. "Anlıyorum, sorun değil."

Cerelia, iğneleyici bir ses tonuyla yeniden zehrini üzerime saldı. "Neden tüm sevmediğin tanıdıkların burada?"

Burnumdan soludum ve dayanamayarak ona döndüm. "Neden sürekli benimle ilgili olan her şeye burnunu sokuyorsun?"

Jessie "Şşt," dedi, "sakin olun. Şimdi hiç sırası değil."

Cerelia'yla aramdaki gerilim Jessie'nin sözlerini yutarak cızırdıyordu. Mavilerim onun kıvılcımlarıyla çoktan savaşa girmişti.

Dominic'in "Paul Reed harekete geçti, sanırım o da aynı yere gidiyor." demesiyle soyut alevlerimi Cerelia'dan çekip bakışlarımı o yöne çevirdim.

"Neden hepsi oraya gidiyor?" dedi Jessie. "Elmas burada."

Brian gözlerini kıstı. "Eğer biraz bir şeyler biliyorsam oradan yolcu mahallerine gidiliyor."

Öne doğru bir adım attım. "Paul'un peşinden gitmeliyiz, o adam Sara ve Chris'i haşat eder."

Brian "Ben gidiyorum." dedi. "Yine de biri benimle gelse iyi olacak."

İşlerin kontrolden çıktığını seziyor, tehlikenin metalik havasını nüfuz edebiliyordum. Aleyhimize işleyen dişliler dönüyor, çark balodaki bu aileler tarafından varmasını istediğimiz noktanın tersine çeviriliyordu. Falicia ve Brian, Paul'un arkasından Brian'ın dediğine göre yolcu mahallerinin bulunduğu bölüme ilerlerken Lucas yanıma ulaştı.

"Matthias burada ve Brian onu senin eski sevgilin sanıyor, bunun bir açıklaması var mı?" diye fısıldadı, diğerlerinin şüphelenmemesine özen gösteriyordu.

TILSIM|Aurora 2Where stories live. Discover now