3.5

12.1K 628 572
                                    

İyi okumalar.

Demir'den.
___

"Seviyor musun sen Defne'yi sen?" Salıncaklarda olan bakışlarımı tekrar Ceyhun'a çevirdim. Defne'yi eve yolladıktan sonra benimle konuşmak istemişti ve parka gelmiştik. "Canımdan çok seviyorum Defne'yi."

Gözlerim sıktığı yumruğuna kayarken hafif güldüm. "Sen sevmiyor musun kimseyi? Anlarsın bence beni. Ben Defne'yi çok uzun zamandır seviyorum." Üzerimde olan gözlerini kaçırdığında iyi bir noktaya değindiğimi tahmin etmiştim, birisini seviyordu ve beni anlardı. Zaten Defne'nin anlattığına göre ailesi çok anlayışlıydı. Normal bir şekilde konuşmak istediğini anlamıştım.

"Evet, var birisi."

" Yani beni çok iyi anlıyorsun."

"Anlıyorum oğlum da, benim durum çok başka. Kız beni gördüğü yerde kaçıyor. Sürekli kütüphaneye gidiyorum orada diye. Kaç yaşında adam liseli ergen gibi kız kovalıyor."

"E Defne arkadaş olsun kızla. Derin ve Defne tesadüfen tanışmış gibi gitsinler kıza, sonra tesadüfen seninle aynı ortama girer. Oradan yürürsün. Ya da biz sana nasıl açılacağını göstereceğiz Cihan ile. Taktiklerden sonra seni sevmeye başlamaz ise şerefsizim."

Derin bir nefes alarak arkasına yaslandı. Az çok anlıyordum ne hissettiğini, zordu. Zordu birisini severken onunla olamama düşüncesi. "Canın yanıyor bazen değil mi?" Usulca başını salladı ve devam etti. "Beni sevmeyebileceğini düşünmek bile yakıyor canımı."

"Diyorum bazen git ulan Ceyhun söyle onu sevdiğini ama sonra reddederse yanına yaklaşmaya cesaretim olmaz. Olmuyor böyle, döngü gibi bu." Dudağımı ıslatarak saçlarımı düzelttim.

"Bence yavaştan belli et kardeşim, en iyisi güven bana. Ben de diyordum ya sevmezse diye ama seviyor beni. Sevdi zamanla. Düzgün davrandığın, anlayış gösterip ilgilendiğin bir kızın sana karşılık vermeme ihtimali sıfır.." İç çekerek elini dizime koydu.

"Eyvallah." Gülümseyerek aklıma gelen fikir ile doğruldum. "Numarası var mı? Mesaj at." Anlamadığını belirten bakışları ile karşılaştığımda güldüm. "Çıkar sen telefonunu."

"Oğlum bak kötü bir şey.." konuşmasını bölerek araya girdim. "Güven bana." Telefonunu çıkararak uzattı.

"Adı Leyla."

Ceyhun: Haftasonu işin yoksa beraber takılalım mı?

"Odun!" Diye bağırarak telefonu elimden alan Ceyhun'a tek kaşımı kaldırdım. "Takılalım mı ne gevşek? Gel seninle haftasonu eğleneyim pazartesiye unutayım der gibi." Mesajın yarısını silerek tekrar yazmaya başladı.

Ceyhun: Haftasonu işin yoksa beraber bir şeyler yapalım mı?

Kahkaham insanların bize dönmesini sağlarken telefonu elinden aldım. "Ne gibi şeyler?" Enseme vurarak bağırdı. "Herkes senin gibi fesat mı piç?!" Kahkaham daha da büyürken mesajı sildim. "Oğlum seni baban mı doğurdu? Bana 'odun' diyorsun kıza 'bir şeyler yapalım mı?' yazıyorsun."

Son kez klavyeyi açarak parmaklarımı üzerinde dolaştırdım.

Ceyhun: Haftasonu bir planın yoksa beraber vakit geçirelim mi?

Ceyhun'un fikrini sormadan gönderdiğimde küfürleri üzerine gözlerimi kapattım. "İşim var derse seni sikerim." Biz ne yaptık şimdi ya? Anında telefonuna mesaj geldiğinde heyecanla aldı telefonu.

Leyla: Bir planım yok açıkçası. Nereden çıktı ki bu durduk yere?

Gülmeye başladığımda vuracağını anlayarak ayağa kalktım. "Gel düzelt bu durumu hemen!" Dudaklarımı birbirine bastırarak banka oturdum ve telefonu aldım.

Ceyhun: Ben, bilmiyorum. Sana olan ilgimi bakışlarımdan anlamışsındır diye düşünüyorum. Nedeni yok, sadece seninle vakit geçirmek istiyorum.

Yazıp gönderdiğime boş boş baktığında sessiz kalarak cevabını beklemeye başladım. Ceyhun'dan daha çok heyecanlanmıştım. Sevdiğim kızın abisiyle tanışmış, üzerine sevdiği kızla arasını yapıyordum.

Leyla: Nasıl yani? Sadece sen ve ben mi? Doğru mu anladım?

Ceyhun: Evet, sadece ikimiz.

Ceyhun: Biz.

Leyla: Biz?

Leyla: Şey,

Leyla: Tamam, ben gelirim.

Leyla: Haber verirsin.

Ceyhun: Ne yapmak istersin peki?

Görevimi tamamladıktan sonra telefonu Ceyhun'a uzattım. "Gerisi sende." Sessiz kalarak telefonu aldı ve Leyla ile konuşmaya başladı.

Leyla: Lunapark hoş olurdu aslında.

Ceyhun: Tamam nasıl istersen, saat 13.30 gibi alırım seni.

Leyla: Ama sıkılırım diyorsan başka bir yere de gidebiliriz.

Aklıma gelen iltifat ile telefonu hızla elinden alarak mesaj yazdım.

Ceyhun: Seninle olsam yeter bana. :)

"La piç ben böyle mi konuşurum?" Bana odun diyen bu muydu lan?

"Abi al telefonu, istersen kıza birader falan da de. Şey yaz hatta kahveye gidip tavla atalım." Göz devirerek telefonu aldı tekrar.

Leyla: Tamam..

Leyla: Haberleşiriz o zaman.

Ceyhun: Akşam ararım.

Leyla: Beni mi?

Ceyhun: Sana söylediğime göre babanı.

Kahkahalarımı tutamazken Ceyhun'un boş boş bakan suratına çevirdim gözlerimi. "Ya kardeşim çok malsın."

Leyla: Neyse..

Leyla: Görüşürüz.

"Ne ettim ben şimdi? Böyle işin ben ta!" Kahkahalarımın dinmesini beklerken gözlerimi kapattım. "Kız onu arayacağını biliyordu zaten."

"Ne diye 'beni mi?' dedi o zaman?" Kahkaham yavaş yavaş iç çekmelere döndüğünde nefes alıp verdim. "Kızlar işte oğlum. İltifat güzel giderdi oradan." Telefonun ekranını kapatarak bana döndü.

"Hayatımda sadece bir kere kızla konuştum. Kız buluşmaya bıyıklarını almadan gelmişti. Kendi kullandığım traş takımını önerince ayrıldı." Tekrar kahkaha atmaya başladığımda vurdu. "Ciddi ol lan! Ben Leyla'yı boktan sebepler ile kaybetmek istemiyorum."

"Haftasonuna daha var gelir sana anlatırım nasıl davranman gerektiğini ama bir şeyden emin oldum. Kesinlikle içinden geldiği gibi davranmayacaksın." Başını salladığında telefonunu uzattı. "Numaranı yaz." Numaramı yazarak onunda numarasını almak için kendimi çaldırarak geri uzattım. "Benim konuya daldık asıl meseleyi unuttuk." Keşke hiç hatırlamasaydık be.

"Bak sevdim seni Demir. İyi çocuğa benziyorsun. Cesaretlisin sevginin arkasındasın falan eyvallah ama bizde flört, sevgililik yoktur. Seviyorsan gelip istersin kardeşim. Sevgin zaten gerçekse yaşı takmaz istersin."

"Okulumuz var biliyorsun, hemen olmaz bu işler." Başını sallayarak onayladı. "Söz kesilir önce, okul bitince de evlenirsiniz." Dalgın bakışlarıma karşılık kahkaha atmaya başladığında dalga geçtiğini anlamıştım. Elini karnına koyarak gülmeye devam etti.

"İt herif."

"Gidiyorum ben, işlerim var." Başımı onaylarcasına sallayarak bende ayağa kalktım.  "Haberleşiriz, eyvallah her şey için." Tokalaştığımız da yürümeye başladı.

"Ceyhun!" Arkasına dönerek efendim der gibi göz kırptı. "Sağ ol."

___

Hangimiz Anonim - TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin