Hangimiz Anonim - Texting

2.5

İyi okumalar.
___

Elimde ki kahveyi karıştırmayı bırakıp Demir'e çevirdim bakışlarımı, onunda bana baktığını görünce başımı 'Ne var?' dercesine salladım. Gülerek önüne döndüğünde Derin'e çevirdim bakışlarımı. Bu üçüncü tenefüsstü ve biz hâlâ konuşmamıştık. Bakışmak konuşmak sayılmıyor ne de olsa değil mi?

"Ya sen ne biçim bir malsın?" Diyen Hayalet'e dönerek kaşlarımı kaldırdım. Ne mallığımı görmüştü? "Niye malmışım ben?" Kafama vurup kahve bardağını elime tutuşturdu. "Sus ve sadece kahveni iç." Kahveden bir yudum alarak sessiz kaldım. "Harbiden sustu ya." Kahkaha atarak arkasına yaslandığında bir kaç kız ona döndü. Bakışları kızlara dönerken arkasına yaslandı.

"Biliyorum çok güzel gülüyorum ama bu tacize giriyor kızlar, gözlerinizle taciz ediyorsunuz beni! Ayıptır ya." Kızlar birbirlerine bakarak önlerine döndüklerinde saçlarını düzeltip güldü. "Beni de herkes ister ama kimse alamaz işte." Gülerek başımı iki yana salladım. Ukala ama tatlı bu çocuk ya. "Bakın kim geliyor." Başımı eliyle gösterdiği yere çevirdiğimde kaşlarım havalandı. Tabii ki de Efe ile göz göze gelmeyi beklemiyordum.

"Selam millet." Üzerinde ki okul forması dikkatimi çektiğinde Derin'e dönüp kaş göz işareti yaptım, omuz silktiğinde gülerek ayağa kalkan Hayalet'e döndüm. "Vay kardeşim! Hangi rüzgar attı seni buraya ya?" Tokalaştıklarında Efe Derin'e dönerek elini uzattı. "Efe."

Derin ayağa kalkmadan elini sıkarak gülümsedi. "Derin." Efe bu sefer bana dönerek güldü, yanağındaki belediye çukurlarına takılan gözlerimi tekrar gözlerine çevirdim. "Efe." Diyerek elini uzattığında ayağa kalkarak elini sıktım. "Defne." elimi çekeceğimde daha sıkı tuttuğu için tek kaşımı kaldırdım.

"Biliyorum." kendine yeni gelmiş gibi başını iki yana sallayarak elini çekti. "Afedersin, çok özür dilerim." Gülümseyerek oturdum. "Sorun yok, merak etme." O da gülümsediğinde yan masadan bir sandalye çekerek oturdu. "Artık beraberiz." Ne hoş.

Bakışlarımı Demir'e çevirdiğimde tekrar göz göze geldik. Yanında ona bir şeyler anlatma çabasına girmiş olan kıza kaydı bakışlarım. "Derin.." Derin dikkatini bana verdiğinde başımla Demir'in yanında ki kızı gösterdim. "Bu geçen tuvalette konuştuğumuz kız mı?" Bir süre kıza bakıp başını salladı. "Evet, o."
Efe öksürerek dikkatleri üzerine çekti. "Sevgilin mi? Ya da sevdiğin." Yüzümü buruşturarak Demir'e döndüm. "Kim?"

"Şuan baktığın kişi."

"Evet." derin bir nefes vererek arkasına yaslandı. "Üzüldüm." kaşlarım havalanırken tepkisini ölçmek için Derin'e kısa bir bakış attım. "Neden?"

"Güzel kızsın, kaçırmak istemezdim." Bu beni rahatsız etse de hafif tebessüm ettim. "Teşekkürler.." göz kırparak saçlarını düzeltti. "Önemi yok, gerçekler sadece."

"Ben kahve alıyorum, bir şey isteyen?" Diyerek ayağa kalkan Efe ile beraber bende kalktım. "Ben de tuvalete gideceğim, gelmek isteyen?" Efe kahkaha atarken Hayalet bacak bacak üstüne atarak oturdu. "Yok şekerim ben çayımı, pardon makyajımı daha yeni tazeledim Derin ile, git gel sen." Kahkaha atarak Derin'e döndüm.

"Geliyor musun?" Başını iki yana sallayarak telefonuna döndü tekrar. "Gel biz gidelim o zaman." Kolumu tutarak beni çeken Efe ile yürümeye başladım. Arkadan bağıran Hayalet'e döndüm. "Bana iki tane tost alın biri sucuklu diğeri kaşarlı olsun, bir tane simit, yanında da iki çikolatalı süt ve bir tane ayran!" Beni de yeseydin, doymazsın öyle. Önüme dönerek yürümeye başladım. Okula girdiğimizde sağa ve sola ayrılan koridorla Efe'ye döndüm.

"Kantine sol taraftan gitmen lazım, benim de sağ taraftan tuvalete." Başını sallayarak yürümeye başladı. "Biliyorum, beş dakika içinde tekrar burada buluşuyoruz." Gülerek başımı salladım. "Tamam, olur."

Tekrar yürümeye başladığımda bana seslenmesi ile tekrar ona döndüm. "Bir şey istiyor musun?" Başımı iki yana sallayarak yürümeye başladım.

Tuvalete girdiğimde aynanın karşına geçerek saçlarımı düzelttim. Telefonumu çıkararak saate baktım. Derse girmemize üç dakika falan kalmıştı, Hayalet o istediklerini hangi ara yiyecekti acaba? Tuvaletten çıkarak bahçeye doğru yöneldim. Dersin fizik olduğu aklıma gelince yüzümü buruşturdum. Hocanın uyuz olması derse olan ilgimi yok ediyordu.

Birden karışma çıkan Efe ile durdum. "Seni bekleyecektim değil mi? Dalmışım kusura bakma." Elinde ki çikolatalı sütlerden birisini uzatarak gülümsedi. "Sorun yok." Çikolatalı sütü alarak salladım. "Teşekkür ederim." Derin'e verebilirdim içmesi için, kabalık etmeye gerek yoktu.

"Rica ederim, sevdiğini düşündüm sana da alayım dedim."

"Hangi sınıftasın?" Dedim konuyu değiştirerek. "Aynı sınıftayız." Her ne kadar garipsesem de gülümsedim. "Güzel." Çalan zil ile aynı anda durduk. "Bence sınıfa gidelim." Dediğimde elinde ki poşeti salladı. "Hayalet'e vereceğim." Elindeki poşeti alıp yürümeye başladım. "O da gelecek ne de olsa. Peşimden sınıfa doğru gelmeye başladı.

Koridorda Demir ile karşılaştığımızda önüme geçti. Bir süre boş boş yüzüne bakarak öbür taraftan geçmeye çalıştım. Tekrar önüme geçtiğinde ellerimi göğsümde birleştirerek tek kaşımı kaldırdım. "Ne istiyorsun?" Sorumu takmadan yanımda duran Efe'ye döndü. "Sen neden buradasın?"

"Defne ile sınıfa gidiyorduk." Demir, Efe'yi kolundan tutup çekerek bana döndü. "Sınıfına git, Efe gelir birazdan." Bakışlarımı üzerinden çekmeden beklediğimde ellerini gözümün önünde salladığında eline vurup indirmesini sağladım. "Efe benim ile gelecek." Sırıtarak Efe'yi itekledi. "Çıkışta beni bul." Omzuna çarparak yürümeye başladığında kaşlarımı çatarak Efe'ye yaklaştım. "İyi misin?"

"İyiyim, merak etme." Gülümseyip ne ara koluna koyduğumu bilmediğim elimi çektiğimde tekrar yürümeye başladık. Sınıfa girecek iken gelen mesajlar ile poşeti Efe'ye uzattım. "Sen gir, geliyorum ben." Bir şey söylemeden poşeti alıp içeri girdiğinde telefonumu çıkararak mesajlara girdim.

~~~
Demir: Yakın olma o çocuğa.

Demir: Sürekli dibinde olmasına izin verme, mesafe koy arana.

Defne: Abart.

Defne: Annem misin ya da babam abim veya sevgilim falan?

Defne: Hayır.

Defne: O yüzden karışma.

Defne: Ben senin o yanında ki kıza birşey söylüyor muyum? (Silindi.)

Defne: Seni ilgilendiren bir şey yok.

Demir: Defne yanlış yapıyorsun.

Demir: Gel dinle beni.

Demir: Seni düşünüyorum.

Defne: Hayır sadece kıskanıyorsun.

Defne: Hem tatlı çocuk.

Demir: Tatlı çocuk?

Demir: Defne yanlış yapıyorsun.

Defne: Bitti mi?

Defne: Eğer öyle ise derse gireceğim

Demir: Bitti Defne.

Demir: Ne halt yersen ye.

Defne: Zaten.

(Görüldü.)

___

Aklımda güzel şeyler var. Çok sakin geçiyor demiştim.