Çağıl: Oyunumu beğendin mi, duygu katili?
Yiğit: Seni bitiririm.
Yiğit: Çok ciddi söylüyorum,
Yiğit: Seni bitiririm.
Çağıl: Yaşadığımı mı zannediyorsun?
(Gönderilmedi.)
Çağıl: Aa,
Çağıl: Kalbimi kırıyorsun.
Yiğit: Senin içinde hiçbir şey olmayan,
Yiğit: Boş kalbini niye kırayım ben.
Çağıl: Bir zamanlar,
Çağıl: O boş dediğin kalbin içinde sen vardın.
Çağıl: Hatırlatırım.
Yiğit: Edebiyat yapmanın
Yiğit: Acayip derecede bozduğun sinirlerimi düzelteceğini falan mı sanıyorsun?
Çağıl: Hayal gücüne ve
Çağıl: Her hareketimin altında bir şey aramana
Çağıl: Hastayım.
Yiğit: En yakın arkadaşındı lan o senin!
Yiğit: Hiç mi vicdanın sızlamıyor?
Yiğit: Kardeşim diyordun ona,
Yiğit: Yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmiyordu.
Yiğit: Her şeyinizi biliyordunuz lan.
Yiğit: Şu an lan, şu an
Yiğit: Sen gittikten bir yıl sonra
Yiğit: Sorsam ona çağılın en sevdiği çiçek ne diye
Yiğit: Doğru cevap verir.
Çağıl: Menekşe.
(Gönderilmedi.)
Çağıl: En sevdiğim çiçeği gidişimden bir yıl sonra bile bildiğini söylediğin kızın, bir zamanlarki kardeşimin en sevdiği çiçek menekşe.
(Gönderilmedi.)
Çağıl: Ne olmuş?
Yiğit: Ne demek ne olmuş?
Yiğit: Kardeşim dediğin kızın
Yiğit: Annesinden hatıra kalan kolyeyi kırdın sen.
Yiğit: Kaybettiği annesine ne kadar değer verdiğini bile bile.
Çağıl: Ne oldu ya duygu katili?
Çağıl: Bir sinirlendin sanki.
Çağıl: Değer verdiğin insanlara verdiğim zarar,
Çağıl: Gururunu mu incitti?
Çağıl: O zaman dikkat et,
Çağıl: O gururun
Çağıl: Daha çok incinecek.
YOU ARE READING
Huzur Kokulu | Texting
Short Story(Tamamlandı.) Yiğit: Hiç bilinmeyen numaralarla uğraşacak halde değilim. Yiğit: O yüzden direkt soruyorum. Yiğit: Sen kimsin? Bilinmeyen Numara: Bak, Bilinmeyen Numara:Bu üzdü, Yiğit. Bilinmeyen Numara: Bir zamanlar telefonunda Bilinmeyen Numara:...
