-B E N İ M D E Ğ İ L S İ N -

50.4K 2.1K 343
                                    

Dün uzun uğraşlar sonucu bölümü bitirip kaydettiğim halde yayınlamayıp telefondan düzenlerim umuduyla pc'yi kapattım. Bir de ne göreyim bölüm yok. Gerçekten aşırı moralim bozuldu, gözüm aşırı pc ve tel. Kullanımından dolayı kupkuru ve batmalar ağrılar oluyor. Çok yorgun. Yazmayacaktım dayanamayıp zar zor yazdım. Ama çok zordu benim için. Bol yorum ve beğeni gelsin <3 Word'de deneyecektim yazmayı sürekli dondu, wattpadde de öyle. Gerçekten Ağlayacaktım. Her şey ters gidince ama olsun. Bölüm burada... Bu arada okuma sayısı artsa da son bölümler okunmuyor fark ediyorum. Bu beni üzüyor arkadaşlar, desteğiniz benim için önemli hepinizi öpüyorum.

Keyifli okumalar :)

31.Bölüm

Nalin abla, Robin ve Baran ağabeyin imaları üzerine aşağı iniyorken, ben önden gidiyordum. Aral arkamdan geliyordu. Terasta Zerde annesi ve Sultan hanımla karşılaştığımızda "Hayırlı Akşamlar."dedik. Gözlerim Zerde'yi odağına aldığında onun gözleri Aral'ı süzüyordu. Arsız ve edepsizce gezen gözleri Aral'ın mavilerin de duraksadı. Göz bebeklerinin içi titriyordu adeta. Bu düşünceler beni daraltırken Sultan hanım Aral'ı yanına çağırdı.

"Oğlum gel şöyle de yüzünü görelim. Sonra gidersin."deyince Aral'ın gözleri bana çevrildi. Sonra da Annesinin yanına doğru ilerledi. Bunu yaptığına inanamıyordum. Yukarıdan uykum var diye kalkan adam, o kızın bulunduğu ortama annesi çağırdı diye gidiyordu. Düşüncelerimi bir kenara atıp hiç bir şey söylemeden odama gittim. Sinirden köpürmek üzereydim. Zerde bu evde olduğu sürece bana huzur hiç uğramayacaktı.

Odanın kapısını hızla kapattığımda göz yaşlarım titreyen çenemden akıyor ve beni bozguna uğratıyordu. Zerde ile olan geçmişinden sonra yanına dahi yaklaşmaması uygunken Aral sanki onun yanına sürükleniyordu. Benim böyle bir şey yapma ihtimalim bile olmazdı. Bunu biliyordum. Beni kesinlikle öldürürdü. Hah, belkide umurunda olmazdı ya!

Gömme ahşap dolaptan mor danteli olan mini bir geceliği ve sabahlığını çıkardım. Gecelik oldukça cesur bir model olsa da umursamadan üzerimi ve sütyenimi çıkarıp geceliği üstüme geçirdim. Boynumda hala Zelal'in altığı kolye duruyordu. Ona çıkarmayacağıma dair söz vermiştim. Mor gecelik ince ip askıları olan, göğüs kısmı dantelden oluşup, sırta doğru devam eden bir modeldi. göğüs ortasında fiyonk bulunuyordu.

Saten olan gecelik en fazla baldırımdan bir karış aşağıdaydı. Sabahlığı yatağın üzerine atıp banyoya girdim ve yüzümü yıkayıp yüz kremimi sürdüm. Daha sonra vücut kremimi alıp yatağa oturduğumda bacaklarıma yaymaya başladım. Çok fazla kuru cilde sahiptim ama iyi baktığım için bebek gibi pürüzsüz tene sahip olabiliyordum.

Tekrardan ağlamamak için kendimi sıkarken bacaklarıma kremi yediriyordum. Kapı bir anda açıldığında gözlerim Aral'a değdi. Onun mavileri ise beni yatakta bu şekilde gördüğü için laciverte dönmüştü. Bacağımı indirmedim. Sıyrılan eteğimi düzeltmedim ve kendimi toparlamadım. O bana saygı göstermezken ben de ona göstermeyecektim.

Dolabına yönelip üzerindekileri çıkarırken o kadar mükemmel ve kusursuz duruyordu ki, surat bile asmak istemiyordum ona. Bizim şuan cicim ayları yaşamamız gerekiyorken onun bu yaptıkları beni çıldırtıyordu. Kendimi çok kötü hissediyordum. Bir günde bunalıma girmiştim ve aşırı duygu yoğunluğu yaşıyordum.

Altına sadece pijama altını giyip üzerini her zamanki gibi çıplak bırakıp banyoya girdi. Çıktığında onu es geçip kremi banyoya koydum ve içeri girdim. Yatakta uzanmış beni süzüyordu. Serseri bakışı beni benden alıyorken bacaklarımda oyalanıp, göğsüme odaklandı. odanın ışığını kapatıp yatağa ilerlediğimde oda abajürler nedeniyle zaten fazla aydınlıktı.

DİLANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin