20- paper sail

4.5K 405 302
                                    


Bazı zamanlar vardır; Yapacağınız birşey kalmamış, öylece boş boş ortalıkta gezersiniz ya da yatağınıza uzanıp, geçmişi düşünürsünüz veya geleceği eğer uykunuzun gelmesini istiyorsanız geçmişi, uyumak istemiyorsanız, geleceği düşünün derler.

Louis uyuyamadığı için salona inmiş koltukta uzanarak düşünüyordu. Beynine doluşan görüntüler ne geçmişinden ne gelecektendi. Bir anda görüntüler hızla ilerleyip son buluyord. Hayatında olan biten herşeye korkarak bakmıştı.

Koltukta sırt üstü dönüp kolunu alnına koydu. Bugün cesaret ettiği şeyden sonra kendini o kadar rahatsız hissetmemişti. İyi miydi, değil miydi?

Sorunun cevabını kendi dahi bilmiyordu.

İçinde susturduğu tepki ve duygular bir kenara, Louis benliğini yitirmeye başlamıştı. Yaptığı hareketlere bazen kendiside şaşırıyordu.

'Pişman olacağın şeyler yapıyorsun.'

Zihninde yanlkılanan, Harry'nin boğuk sesine kulak kabarttı. O gittikten sonra çıktığı kapıya baka kalmıştı. Harry ile ikinci defa tensel yaklaşımda bulunmuşlardı. Louis emindi ki, hayatında hiçbir erkekten bu kadar etkilenmemişti.

Harry gittiğinde önündeki şişliği kendisi halletmek zorunda kalmıştı. İçeriye dalıp Harry'i deli gibi aramak istiyordu. Onun yerine hiçbir şey olmamış gibi striptiz sahnesini izledi.

Michael'ın kendi için ne düşündüğünü bilmiyordu. Açıkcası korkmuyor değildi. Eninde sonunda barın arka odalarına girecekti. Bunu ondan elbette isteyeceklerdi. Michael öğrenmesi için Harry'i önermişti. Zaten Harry bazı kuralları açıklamıştı.

Belki de, Harry'e karşı hissettikleri arzudan ibaretti. Onunla ne zaman karşı karşıya gelse, içinde geriye attığı duyguları ve tepkileri ortaya çıkıyordu. Onu düşünürken bile farkında olmadan gülümsüyordu. Mekandan biraz geç ayrılmışlardı. Harry ile göz göze geldiklerinde ikisinden biri hep gözlerini çeviriyordu.

Eve geldiklerinde, çocukların hepsi sırayla duş almış ve uyumuşlardı. Louis ise herkes yattıktan sonra girip bedeninde ki pisliklerden arınmıştı.

Su uykusunu daha da çok açmıştı. Üstüne eşofman ve siyah tişört giyinmişti ve gayet rahattı. Gözlerini sehpada unutulmaya yüz tutmuş sandığa çevirdi. Bugün ona Sam vermişti. Sam'in evinden ayrılırken neredeyse bütün eşyalarını unutmuştu. Ama bu sandığı unuttuğuna inanamıyordu. Koltukta oturur pozisyona geçtikten sonra bağdaş kurarak, sehpada duran ahşap sandığına uzandı.

Sandığı eliyle sarıp eski pozisyonuna döndü. Küçük kilidi açtı vd sandığın içinde olanları gözlerine sundu.

Onun içinde geçmişi vardı.

Mutlu geçmişi.

İçindeki küçük kağıttan gemileri gördüğünde acıyla gülümsedi. Ellerini gemilerin üstüne koydu ve parmak uçlarıyla dokunarak gözlerini kapattı.

|Flashback|

Louis ve David amcası her zaman ki sabah kahvaltılarını yapıyorlardı. David ocağın başında krepleri hazırlarken, küçük Louis pantalonun beline sıkıştırdığı kağıttan uçağını çıkarmış eliyle aşağı yukarı hareket ettire ettire uçuruyordu.

dark sailHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin