4- ı'm not entirely here

5K 461 481
                                    

iyi okumalar🌙

***

"Birileri beni dedikodu malzemesi yapmış anlaşılan. " Harry söyledi ve ikilinin oturduğu koltuga doğru gelmeye başladı.

"Sadece biraz Louis ile laflıyorduk." dedi Andy.

"Demek beni agresif buldun?" Koltuğun en köşesine oturduktan sonra bir bacağını yatay bir şekilde diğer bacağına attı.

"Evet beğenemedin mi?" Louis dedi ve kollarını önünde birleştirdi.

"Ben de seni şımarık buldum." Harry söyledikten sonra gülümsedi.

"Hadi ya, nereden vardın bu kanıya?" dedi alayla.

Şu an küçük bir tartışmaya girmişlerdi. Çünkü Louis kesinlikle şımarık bir karekteri yoktu. Asıl şımarık karşısındakiydi.

"Bilmem..Öyle bir iznelim bıraktın." Louis geri cevap verecekken araya Andy girmişti.

"Hey, hey! Sakin olun. Siz şimdi tanıştınız mı tanışmadınız mı?"

"Hayır." dedi Louis. "Beni odadan kovduğu için tanışmadık."

"Bunu, benim dolabımı karıştıran biri mi söylüyor?" Harry tek kaşını kaldırarak sordu.

"Ben senin dolabını falan karıştırmıyordum. Sadece-" Louis nefesini verdikten sonra sakince devam etti. "...Boş zannettim o kadar."

"Her neyse sadece odamda başka birinin olmasını sevmiyorum."

Harry tekrar kavga etmeye hazırmış gibi konuştuğunda Louis daha fazla nükseden ağlama krizini tutamayacağından korkarak nefesini kontrol etmeye çalıştı.

"B-ben sadece-Bana denileni yaptım." Nefes al. "Sam eşyalarını yerleştir dedi ve bende-"

Louis'nin konuşması aniden hıçkırmasıyla bölünmüştü. Gözleri dolmaya başlamıştı bile .Bu her zaman olurdu. Olur olmadık yerde ağlamaya başlardı ve sonu gelmeyen nefes darlığı devreye girerdi.

Ağlaması daha fazla artarken, Andy yanına geldi .

"Louis iyi misin?" Sesinde endişe vardı. "Neler oluyor?" dedi ve Louis'nin yüzünü elleri arasına aldı.

Harry ayağa kalkıp salonu terkederken, Andy bir şeyler diyordu ama anlamıyordu. Son çare olarak kafasını elleri arasına alıp içinden tekrarlamaya başladı.

İyisin.

İyisin.

İyisin.

Koltuğun diğer tarafında çöküntü olduğunda parmakları arasından baktı. Harry yanına oturmuştu ve elindeki bir bardak suyu Louis'ye uzatıyordu.

"Biraz su iç rahatlarsın." diyerek bardağı ileri uzattı.

Louis titreyen elleriyle suyu kavrarken, Harry zorlandığını anlayıp bir süre bekledikten sonra Louis'nin bardağı tutan küçük ellerinin üstüne büyük ellerini yerleştirdi ve içmesine yardımcı oldu. Andy ve Harry kendisini izlerken gözlerini kapattı. Meraklandıklarını anlamıştı.

"Başıma gelen kötü bir olay gün içerisinde veya hafta içerisinde bana ağlama veya sinir krizleri geçirtiyor." Tiitrek bir nefes aldı.

Andy rahat bir nefes verip ona gülümsedi "Daha yeni tanıştık ama yine de anlatmak istersen?" Louis olumsuz anlamda başımı salladı.

Kimseye anlatmazdı içindeki saklı kalan duyguları.

Harry'ye göz ucuyla baktığında ona hüzünlü bir şekilde baktığını farketti.

Neden ona böyle bakıyordu ki üzülmüş müydü?

Yoksa Louis'ye acıyor muydu? Louis kimsenin kendisine acımasını istemiyordu.

O yalnız kendisine acıyabilirdi.

"Benim yerleşebileceğim bir oda varmı ?" Yavaşca ayağa kalkıp Andy'ye sordu.

"Peter'ın odasında boş yer var. İstersen oraya yerleşebilirsin." Louis kafasıyla onayladı.

"Bunun doğru bir karar olduğunu zannetmiyorum. İstersen şimdilik benim odama yerleşebilirsin." Harry elini ensesine atarak konuştuğunda ona bakmadan Andy'e döndü.

"Beni dediğin yere götürebilir misin Andy?" Andy başını sallayıp ayağa kalktı ve Louis'ye takip etmesi için işaret verdi.

Harry'ye bir kez daha baktı gözleri buluştuğunda içinden geçen değişik duyguya anlam veremedi.

"Su için teşekkür ederim " Cevabını beklemeden Andy' nin peşinden yukarı kata çıkmaya başladı.

Merdivenleri çıktıktan sonra tekrar koridora girdiler ve ilk kapıdan içeri girdiklerinde bu odanın Harry'nin odasının aksine daha boğuk bir havası olduğunu farketti. Kapının yanındaki yatakta yanında kalacağı çocuğun uyuduğunu gördü. Andy boş yatağı işaret etti.

"Sen yerleş ve dinlen." Andy boş olan yatağı işaret etti. "Benim yanımda kalmanı isterdim ama yanımda Diego kalıyor."

"Önemli değil. Burası iyi teşekkür ederim." Andy gülümsedikten sonra odadan çıktı. Boş olan yatağa ses çıkarmadan yürüyüp bedenini yatakla buluşturdu.

Şu an sadece uyumak istiyordu.

Düşünmek istemiyordu.

Bu hayatta hep yalnızdı Louis biraz da olsa burada kendi yaşıtı insanları gördüğünde geldiği yerin tehlikesini atlayarak yavaş yavaş kapanan gözlerine uyup uykunun kollarına kendimi teslim etti.



dark sailHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin