Üçbüyücü Turnuvası sadece bir görevden oluşuyordu ve o da bugündü.
Mine, görevden önce Harry'ye, birkaç gün önce ev cinlerinden alıp okuduğu pirinçleri yedirdi. Üstüne de okunmuş suyu içirerek, onu görev için hazırlamış onu.
Akşam olunca üç şampiyon labirent görevi için toplandı. Profesör McGonagall yarışmayı şöyle açıkladı:
"Labirentin ortasında bir kupa var. Bu kupaya ulaşmayı başaran ilk kişi, Üçbüyücü Turnuvası kazananı olarak sonsuz şöhrete kavuşacak. Sizleri uyarıyorum, labirentin içi tuzaklarla dolu. Eğer başınıza ölümcül bir şey gelirse veya yarışmadan ayrılmak isterseniz havaya kırmızı ışıkla işaret atın. Sizi almak için bir profesör gelecektir. Hazırsanız başlangıç için sayıyorum: Üç, iki, bir: Başla!"
Mine heyecanla izliyordu. İlk birkaç dakika normal geçmişti ama sonradan Mine'nin yara izine bir ağrı saplandı. Profesör McGonagall'ın yanına gidip ağrı kesici istedi. Profesör McGonagall, dediği şeyin ne olduğunu bilmediğini söyleyince; Mine, iki saat açıklamak zorunda kaldı.
Ağrının iyiye işaret olmadığı kesindi. İçinde kötü bir his vardı. Hemen yatakhaneye koştu. Aceleyle, yatağının yanındaki süpürgesini kaptı ve turnuvaya geri döndü -tabii, uçarak!
Labirentin üstünden uçarak Harry'yi arıyordu. Yarışmaya müdahale ettiği için öğretmenler büyüyle onu düşürmeye çalışıyordu. Bir yandan büyülerden kaçan Mine, bir yandan da hızla göz gezdiriyordu.
Yerde yatan Adele'yi gördü. Bayılmıştı. Hemen onun yanına iniş yaptı ve Adele'yi uyandırmaya çalıştı. Başarısız olunca, havaya işaret ışığı yolladı. Sonra, elinde süpürgesiyle koşmaya başladı. O anda uçmak iyi bir fikir değildi.
Koşarken Adrian'la karşılaştı.
"Burada olmaman gerekiyor! Çok tehlikeli! Ayrıca yarışmanın iptal olmasına neden olabilirsin!" diye bağıran Adrian, havaya işaret ışığı yolladı.
Az sonra bir profesör gelecekti ve Mine'yi yakalaması hiç iyi olmazdı. Yardıma muhtaç bir öğrenci bulması gerekiyordu.
"Bunu yaptığım için üzgünüm." dedi Mine. "Petrificus Totalus!"
Mine, "Harry, Harry!" diye bağırarak koşmaya devam etti. Sonunda Harry'yi bulmuştu. Kupanın yanında.
Mine, Harry'nin omzuna elini koyup: "Buradasın!" dedi rahatlayarak. O sırada Harry çoktan kupayı kavramıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hogwarts'ta Türk Cadı
Fanfiction"Büyüyünce ne olacaksın?" sorusuna kimse "Seherbaz" dememiştir, herhâlde. Mine de öyle planlamamıştı. Tâ ki Avon paketinin altındaki mektubu görene kadar: "Bayan Mine Evliyaoğlu Koridorun Sonundaki Oda Yenimahalle, Ankara" ─────────────────── ϟ Kapa...
