Mine'nin getirdiği lokumlar, Arthur'un ilgisini çekmişti. Türk mugglelar hakkında daha fazla şey öğrenmek için sorular sormaya başladı.
Harry ve Hermione de Kovuk'taydı. Mine, onları gördüğüne çok sevindi. Yaz boyu odasına tıkılıp kalmıştı. Şimdiyse arkadaşlarının yanındaydı. Hep beraber güzel bir akşam yemeği yediler.
Yemeğin ardından herkes odalarına çekildi. Hermione ve Mine, Ginny'nin odasında kalıyordu. Pijamalarını giydiler ve yarınki maç hakkında konuşmaya başladılar.
"Bosna Hersek'in arayıcısı Adrian Imamović'i canlı göreceğim için sabırsızlanıyorum!" diye çığırdı Ginny.
Mine, Ginny'den pek hoşlanmıyordu. Okulda Harry'ye iş atıyordu, burada gelmiş elin Adrian'ınından bahsederken gözlerinin içi gülüyordu. Olacak iş değildi doğrusu.
"En fazla ne kadar yakışıklı olabilir ki?" Mine gözlerini devirdi.
Hermione, Mine'ye inanamayarak baktı: "Çok!"
Ardından Adrian'ın Instagram profilini açtı ve bir fotoğraf gösterdi.
Adrian, yeşil gözlü; sarışın; bebek yüzlü biriydi. Fakat neredeyse tüm Boşnaklar yeşil gözlü ve sarışındı. Kendi ülkesinde bu kadar ilgi çekmediğini düşündü.
Merlin'in sakalı aşkına, çocuk #nofilter etiketi kullanıyordu!
"Üçbüyücü Turnuvası bu sene Hogwarts'ta yapılacak. Bilin bakalım ne? Bosna Hersek de katılıyor!" dedi Hermione heyecanla.
* * * * * * *
Mine, sabah diğerlerinden erken uyandı ve aşağı kata indi.
Molly de uyanmıştı. Salonda, televizyon izliyordu. Televizyondan gelen sesler Mine'ye çok tanıdık gelmişti. Gözlerini ovuşturarak ekrana yaklaştı.
'Eveeet hanımlar, bugün atık pet şişelerimizi kullanarak buzdolabı yapıcaaaaz!"
Doğru tahmin. Bu sesin sahibi Derya Baykal'dı.
Molly, Mine'yi fark edince gülümsedi ve: "Bu kadın asası olmadan büyü yapabiliyor!" dedi neşeyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hogwarts'ta Türk Cadı
Fanfiction"Büyüyünce ne olacaksın?" sorusuna kimse "Seherbaz" dememiştir, herhâlde. Mine de öyle planlamamıştı. Tâ ki Avon paketinin altındaki mektubu görene kadar: "Bayan Mine Evliyaoğlu Koridorun Sonundaki Oda Yenimahalle, Ankara" ─────────────────── ϟ Kapa...
