"Sevgili dinleyiciler, sevgili ---- FM dinleyenleri, bugün İstanbul puslu bir havaya uyandı, siz de fark ettiniz mi? Sevgili dinleyiciler son zamanlarda Amerika'da başlayan ve kısa sürede yayılan virüsten haberiniz vardır, işte herkes onu tartışmıştı falan filan, önlendi demişlerdi hatta bir ara, Amerika tüm hastalık kapan insanlara müdahale etmişti hani, yalan sevgili ---- FM dinleyicileri, Avrupa da hastalık ile cebelleşiyor, Sayıları o kadar artıyor ki, müdahale edilemez hal almasından korkuyorlar. Görünen o ki asayiş pert olacak çok geçmeden... Efendim amacım korkutmak değil, fakat piyasalar alt üst oluyor. Dünyaya ne oluyor böyle? Ülkemizde de olması muhtemel, hızla yayılıyor, fakat tam olarak nasıl yayıldığını bilemiyorlar. Sadece diş ve tırnaklar diyorlar, o kadar, o zaman nasıl kardeşim herkes birbirini mi çizdi, ısırdı? birisinin nasıl hızla yayıldığını anlatması lazım değil mi sizce de?
Siz siz olun hastalık kapanı görürseniz ona yaklaşmayın. Kaçın kurtarın kendinizi... İnsanlığın sonu yakın görünüyor, dua edelim, ziyansız atlatalım."
Sakinleşmek için açtıkları radyo, daha da gerilmelerine sebep olmuştu. Arabadakiler, korku ve şaşkınlıkla birbirlerine bakıyor, ne konuşacaklarını ne diyeceklerini bilemiyorlardı...
Birden Gökalp'in içine bir ateş düşmüştü, kız kardeşi Almanya'da okuyordu, virüsün Avrupa'da yayılmaya başladığından söz ediyorlardı, ya başına bir şey gelmişse, ya o da hastalık kapmışsa. Daha önce ciddiye almamıştı. Ama durum ciddileşiyordu, bunun farkındaydı artık. Annesi de yerinde duramamış, haber alamadığı kızının ve erkek kardeşinin durumundan endişe duymaya başlamış ve eltisi Ertuğrul'un annesiyle memleketi Edirne'ye gitmişti. Ertuğrul'un ailesi onların İstanbul'daki tek akrabasıydı. Böyle bir durumda Şeyma Hanım, Edirne de annesi ve kardeşleriyle olmak istiyordu çünkü evinde oturamıyor, duvarlar adeta üstüne geliyordu. Gökalp ise annesiyle gelmeyi teklif etmiş, fakat Şeyma Hanım reddetmişti. Tek göndermeyecekti ne olursa olsun, Ertuğrul'un annesi Şayeste hanımı takmıştı peşine, içi bir nebze rahatlamıştı böylece.
YOU ARE READING
YAŞAYAN SON ÖLÜLER "Zombi"
AdventureRutin işlerinizle meşgulsünüz, hayat dışarıda her zaman ki gibi akıp gidiyor. Mezun oldunuz, bir iş bulmak, bir aile kurmak hedefiniz. Bir gün hayatlar alt üst olup, her şey tersine dönse, ölülerin her gün dirileri de kendine kattığı bir dünyada bul...
