Süveyda, kalbin üstündeki siyah benek demektir. Kalpteki gizli günah merkezi...
Sen, ben, onlar aslında hepimizin kalbinde bir yerlerde bu gizli günah merkezi vardır.
Bazımız bastırır, bazımız bastıramayız... Bazımız iyi olmayı seçer, bazımız kötü...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"~Hayal; gerçekleşmesi arzu edilen bir umudun resmidir.~"
$
"Bütün bu anlattıklarının iyi tarafından bakacak olursak, Savaş sonunda abisini affetmiş."
Merve'nin iyimser yorumuna gülümseyerek karşılık verdim. En azından bazı olumlu şeyler oluyordu.
Ayça anlattıklarımdan sonra suskunlaşmış ve derin düşüncelere dalmıştı.
Dün gece Savaş'ın Yavuz'u affetmesinin ardından, Rasim'in oğlu hakkında fazla bir şey konuşamamıştık. Sadece beraber hareket etmeye karar vermişlerdi.
Tabi ki bensiz.
Savaş çok net bir şekilde bu işe karışmamı söylemiş ve abisini de arkasına almıştı.
Artık bir can taşıdığımı öne sürerek, bana fazla söz hakkı vermemişlerdi. Bende haklı olduklarını bildiğimden fazla uzatmamıştım zaten. Yine de bu iş biraz canımı sıkıyordu. Hiçbir şey yapmadan evde oturmak pek alışık olduğum bir durum değildi.
Savaş sabah erkenden toplantıya gitmişti. Toplantıdan sonra Yavuz'la beraber Rasim'in oğluyla alakalı bir kaç şey öğrenmeye çalışacaklardı.
Görkem ve Sinan'da şuan, Savaş'ın çalışma odasında polis kayıtlarında bir şeyler bulup bulamayacaklarına bakıyorlardı.
Annemler bugün geri dönmüşlerdi. Yeni kurulan bir moda evi vardı ve yapacakları işlerin olduğunu söylemişlerdi. Zaten başımızda böyle bir bela varken bize yakın olmamaları en iyisiydi.
''Peki bu notu gönderenin Rasim'in oğlu olduğuna emin misiniz?" Ayça'nın sorusuyla düşüncelerden uzaklaştım.
"Ortada ismini, kimliğini değiştirmiş bir adam var. Üstelik yıllardır ortalıkta gözükmüyor ve Rasim'in ölümünden bir kaç gün sonra bir not geliyor. En mantıklı teori bu." diye cevapladım.
Ayça'nın annesi ve kardeşi de memleketlerine geri dönmüşlerdi ama Ayça bir kaç gün daha durma kararı almıştı.
Masanın üstündeki portakal suyuna uzanıp bir yudum aldığımda, gözlerimi havuza doğru çevirdim. Bugün güneş bütün ihtiyaşımıyla parlıyordu. Tadını çıkaramayacak kadar karmaşık durumlar içerisinde olmamız çok can sıkıcıydı.
