Zihin Fethi

7.3K 711 105
                                    

Tam anlamıyla zihni fethedilmiş gibi hissediyordu. Kafası kendisine aitti,bedensel olarak evet,hala boynunun üzerindeydi. Ancak kafası ve zihninin içi tamamen Alparslan ile doluydu. Öğleden sonra evi biraz toplamış ve düzenlemişti. Arkadaşları eve doluştuğunda ise koltukların üzerine yayılmış,bir şeyler içip tırtıklarken sunum için cümleleri ayarlamaya başlamışlardı.

Ne dinleyen bir halt anlıyordu, ne anlatan konsantre oluyordu. E hoca da bunları zaten biliyordu. Sunum ödevlerinin kesinlikle baş belası olduğunun aksini kimse Aral'a ispat edemezdi.

Alparslan'ın aldığı aburcuburlar peynir ekmek gibi yenilirken onun aklı "muavin miyim ben ne yapacağız bu kadar gofreti?"diye sitemde bulunduğu oğlana kayıp duruyordu. Saatler akşamı gösteriyordu. Kızlarla birlikte başladıkları ders çalışma seansı da zırt pırt bölünüyordu.

Aral zekiydi. Ama çalışkan biri asla değildi. Kafası en alengirli anlarda her şeyin en iyisine basıyor olsa da gerçek anlamda salt zekiydi,çalışkanlık denen şeyin ucundan kıyısından geçemiyordu. Bununla birlikte neredeyse bir kaç saat çalışarak nasıl oluyordu tüm dersleri "A" olabiliyordu kendisi de henüz çözememişti. Tanrı armağanı olduğunu düşündüğü zekası da bugün çalışkanlığı kadar bahtsız ilerliyordu.

Aklı sadece Alparslan'a kayıyordu.

Arkadaşları - ki Aral onların Alparslan'ın ayakkabılarını bile yalayabilecek kadar yalaka olduğunu düşünüyordu- ona sert yapamazdı. Alparslan'a ters bir laf sokabilecek kapasiteyi geç,ters bir bakış atabilecek kıça henüz sahip değillerdi. Alparslan gerçekten zalim biriydi ve bu bazen Aral'ı itebiliyordu. Onun ne yapabileceğini de çok iyi biliyordu,şahitti.Bununla birlikte yaptığı çoğu davranış kendi yaptığı şeyler değildi. Alparslan bireyselde hiç bir zaman kaba kuvvet ve şiddet eğilimli değildi. Ancak dışarıdan tahrik,manipüle ve kontrol ile birlikte yıkım makinesi halinde öne atılabiliyordu.

Onun yerinde bir başkası olsaydı durumlar çok daha farklı olabilirdi...

Aral seslice yutkundu. Tek bir gözyaşında kendisine iğrenç laflar söyleyen o heriflerin her birinin soluğunu kesebilirdi. Bunu kendi silahları ile yapabilirdi. Şimdi devran tersindeydi. Onlar nasıl ki kendi güçleri yetmeyince Alparslan'ı kışkırtıyordu,şimdi Aral da bir benzerini yapabilirdi. Tek damla gözyaşıyla Serkan'ı da diğer yancıları da doğdukları güne pişman edebilirdi.

İbne.

Anal.

Top.

Erkek orospusu.

Verici.

"Vurduruyor."

Ve başından aşağı balkonuna fırlatılan rengarenk topları şimdi birilerinin götüne monte etme sırası kendisinde olabilirdi.

Ancak bunu yapmayacak kadar Alparslan'ı çok seviyordu. İçinde bir yerlerde onun sadece sürekli manipüle edilmeye alışılmış bir bomba olduğunu varsayıyordu. Birileri pimi çekip bir başkasının üzerine atıyor,Alparslan gürültülü ve korkunç olan oluyordu. Ancak bu sefer bombayı tutan eller Aral olmak istemiyordu.Durmaksızın seviyesizlikle aşağıladığı insanların davranışlarını taklit etmemek bir erdem sayılmazdı.İşin ucunda Alparslan olmasa gayet de seviyesiz ve çirkin olabilirdi.

Alparslan zaten her anlamda yeterince "kışkırtılarak" kullanılmıştı. Aral onu olabildiğince tanıdığı haliyle bilmek istiyordu.Huysuz fakat çocuksuydu. Laf sokmayı severdi ama dışarıda aşırı savunmacıydı. Her ne olursa olsun ilk günden beridir yardım tekliflerini hiç geri çevirmemiş kendi "kro" davranışlarıyla dahi olsa bir şekilde yararı dokunmuştu.

Çok içerse Serkan ona ne zehirli kelimeler öterdi ?

Dansözler yine aklını çelebilir miydi ? Sonuçta tamamen eşcinsel değildi. Daha önceleri kendini hetero olduğuna inandırmıştı ve bu onu biseksüel yapıyordu.

Yeni Oğlan Where stories live. Discover now