Semtimdeki Yabancı

14.1K 986 274
                                    

Gece o kadar eğlenceliydi ki Aral ayakları şişene kadar tepinmiş ve kusana kadar içmişti.
Hakan yerinde sabitti.
Baş köşede en üstteki locada yanında bir kaç arkadaşıyla sabit duruyordu.
Aral ise bazen oturuyor bazen dans pistinde eğlenmeye çıkıyordu.
O kadar insanla tanışmıştı ki beklediğinden bile iyiydi.
Daha şimdiden telefon listesini dolduracak kadar insan tanımıştı!

Hakan'ın locanın üst kısmından bakışları daima üzerindeydi.
Buzlu viski bardağından yansıyan gözleri kimle konuşursa konuşsun yine de Aral 'ın üzerindeydi.
Gecenin bittiğini de Hakan oğlanın belinden kavrayınca ancak anlamıştı Aral.

"Bu gecelik bu kadar."demişti  Hakan. Gece yarısından sonra epeyce kızarmış biraz da içkiden savsaklayan Aral'ı motora bindirirken tembihlemişti.
"Sıkı tutun..."

Aral yorgun başını Hakan'ın sırtına yaslarken Hakan alayla yeniden laf sokuvermişti.
"Uyuma,odana kadar taşımam."

"Beşik gibi yollar tıngır mıngır.."

"Ne gibi?"

"Tıngır,mıngır..."

Böylece yolun başından son sürat kendi caddelerine çıktıklarında Aral hala yarı uykulu yorgun bakışlarıyla sersem hissediyordu.
"Yarınki derste devamsızlık zorunlu mu?"

"Değilse partileyecek misin?"

"Senle mi?"

"Beğenemedin mi?"

"İnan fark etmez."diye mırıldandı Aral usulca.
"Şuan sadece uyumak istiyorum ,parti işine bakarız."

"Dansçı kızlara fırsat bıraksan onlarda dans ederdi."diye mırıldandı  Hakan. Motoru durdurup sitenin önünde park ettiğinde "Eve çıkarayım seni."diye yanıtladı.

"Yo,yok..."dedi Aral.
"Cidden baş belalarıyla uğraşmaya değmez."

"Benim yanımda sana bulaşabileceklerine inanıyor musun?"
Hakan alayla gözlerini kısarken "Bence senle yeterince tanışmadık."diye yanıtladı.

"Bak."diye mırıldandı Aral. Ayakta zar zor dururken yaslanmak için hafifçe Hakan'ın omzundan destek aldı.
"Sana bir şeyleri anlatsam muhtemelen..."

"Eşcinselsin ,sevgilin dandik bir boksör,aldatıldın ve buraya geldin."diye fısıldadı Hakan.

"Sen ne..."

"Bence yeterince tanışmadık demiştim."diye yanıtladı Hakan alayla.

"Bunları nereden öğrendin?" Aral savruk bir bakışla Hakan'ın çatık kaşlarını süzerken yeniden savruldu.
"Hassiktir,baya baya araştırdın mı beni..."

"Sen dans pistinde eğlenmeye devam ediyorken evet."
Hakan alayla savruk bedenli oğlanın omzundan tutmuştu.
"Her partilediğinde geceyi böyle kapatıyorsan işin yaş."

"Sarhoşluktan değil ayağım ağrıyo."

"Çok inandırıcı."dedi Hakan tek kaşını havaya kaldırarak.
"Ee?"

"Ben.."
Aral ellerini dostane bir tavırla Hakan'a uzatıp burnunu çekti.
"Uzun süredir boktan olmayan ilk gecem için teşekkür ederim yani harikaydı."

"Böyle şeyler söylersen her gecenin sonunda bundan duymayı bekleyebilirim. Alıştırma bence."
Hakan oğlanın elini kavrayıp bırakırken ticaret için el sıkışan iki pazarlıkçı gibi duruyorlardı.
Aral hallerine kıkırdarken Hakan savruk oğlanı yeniden belinden tutup sabitledi.

"Bir şey diyeyim mi..."dedi Aral alayla.
"Bence ev arkadaşı olayını düşünmelisin."

"Arkadaşa ihtiyacım yok,demiştim."dedi Hakan.
Aral'ın uykulu gözlerine bakarken sabit tutamadığı çenesini avuçlayıp havaya kaldırdı.
"Sarhoşsun,kusmayacağına emin misin?"

"Ben eve giriyorum..."dedi Aral kaçar adımlarla.
"Yoksa vedalaşamayacağız şuracıkta uyurum."

"Sabah seni alıyorum."dedi Hakan gür bir sesle.
"Dokuzda hazır ol."

"Ne?"

"Dokuzda kalkıyorum,sen de benimle yemek yemeye geliyorsun ?"

"Niçin ?"

"Canım öyle istediği için ?"

Hakan oğlan siteye adımladığı vakit gece karanlığına bürünürken eş zamanlı olarak sitenin önünde araba farları yanmıştı.
Asfalt acı bir sesle teker sesiyle inlerken Alparslan gece karanlığındaki motorun arkasından bir küfür savurdu.

"Aral!"diye gürledi.
Bütün bahçede oğlanın sesi yankılanırken Alparslan arabanın kapısını kıracak kadar sert bir biçimde savurmuştu.
"Lan Aral diyorum sana !"

Aral cevap dahi vermeden asansöre bindiğinde Alparslan sinirle asansörü yumrukluyordu.
Defalarca kez çağırsa da asansör kaçmıştı.
Alparslan arabayı park bile etmeden,site kapısının önünde kilitlemeden bırakıp gitmişti.
Biricik kızı Merso'su kapıları açık bir biçimde ayazlı bir gecede öylece kalakalmıştı işte !
Oysa yıkamacıya vermeye kıyamıyordu sert kimyasalla koltuklarını incitirler diye...

"Amına koduğumun cevap vermiyor bide !"
Alparslan üçer beşer merdivenleri tırmanırken asansördeki oğlandan önce kapıda bitmeye çabalıyordu.
Alparslan merdiveni çıktığında asansörden inen oğlan kendi evinin kapısını çoktan aralamıştı.

Alparslan yokmuş gibi kapıyı hızla kapatmıştı!

"Aral!"diye gürledi Alparslan kapıya sertçe vururken.
"Aç o kapıyı,sokarım o kapıyı sana!"

"O kimdi cevap ver !"
Alparslan kapıya yeniden tekme ve yumruk indirirken kendisine cevap bile vermeyen Aral iki kez kilit çevirme sesiyle yanıtlamıştı onu.
"Benim semtime kadar getirdiğin puşt kimdi!"

"Sanane."

"O kapı açılacak! Sen kimsin de beni duymazdan geliyorsun,yavşak!"
Alparslan komşuların tek tek kapıya çıktığının farkındaydı.
"Biriniz ters bir şey diyin de hoplatayım sizi! Girsene dayı,ne bakıyon?"

"Lan Aral iti,aç o kapıyı!"

"Abi noluyor...."
Ayhan uykulu gözleriyle alt kattan başını uzattığında Alparslan tekrar bir küfür savurdu.
"Gir lan içeri,siktir git karışmayın siz!"

"Aral,aç dedim ! Delirtmesene ulan aç. Semtime kadar getirdiğin yabancı herif kim! Yürek mi yiyorsun da kapının önüne kuyruk salladıklarını dolduruyorsun! Ulan açsana !"

Hiç bir şekilde cevap yoktu.
Demir kapıyı bükene kadar vurmuştu. Ayak izi dahi çıkmıştı lakin apartmanı demir sesiyle inletmek harici milleti uykudan ettiğiyle kalmıştı.
Alparslan hırsla kendi evine adımladığında bir küfür savurdu.

Annesinin onun için bıraktığı sarma,dolma biber,börek olduğu gibi kırıntı halinde masadaydı.
Ailesi şehirdışındaydı.
Ev Alparslan'a kalmıştı.
Alparslan ancak gece evde olabilmişti ve anahatarla girip evi Dingo'nun Ahırına çevirdiklerini tahmin edemezdi.

Derken Alparslan'ın cinlerini tepesine çıkaracak bir şey daha yaşanabilir miydi diye merak ediyordu.

Akşam yorgun argın sitenin sokağına sürdüğünde evinin önünde hiç tanımadığı iki erkeğin dikilmesi direkt olarak tehlike radarı demekti.
Biraz yanaşınca onun Aral olduğunu görmüştü.
Problem de buydu.
Motordan inen kişi Aral idi.

Ayakta zar zor duruyor,başka bir adam onun çenesini tutup belinden sabitlenecek şekilde dokunuyordu.
Alparslan yokuş aşağı inemeden araç gitmiş,Aral ise apartmana adımlamıştı bile!

O da yaşanmıştı.
En temizinden!
Daha fazla neye delirebilirdi derken sesler kulağından girmişti!

Yeni Oğlan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin