Haiii, ben geldiiim. Gecenin bir vaktiii, bölüm anca bitti. Yazar yazmaz salıyoruum. Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalaaar dilerim lokumlarım! Xx
+++++
Terlemiş bir şekilde üstümdeki pikeyi tekmeledim. Yattığım yerde sağa doğru döndüğümde bacağımın arasında yastığımın olmadığını fark ettim.
Birbirine yapışan gözlerimi kırpıştırıp tek gözümü güçlükle araladım. Ağzım kurumuştu ve çok susamıştım. Puslu görüntü birkaç göz kırpıştırmamla ufak bir netlik kazandığında kendi odamda olmadığım gerçeğiyle yüzleştim.
Perdenin arasından yüzüme vuran gün ışığıyla gözlerimi ovuşturup yattığım yataktan doğrulduğumda dün gece yaşadıklarım müthiş bir hızla zihnime nüfuz etti. Ah siktir... Taehyung'un evindeydim.
Esneyerek yatağın yanının boş olmasıyla birlikte bakışlarımı odanın içinde gezdirdim. Siyah çiftli koltuğa kıvrılıp yatan Taehyung'u görünce gülümsedim. Ayakları koltuk kolçaklarından dışarıya doğru uzanmış, sığamamıştı.
En son aracında kucağına geçmiştim. Ah Tanrım, dün gece tam bir rezildim... Sonrasında uyuyakalmış olmalıydım çünkü eve girişimizi hatırlamıyordum.
Beni yatağına yatırıp kendi koltukta mı uyumuştu, Tanrı aşkına... Yanımda uyumak varken... Belli ki sarhoşluğumdan faydalanmak istememişti, hoşuma gitmişti bu.
Ama dün yaptıklarım ve konuştuklarımız... Ona mafya sevgilim diye seslenmiştim.
Aramızdaki çekim gücünün bir hoşlantıdan öteye tırmanması mümkün olabilir miydi? Aşktan anlamayan biri olarak, onun dün gece bana söylediği gibi ona aşık mı olmaya başlamıştım? Yoksa çoktan olmuş muydum? Ah Tanrım...
Saçlarımı çekiştirerek yatağı tekmeledim. "Sikeyim aşık mı oldum ben..."
Oflayarak düşüncelerimi susturdum. Yataktan bacaklarımı sarkıttığımda, beni yatağa gece yatırırken çıkartmış olduğu ayakkabılarım ayaklarıma çarptı.
Onları giymek yerine yavaşça ayağa kalktığımda komodine gözüm kaydı. Hiç açılmamış pet şişeyi görünce gülümsedim. Bunu benim için bırakmış olmalıydı. İçim yanıyordu.
Uzanıp hızlıca pet şişeyi aldığım gibi kapağını açıp kafaya diktim. Suyun yarısını tek bir dikişle bitirip ufak bir dinlenmeden sonra kalan devamını içtim. Boş şişenin kapağını üstünkörü kapatıp komodine geri bıraktığım gibi koşa koşa banyoya girdim.
Sıkışan kasıklarımı rahatlatarak çişimi yaptıktan sonra ellerimi yüzümü yıkamış ve banyodan kısa sürede çıkmış, odaya geri dönmüştüm.
Bakışlarım koltuk kolçaklarından dışarıya taşan bacaklarını, ayak bilekleri üst üste gelecek şekilde çarprazlamış bir konumda uyuyan Taehyung'a baktım. Üstünü örtmemişti. Tek kolu gelişigüzel bir şekilde, alnında duruyordu. Diğer eli ise göğsündeydi.
Başucuna gelip gözlerinin önüne dökülen saçlarını yavaşça parmakuçlarımla itekledim. "Uyurken bile seksisin." diye fısıldadım.
Ellerimi üstüme sürsem bile, yıkadığım için nemli ve soğuktu ve tenine dokunuşumla irkilir gibi oldu, başı hafifçe oynadı. Lakin uyanmadı.
Uzanıp dudaklarının ortasına ıslak bir öpücük kondurdum. Gece, bana sarkıntılık etmeye kalkışan herife kafa atmıştı. Beni kıskanmıştı...
"Taehyung." diye fısıldadım dudaklarının üstüne.
Dudaklarımızın arasındaki mesafeyi çoğaltıp geri çekilerek kravatından tutup hafifçe asıldım. Yeniden ona ismiyle sesleneceğim sırada, kolunu müthiş bir hızla alnından indirdiği gibi eli başının altındaki yastığa kaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MR MAFIA PROFESSOR • TAEKOOK +18 ✓
Fanfiction(+18 yetişkin içerik) Okulda kimsenin bulaşmaya cüret edemediği, çete lideri Jeon Jungkook herkesin onu üstün görmesini ve ona itaat etmesini severdi, kibirliydi. Üniversitenin kralı derlerdi ona. Ta ki okuduğu üniversiteye mafya Kim Taehyung profes...
