8 - Cidden Öperim Seni!

29.9K 2.9K 1.9K
                                    

Ertesi gün|

Jin hastaneden eve taburcu olmuştu bu sabah, okula geçmeden önce bugün spor salonuna gitmek yerine Jin'in evine uğramıştım. Namjoon onunla kalıp okulu asacağını söylemişti.

Jimin ise beni telaşla arayıp okula acilen gelmem gerektiğini söyleyince, apar topar Jin'in evinin önünden taksiye atlayıp fakülteye geçmek zorunda kalmıştım.

Ne bok olduğunu söylemeden telefonu suratıma kapatmıştı. Beni meraktan gebertmek istiyor gibi çağrılarıma geri dönmemişti.

Changmin olay çıkarttı zannettiğim için fakülteye nasıl girdiğimi bilmiyordum.

Jimin'i okulun bahçesinde Hoseok ile dedikodulaşırken yakaladığımda, tepesine dikilip omzuna sert olmayacak bir şekilde yapıştırdım.

"Lan ben endişeden nasıl okula geldiğimi şaşırdım. Sen burada laklak yapıp gülüyor musun?!" diye tısladığımda Hoseok beni bileğimden çekiştirerek bankın ucuna doğru kaydı ve benim oturabileceğim kadar yer açıp beni ikisinin ortasına aldı.

"Şu arabasından atlama çılgınlığı yaptığın profesör varya!" diye coşkuyla konuşan Hoseok'a çevirdim bakışlarımı.

"Ne olmuş ona? Kovulmuş mu?" diye sordum merakımı baskılamaya çabalayarak.

Jimin, diğer kolumdan yakalayıp hafifçe sarstı. Bakışlarımı ona döndürdüğüm anda, "Ne kovulması yaa! Dekan kovulmuş ve onun şikayeti sayesinde kovulduğu söyleniyor!"

Dudaklarımı büzerek ıslık çaldım. "Ayrıca dekanın parmaklarını da kırmış!" Hoseok ekleme yapınca kısık bir sesle kıkırdadım.

"Dekan bana tokat atmıştı. Bu yüzden kırmıştı, öğrencilerine hiç bir öğretim görevlisinin şiddet uygulamasına göz yumamayacağını söylemişti dün."

İkisinin de gözleri irileşirken beni aynı anda dürtüklediler. Sağ kolum Hoseok, sol kolum ise Jimin tarafından işgal altındaydı.

"Şiddet olayı da konuşuluyordu. Bir öğrenciye dekanın uyguladığı şiddet sebebiyle okuldan kovulduğu-"

"Bendim o, tokat attı sadece. Sikinin kalkmadığını söyledim, sinirlendi." diyerek kıkırdadım.

"Vay şerefsiz herife bak. Profesör iyi yapmış parmaklarını kırarak." dedi Hoseok çattığı kaşları arasından.

O sırada Jimin beni dürtüklediğinde Hoseok'un omzuna doğru çarptım. "Bize bu olayı nasıl anlatmazsın Kookie!" diye yakındı Jim.

"Fırsat olmadı. Sanki olayın üstünden bir ay geçmiş gibi ne bu atar be. Neyse yeni dekan gelene kadar Changmin'in ağzını yüzünü kırabilme şansım var. Ah beni tutmayın."

Onların tutuşlarından sıyrıldığım gibi ayağa fırladım. Jimin beni yakalayıp kolumdan durdurmaya çalışsa da tutuşunu savurup kolayca kurtuldum.

Sınıfları tek tek gezip o lavuğu ararken, her girdiğim sınıfta beni gören öğrenciler eğilip saygıyla selam veriyordu.

Tam ana koridora geri döndüğüm anda Jaehyu ile karşılaştığımda atılıp yakasına yapıştığım gibi sırtını duvara çarptırdım. "Changmin piçi nerede!"

Elinde demir sopası olmayınca, özgüvenini de yitirmiş olan Jaehyu duvara sinip kalırken gözlerini kırpıştırdı.

"Beyninin pekmezini akıtmadan, söyle!" Yakalarından çekip başını arkasındaki duvara kabaca vurmasını sağladığımda ellerini teslim oluyorum dercesine havaya kaldırdı.

"Tamam tamam tamam, söyleyeceğim, bırak önce." dediğinde gerilen çenemi sağa sola kaydırıp oynatarak yakasını sertçe itekleyerek bıraktım.

MR MAFIA PROFESSOR • TAEKOOK +18 ✓Where stories live. Discover now