Kalın siyah perdelere rağmen güneşin güçlü ışıkları odanın içerisindeyken ben de pijamalarım giydirilmiş bir vaziyette yatağın içindeydim. Bedenim kavuştuğu sıcaklığın rahatlığında kendini kaç saattir uykuya bıraktığının farkında bile değildi.
Odayı kasveti içine alan sessizlikten belliydi Ruslan'ın burada olmadığı.
Neva'nın soğuk sularından bizim gibi nasiblerini almış ıslak kıyafetlerimizse odanın dört bir yanına yayılmıştı.
Kapının dördüncü kez çalınmasıyla ancak ayırabilmişim bedenimi yataktan.
Yerlerdeki kıyafetleri atlayıp kapıya ulaşmamda biraz vakit alınca, kapının dışındaki sabırsız İvanın sesini duymam fazla vakit almamıştı.
"Yenge uyandın mı"
Kapıyı açtıktan sonra cevaplamıştım İvanı
"Günaydın İvan"
Hafif bir sırıtışla karşımda dikilen İvan belliki bu gün şuur aydınlanması yaşıyordu.
"Yenge gün ayalı baya oluyor ama"
Kaşlarım karşımda dikilen mavi gözlere doğru çatılmıştı. Yine de ters bir cevap vermemek için sadede gelmiştim.
"Ruslan nerede İvan"
Elindeki karton poşeti bana doğru uzatırken cevap vermişti soruma.
"Abim şirkete geçti yenge. Uyandığında seni de şirkete götürmemi söyledi"
Gözlerim poşetin içine kaydığında ağzımdan ufak bir mırıldanma döküldü.
"Doğru ya telefonu parçalamıştım."
İvan söylediğimi duymamıştı duyması da gerekmiyordu.
"Tamam İvan ben hazır olunca ararım seni"
Cevap verirken aynı anda kafasını sallıyordu.
"Tamam yenge"
**
Çok geçmeden hazırlanıp odadan çıktığımda İvan tam kapının önünde beni bekliyordu. Kapıyı açmamla sırtını yasladığı duvardan ayırıp doğrulmuştu.
"İvan resepsiyona söyler misin odayı temizletsinler"
Cevap vermek için biraz beklemişti. Asansöre doğru önden yürürken arkamdan gelen İvanı göremiyordum.
"Abim odaya kesinlikle hiç kimse girmeyecek dedi yenge"
Gözlerimi devirdiğimi görmüyordu, görse konuşmaya devam etmezdi.
"Tedbir amaçlı ikinci bir emire kadar yani yenge"
Bu tedbirli olmak demek değildi. Açık bir paranoyaydı. Kendi otelinde, kendi çalışanlarına bile güvenmiyordu. Son yaşadığımız olay için mi bu kadar hassas davranıyordu yoksa Ruslanın her zamanki tavrı mı buydu bilmiyordum.
Ruslan hakkında bilmediğim o kadar çok şey vardı ki, bu bilinmezlik beni korkutsada her şeyin güzel gittiği bu günlerde kafamı bulandırmamak için bütün bu o düşünceleri başımdan savıyordum.
