ÇİFTE KAVRULMUŞ

6.2K 268 51
                                    

"Hazan kızım"

Bana seslenen Vlademir amcanın sesi uzaktan geliyor gibi değildi.

Üzerimdeki şok halini atıp düşürdüğüm fotoğrafları toplamak için ne kadar acele etsem o kadar elim ayağıma dolaşıyordu.

"Neredesin kızım"

Bu kez daha yakından gelen ses tam da kapının önünde gibiydi.

Fotoğrafları kitabın arasına sıkıştırdığımda tekrar rafına koymamla kapının kulpunun aşağıya inmesi eş zamanlı yaşanmıştı.

Meraklanmış Vlademir Ahmalov içeriye girdiğinde rafların önünden bir adım uzaklaşa bilmiştim.

Seside tıpkı bakışları gibi meraklıydı.

"Hazan kızım, her yerde seni aradım korkuttun bu yaşlı adamı.
Bir şey mi oldu sana yüzün kireç gibi olmuş"

Nefesimi kontrol edebilmeyi umarak başladım konuşmaya.

"Ben evde yalnız olduğumu zannediyordum, siz aniden içere girince korktum biraz"

"Düşünemedim kızım kusura bakma. Ben de senin evde yalnız olduğunu bildiğim için göremeyince telaştan daldın öyle birden."

Sözlerinin ardından hızlıca etrafı taradı.

"Bir şey mi arıyorsun ben yardımcı olayım"

Aklıma hızlıca Ruslanın söylediği silah gelmişti.

"Ruslan burada bir silahın olduğunu ve onu yanıma almamı söyledi ama artık siz geldiğinize göre gerek kalmadı."

Cevabını beklemeden kendimi odanın dışına atmıştım.

Aşağıya indiğimde Petro yanında tanımadığım orta yaşlı bir kadınla konuşuyordu. Geldiğimi farketmesiyle bakışları bana doğru döndü.

"Hazan Hanım ben de size bakıyordum."

Yüzü gözü dağılmış bir haldeydi.

Karşısındaki kadını göstererek konuşmaya devam etti.

"Ayla Hanım yeni aşçımız, istediğiniz Türk yemeklerini pişirecek sizin için"

Petro'nun dağılmış suratıylada gelen Türk aşçıylada ilgilenebilecek bir halde değildim.

"Hoş geldiniz"

Gelişigüzel yapmacık bir gülümsemeyle karşılık verip adımlarımı dışarıya doğru çevirdiğim sırada adının Ayla olduğunu az önce öğrendiğim kadın konuşmasıyla beni burada dikmeye kararla gibiydi.

"Hazan Hanım merhaba uzun zamandır aşçılık yapıyorum, Türk mutfağının her yöresine hakimim. Bu akşam için özel olarak istediğiniz bir şey varsa eğer hemen hazırlamaya başlayabilirim."

Çok konuşuyordu. Allak bullak olan beynimin şu anda tahammül edemeyeceği kadar yüksek sesteydi hemde

"Teşekkür ederim, canım bir şey istemiyor"

Adımlarımı yeniden durduğunda içindeki ses beni rahat bırak diye çığlık atmak istedi.

"Size çifte kavrulmuş lokum getirdim. Hem de en iyisinden Ahmetoğlulardan özel olarak aldım size hediye etmek için"

Kadının cümlelerindeki vurguyu ve imalarını ancak anlayabilmiştim.

Bakışları kuşkulanan Petro, anında atladı söze.

BALERİNWhere stories live. Discover now