5

367 31 46
                                    

İyi okumalar, sizi seviyoruz♡

Islak kıvırcık saçlarını eliyle yana doğru yatırdı ve bana bir adım yaklaştı. Gözümle çenesinden boynuna, boynundan göğüsüne, göğüsünden de kasıklarına inen su damlasını takip ettim. Belindeki havlunun kenarlarına parmaklarını takıp yavaşça indirdi. Bunu yaparken gözlerime bakmayı ihmal etmemişti. Baş parmağıyla çenemi yukarıya doğru kaldırdı. Bakışlarımı gözlerine çıkardım. Bana daha da yaklaşıp aramızda çok az bir mesafe bıraktı. Hızlanmış nefesleri yüzüme çarpıyor, yakınlaşmamızın verdiği heyecanı ikiye katlıyordu. Gözlerinde gördüğüm arzu, bunun sadece yakınlaşmakla kalmayacağının kanıtı gibiydi. Hemen önümde duran dudaklara inen bakışlarım, sonrasında pişman olacağımı hissettiğim bir şeyi yapmaya zorluyordu beni.

O an ne düşündüm bilmiyorum. Bana bu cesareti veren nefes alma hızı mıydı yoksa bunu uzun zamandır istiyor muydum, hiçbir fikrim yoktu. Sadece o an doğru hissettireni yaptım.

İnce dudaklarımı dolgun dudaklarına bastırdım. Hiç hareket etmedim, sadece ikimiz için de yeni olan bu duyguyu keşfetmesini bekledim. Ama o, karşılık vermekte çok da gecikmemişti. Üst dudağımı iki dudağının arasına alarak emdi. Elimi ensesine atıp onu iyice kendime çektim. Elleri hızlıca belime yerleşti. Dilini yavaşça dudaklarımdan içeriye kaydırdı. Benim dilim de onun diliyle buluşunca, belimdeki elleriyle beni biraz daha kendine çekti. Boyum onun boyundan kısa olduğu için öpüşmemiz derinleştikçe zorlaşmaya başlamıştı. Nefes almak için çok az geri çekildim ve çıplak ayaklarının üstüne basarak tekrar ensesinden kavradım. Ona ulaşamadığımı anlayınca ellerinden birini sağ bacağıma yerleştirip kendi beline götürdü. Niyetini anlamıştım, hafifçe zıplayarak diğer bacağımı da beline sardım. Büyük elleriyle kalçamın altından kavrayıp dudaklarımızı ayırmadan beni en yakın duvara yasladı.

Ellerimi uzun buklelerinin arasına daldırdım, bacaklarımı sıkılaştırarak onu daha çok kendime çektim. Vahşileşen öpücüklerimize dayanamamış olacak ki, beni yavaşça yasladığı duvardan kaldırarak yatak odasının kapısına götürdü. Tekrar kapıya yaslanmamla ağzımdan boğuk bir inleme çıkmasını engelleyememiştim. Dudaklarımızı nefes almak için ayırmış olsa da boş durmayıp kendini bana bastırdı. Dağılmış halime rağmen inlemelerimin arasından yatağa gitmemiz gerektiğiyle ilgili bir şeyler mırıldanabilmiştim. Kalçama koyduğu ellerindeki yüzüklerin soğukluğunu tekrar hissedince titredim. Bir elini sırtıma çıkarıp tişörtümün içine soktu. Beni hızlıca yatağa yatırıp tişörtümü çıkardı. 'It Is What It Is' dövmemin her harfini tek tek öperek karnıma doğru indi, gözlerini ise gözlerimden bir saniye bile ayırmamıştı. Kasıklarıma doğru gelince pantolonumun üstünden kabarmış penisimi yaladı. Düğmemi açmadan önce onay istediğini belli eden bir bakış attı.

Buraya kadar gelmişken ikimizi de zor durumda bırakmayacağımdan emin olduğunu bilsem de başımı sallayarak onay verdim. Önce pantolonum sonra da artık sıkmaya başlamış olan boxerım yeri boyladı. Üstümdeki yerine geri gelmeden önce yandaki komodinin üstünden kayganlaştırıcı ve prezervatif aldı. Sadece üç parmağındaki yüzükleri çıkarıp kenara koyarken, bi yandan da parmaklarına kayganlaştırıcı sürmekle uğraşıyordu. İlk parmağını deliğimin girişinde dolaştırmaya başlayınca ellerimin altındaki çarşafı avuçlarıma topladım. Gergin olduğumu anlamış olacak ki, hafif eğilerek ellerimin üstüne birer öpücük kondurdu. Yaptığı şeye zıt olarak aniden ilk parmağını deliğime soktu. Tiz çığlıklara dönüşmüş inlemelerimi susturmak istermiş gibi tekrar dudaklarıma yöneldi.

Çok derinleşmeyen bir öpüşmeden sonra ikinci parmağını da içimde hissettim. Makas hareketiyle beni açmaya devam ederken yüzümden biraz uzaklaşıp "Çok güzelsin Louis" dedi. İltifat etmesine teşekkür bile edemedim çünkü ağzımdan inleme dışında hiçbir şey çıkmıyordu. Birkaç git-gel yaptıktan sonra parmakları prostatımı buldu. Zevkten ağlama noktasına gelmiştim. İlgisiz kalan penisimi fark etmiş olacak ki sadece beni düşündüğünü belli eden bir ifadeyle deliğimde olmayan eliyle penisimi okşadı.

You & IWhere stories live. Discover now