T A M A M L A N D I
Begonvil kitabından tanıdığınız Tanem'in arkadaşı Elis'in hikayesi. (Begonvil kitabını okumanız gerekmemektedir.)
Yeni taşındığınız evin yan evinde bir ünlü oturduğunu bilseniz ne yapardınız? Üstelik bu ünlü sizin hayran olduğu...
Uzun zaman sonra tekrar geldim, kalplerinize bir bölümlük konuk olmaya geldim. O kadar özledim ki... Hem Ünlü'yü hemde sizleri... tabi ki yazmayı... biliyorsunuz uzun süredir Wattpad'de aktif değilim :( Ama merak etmeyin yakında muhteşem şeylerle geri döneceğim. Umarım hala benimlesinizdir.
Hey sen, hala orada mısın?
Bölüm şarkısı: Jony, love your voice * 1,5 yıl sonra
Denizin tuzlu kokusunu genzime doldurdum, deniz havasının iyi gelmediği hiçbir şey yoktu. Gülümseyerek Asil Merih'i izliyordum. Yıldızdan Geceler filmine başlamıştı, bugün birlikte Bodrum'a gidecektik öncesinde bu haftaki son sahnesini çekmeye gelmiştik. İki günlük reposunda Bodrum'a gidecek hem dinlenecek hemde arkadaşlarımızla vakit geçirecektik.
"Aşko çay vereyim mi?" dedi Damla elindeki termosla bana bakarak, ona gülümseyerek başımı salladım.
"Ay çok iyi olur vallahi." dediğimde gülerek çay doldurdu.
"Ay canım sevgilim ne kadar yakışıklı görüyor musun?" dedi çayını yudumlarken, kendimi tutamayarak ufak bir kahkaha attığımda setten biraz uzak olduğumuz için şükrediyordum, yoksa yönetmeni bizi kovalayabilirdi...
"Seninki mi benimki mi, şu yakışıklılığa endama bak... " dediğimde o da usulca güldü. Asil Merih'le Alp aynı filmde başrol oynuyordular hatta abi kardeşi oynuyorlardı. İki abi kardeşin karmaşık hayatını anlatıyordu, beraber bir suç örgütünü düşürmeye çalışıyordular.
"Çok iyi olmadı mı film ya?" dedim Damla'ya dönerek. Damla hızla başını salladı.
"Cidden efsane oldu, çok dikkat çekeceğine eminim." dedikten sonra set dedikoduları ve oyuncu dedikodularıyla bizimkiler gelene kadar oyalandık. İkisininde sahnesi bittiğinde koşturarak yanımıza geldiler ikiside sanki sözleşmiş gibi Damla'yla ikimizi belimizden kavrayarak etraflarında döndürdüklerinde kahkaha attık, settekilerden alkış ve ıslık sesini duyabiliyordum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bitti be!" diye bağırdı Asil Merih beni yere indirdiğinde, "Tebrik ederim birtanem." dedim gülümseyerek. Asil Merih'in göğsüne sarılarak Damla ve Alp'e baktım.
"Daha ne kadar döneceksiniz acaba!" diye takıldığımda Damla; "Seninkinde bel fıtığı var herhalde iki saniye döndürdü." dedi kahkaha atarak, kaşlarımı çatarak Merih'e döndüm: "Aşkım sende bel fıtığı mı var?" dediğimde Merih ciddi miyim diye yüzüme bakıyordu sanırım?
"Kanka sende ki bel fıtığını anlatmadın mı benim güzel yengeme!" dedi Alp kahkaha atarak.
"Masaj yapayım mı aşkıma?" dedim Merih'in yanaklarını sıkarak, Merih şok ifadesiyle bana bakıyordu. Dayanamayıp kahkaha atmaya başladığımda Alp ve Damla'da kahkahalarıma katılmıştı.
"Lan masaj yaptığını mı hayal ettin o nasıl yüz ifadesi?" dedi Alp gülmelerinin arasında ve ekledi: "Çocuk hakketen bel fıtığı olmak istedi şu an.." diyip böğürerek gülüyordu. Çocuk bildiğin böğürüyordu yahu!
"Aşkım sende bel fıtığı yok muydu?" dedim kandırılmış bir edayla.
"Lan siz manyak mısınız?" dedi Merih kendini benden geri çekil bize manyak olduğumuzu düşündürten bakışlarıyla.
"Arkadaşlar son fotoğraf!" diye bağıran Ali'yle konuşmamız sona erdi.
"Hadi bakalım Pamir ve Ali olarak son pozunuzu verin!" dedim gülümseyerek Asil Merih'in yakasını düzelttiğimde beni belimden tutuyordu.
"Tebrik ederim sevgilim." dedim dudağının hemen yan kısmındaki gamzesini öperek. Ne zaman Asil'in gamzesini öpsem aynı anda o da benim boynumu öpüyordu. Bu bizde bir refleks olmuştu... Yine aynı hareketi yaptığında ona sıkıca sarıldım.
"Ayrılsanız mı artık acaba?" dedi Alp ileri doğru adımlarken gülüyordu.
"Senin sevgilin seni biraz daha az seviyorsa n'abalım kardeşim." dedi Merih az önce ona aynısını yapan Alp'e ve ileri doğru adımlamaya başladı. Alp ise Damla'ya döndü: "Beni az mı seviyorsun?" dedi çocuk gibi dudağını bükerek.
"Olur mu öyle şey birtanem, sen ne bakıyorsun bunlara yahu?" dedi ve Alp'in yanağını öptü.
"Biz iyice aşık olduk Damla ya." dedim bizimkilerin arkasından bakarken. Damla'da durum vahim der gibi başını salladı.
"Kız biz seninle ava falan çıkardık, şimdi gözümüz bunlardan başkasını görmüyor. Boyuna posuna kurban olduğum öyle bir geldi ki, herkes hiç oldu o her şey oldu." dedi Damla'da bana katılarak.
"Yandık kızım." dedim Damla'ya baktım.
"Hemde ne yanmak..." diyen Damla'yla fotoğrafları çekilen sevgililerimize baktık ve ikimiz aynı anda birbirimize döndük: "O kızlar bizimkilere yapıştı mı ben mi yanlış gördüm?"
"Rol, oyun." diyerek kendimizi pamuk gibi sakinleştirdik ve gülümseyen yüzlerimize geri döndük: "Yalnız kız çok çirkin ya." dedi Damla.
"Hadi be ordan, of ya!" dedikten sonra kendini sakinleştirdi.
"Rol, oyun."
Damla'yla ikimiz işlerine karşı böyle bir sakinleştirici unsur bulmuştuk ve iyi geliyordu. Günün sonunda, Asil Merih bana sarılıyordu.
** Bölüm sonu!
Özel bölüm bir bitmiştir! Özlediniz mi bizi! Özleminizi kısa tutma amaçlı bu bölümün devamı gelecektir. Tarih veremiyorum ama uzak olmayacak. Bodrum'a gitmeyi de özlemişizdir diye düşündüm ve özel bölümü iki part yapmaya karar verdim. İkinci kısım Bodrum!
