17. Bölüm : En İyi Arkadaşım

4.8K 623 123
                                    

(Flashback)
Lee Minho

  Nefes al.

  Nefes ver.

  Nefes al.

  Nefes ver.

  Bunu Jeongin gelene kadar devam et.

  Sungie'yi hayal kırıklığına uğratma.

  Gözlerimi açıp etrafa baktım. Hala gelmemişti. Yanıma aldığım su şişesini açıp kocaman bir yudum aldım. Ellerim, ayaklarım her yerim titriyordu. Daha Jeongin gelmeden kendimi sıkmaya başlamıştım.

  Nefes al.

  Nefes ver.

  Kapı açıldığında ilgimi hemen oraya verdim. Çekingen bir şekilde içeriye giren bedeni incelerken su şişesini istemsizce sert bir şekilde kenara bırakmıştım. İrkilip gözlerime baktığında korkusunu net bir şekilde hissedebiliyordum.

  Korkmalıydı.

  Diğer her insan gibi o da tehlikeli.

  Nefes al.

  Nefes ver.

  Hayır!

  O iyi biri.

  O sana zarar vermedi.

  Burada kimse sana zarar veremez.

  Dudaklarımı birbirine bastırıp Jeongin gelmeden önce yerleştirilen kameraya baktım. Sungie oradaydı. Beni dikkatlice izliyor olmalıydı. Belki de onu da korkutuyordum şu an.

  Derin bir nefes verip yüzüme zoraki bir gülümseme yerleştirdim. Ne kadar başarılıydım bilmiyorum ama hemen sonra Jeongin'e döndüm. "Hoşgeldin." Dedim. Sesim hala istemsizce sert çıkıyordu.

  "Hoşbuldum." Bana bakmak yerine etrafı inceliyordu gözleri. Bu istemsizce beni sinirlendiriyordu.

  Hayır!

  Sinirlenmeyi kes!

  Sungie'ye ne dersin sonra?

  "Bu kadar gerilmem normal mi?" Dedim Jeongin'in ilgisini çekebilmek için. Kendimi olabildiğince stabil bir hale getirdiğimi düşünüyordum.

  "Bizim için normal sanırım." Bu sefer bakışlarını bana döndürmüştü. Yüzünde küçük bir gülümseme oluşurken "Beni yanlış anlama. Çok fazla insanlarla iletişim kurmuyorum. İki tane arkadaşım vardı onlar da gittiler... Gerçi şimdi iki tane babam var." Dedi.

  "İki babam mı?" Diye sordum şaşkınlıkla.

  "Evet, iki tane babam var artık! Chan hyung ve Seungmin hyung. Tabi şimdi onlara baba diyemiyorum çünkü evlatlık almaları için evlenmeleri gerekiyor." Deyip dudaklarını büzdü. Tatlı bir çocuğa benziyordu. Konuşması, yüz ifadeleri her şeyiyle bir bebeği andırıyordu.

  Suçsuz küçük bir bebek.

  Gülümsediğimi fark ettiğimde mutlu olmuştum. Umarım Sungie de bunu fark edebilir. "Onları çok seviyor olmalısın." Dedim yüzündeki sevecen gülümsemeye bakarak.

  "Evet ama... Bazen çok bunaltıcı olabiliyorlar. Özellikle Chan hyung çok korumacı. Buraya gelmeden önce bile beni yüz kere uyardı." Deyip yüzünü buruşturdu.

  Kaşlarım havalanırken dudaklarımı büzdüm. "İlgi meraklısı biri gibi gözüküyordun ama sanırım sevmiyorsun."

  Omuzlarını silkerken "Gereksiz ilgiyi sevmiyorum." Dedi. Gereksiz ilgiden kastı tam olarak neydi bilmiyordum ama sormak da çok gereksiz gelmişti.

Psycho °Minsung° ✓Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora