2. Bölüm : Güzel Taktik

6.5K 759 514
                                    

  Lee know ile ilk seansımın üstünden iki gün geçmişti. Odadan dışarı çıkmasına izin verilmediğini ve ihtiyaçlar dışında hep kelepçeli tutulduğunu öğrenmiştim. Kelepçe ile fazla aşırıya kaçmış olmaları beni sinirlendirmişti. Seungmin'le konuşmaya fırsat bulabilirsem o kelepçeleri kesinlikle çıkarttıracaktım.

  Lee Know hakkında öğrendiğim başka bir şey ise tam olarak temastan korkmasa bile hastalığının temasla ilgisi vardı. Haftada en az iki kere kriz geçiriyordu ve doktorların sakinleştirmesine izin vermiyorlardı. Nedeni ise çok saldırgan olmasıydı. Açıkcası buna da sinirlenmiştim çünkü ona vahşi bir hayvan gibi davranıyorlardı ki vahşi hayvanlara da böyle davranılmamalıydı.

  Derin bir nefes verdim ve odamdan çıktım. Daha fazla dayanamayacaktım. Üstünde Doktor Kim yazan kapıyı bulduktan sonra bir kac kez tıktıkladım ve içeriye girdim. Tabi birini üstüne eğilmiş öpüşmek için hazır bir şekilde durmalarını beklemiyordum. Üstündeki çocuk hemen geri çekildi ve benim odamdaki gibi olan odaya girdi. Seungmin ise boğazını temizleyip bana baktı. "Sana meşgul olduğumu söylemiştim."

  Karşısındaki koltuklardan birine oturarak konuşmaya başladım. "Özel anınızı böldüğüm için özür dilerim bay Kim fakat benim konuşacağım şeyin daha önemli olduğunu düşünüyorum."

  Bıkkınlıkla bir nefes verdi. "Madem buraya kadar geldin, söyle bakalım derdini."

  "Lee Know'un kelepçelerinin çıkartılmasını istiyorum." Dedim kendimden emin bir şekilde.

  "Bu imkansız."

  "Neden? Böyle onun daha çok psikolojisi bozulur biliyorsun değil mi?"

  "Üzgünüm ama sırf birinin psikolojisi yüzünden yüzlerce insanı tehlikeye atamam. Zaten kendisi de iyileşmeye niyetli değil. Buradan iyileşip ayrılsa bile gidecek bir yeri yok ve bunu biliyor."

  Tek kaşımı kaldırdım. "Madem iyileşmesini istemiyorsunuz o zaman neden beni çağırdınız?"

  Seungmin'in rahatsız yüz ifadesi yüzünde belirdi. "Çünkü artık bir yerden başlamalı tamam mı? Tam üç yıldır burada. Hiçbir şey bilmiyoruz hakkında. Bu sanki bana amatörmüşüm gibi hissettiriyor ve bir insanın bu kadar süre hasta kalması beni huzursuzlaştırıyor."

  "O zaman kelepçeleri çıkartalım işte. Bir yerden başlayacaksak buradan başlayalım." Dedim umutla.

  Kararsız bir şekilde bana baktı. Ne cevap vereceğini bilemiyor gibiydi. "Tamam ama bir şartla..." Dedi bir anda. Kafamı hızla salladığımda devam etti. "İsmini öğrenmen gerekiyor. Kimliğini bulduğumuz anda kelepçelerini çıkartacağım. Fakat çıkarttıktan sonra bütün sorumluluk sende olacak."

  Kafam karışmıştı. "Nasıl yani?"

  "Yani birine saldırırsa şayet bunun sorumluluğu senin üstünde olacak. Benim hicbir alakam olmayacak. Kendi pskiyatri servisinde olduğunu düşün. Hastanı tüm titizliğinle iyileştir ve kimseye zararının dokunmamasını sağla. Kabul mü?"

  Biraz düşündüm. Bu benim için çok fazlaydı. Eğer birine saldırırsa bütün suç benim olacak ve masrafları ben karşılayacaktım. Peki değer miydi?

  "Kabul!"

  Kesinlikle değerdi. O hasta hakkında hissetiğim bir şeyler varsa o da iyileşmesi gereken küçük bir çocuktu. Kimseye zarar vermeyeceğine adım gibi emindim.

  "Şimdi gidebilirsin hala önemli işlerim var." Deyip gözleriyle kapıyı işaret etti.

  "Siz varya çok fenasınız Bay Kim!" Dedim bağırarak. Sonra da sırıtarak odadan çıktım.

Psycho °Minsung° ✓Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum