14. Bölüm Engel

1.8K 243 239
                                    

Merhabalar.

Nasılsınız bakalim.

Her zaman ki gibi,satır arası yorumlarınızı bekliyor olacağım.

🌸

Peki ben?

Ben neden gidemiyor dum?

Onun ne halde olduğunu görmekten mi korkuyor dum? Ya da ne halde olduğunu umursamıyor muydum?.

Hiç biri değildi. Ne korkuyordum. Nede o 'nu umursuyordum. Neden umursayayım ki? Neden korkayım o nun için? Kimim oluyor ki o benim... Hiç kimsem.

Artık birilerini düşünmeyi bırakıp aşağıya inmem gerekiyordu. Zira babam gelmiş, okulun kapısının önünde bekliyormuş. Biraz önce telefonuma düşen bildirimde yazıyordu. Ve hatta ben beş dakikaya inmezsem,kendileri yukarı gelecekmiş.

Adamcağız yorulmasın şimdi yani. Ben ineyim.

Çantamı koluma takıp sınıftan çıkarak,aşağıya inmeye başlamıştım ki. Aşağıdan gelen bağırışlarla olduğum yerde kaldım. Galiba birbirlerini baya hırpalıyorlardı ve çok büyük kavga çıkmıştı.

Bazı şeylerden kaçış olmuyordu ne yazık ki. Yavaş attığım adımlarım artık hızlanmıştı. Okulun dış kapısına geldiğimde bir şok daha yaşadım.

Bu nasıl kavga etmekti yahu? Adeta bir birlerinin üstüne çıkan mı? Dersin. Bir birlerini yumruklayan mı? Şimdi sıkı durun size daha da şaşıracağınız bir şey söyleyeceğim.

Babam da kavgaya karışmış, Emir'le, kavga eden çocuğa ayırmaya çalışıyordu. Aman Allah'ım o da ne!? Emir' in salladığı yumruk babamın suratına gelmişti.

Ani bir refleksle babamın yerde yatan bedeninin yanına koştum. Babam yerde burnunu tutuyordu. Emir'de yaptığı yanlışın verdiği şokla, donmuş şekilde babama bakıyordu.

Babamın yanına geldiğim de,hemen diz çöküp durum tespiti yapmaya başladım. " Baba iyi misin?" dedim telaşlı bir şekilde. Dokunsalar ağlayacaktım.

" Babam, bir eli ile burnunu tutarken, bir eli ile de,cebinden mendil çıkarmaya çalışıyordu. Aynı zamanda da bana bakıp," İyiyim kızım korkma" dedi. Bu haldeyken bile beni sakinleştirmeye çalışıyor du. Ama pek de iyi sayılamazdı.Çünkü adamın burnu kanıyordu.

Babamın o halde olması ve o nu o hale getirenin de, başında hiçbir şey yapmadan dikiliyor olduğunu görmemle, gerilen sinirlerim iyice bozulunca,olduğum yerden bir hışımla doğruldum.Hala şok ta,olan Emir' i hızla itekleyip," Ne yaptığını sanıyorsun,sen ya?" diye çıkıştım. Ve ileri de ağlayan Ceren'i, o nu sakinleştirmeye çalışan Sena'yı görünce ben de dumura uğradım.Burda neler oluyor du?
Benim kendisini itmemle, kendine gelen Emir," Ben özür dilerim. İşteyerek olmadı. Ben o na bilerek vurmadım." diyerek, kendini savunmaya çalıştı.

" Öfkeden gözün dönmüş. Karşında kim var, kim yok? Gördüğün mü var ki?" dedim. Bu nasıl bir histi ya. Neler hissedeceğimi şaşırmıştım. Bir yanda Emir tarafından yumruk yiyip,burnu kanayan babam. Diğer yanda, yüzü gözü dağılmış Emir.

Emir kafası önde. Mahçup bir şekil de. Bir babama bakıyordu. Bir bana, sessiz kalışının sebebi. Galiba diyecek bir şey bulamamasıydı.

Ben o ndan bir cevap beklerken, o benim yanımdan geçerek babamın yanına gidip, babama elini uzattı.
Bende kafada kalmadı ya, adamı kaldıracağıma, gelmişim burda. Nelerle uğraşıyorum.

Babam o na uzatılan eli tutup, yavaşça yattığı yerden kalktı." Ben sizden özür dilerim. Bilerek olmadı." dedi Emir. Mahçup bir halde.

" Önemli değil evladım." dedi babam. O ndan beklenmeyecek bir sakinlikle.

SEBEBİM AŞK (Tamamlandı)Where stories live. Discover now