9.bölüm/2

121K 2.1K 369
                                    

Multimedia: Armin^^ Bu kız gerçekten Armin :D 

Keyifli okumalar :) 

"Armin?" diye seslenen Yağız'ı duyduğumda kendimin bile anlamadığı şeyler mırıldandım. "Armin uyan."

"Ne oldu ya?" diyerek gözlerimi açtım. Yağız karşımda, giyinmiş bir şekilde duruyordu. Gördüklerimin rüya olma ihtimali yoktu değil mi?

"Hazırlanman lazım." dediğinde kaşlarımı çattım.

"Bu ayakla okula nasıl gideceğim Yağız?"

"Okula değil. Nehirlere." dediğinde ses tonundan kötü bir şeyler olacağını anladım.

"Neden?" diye sordum korkarak. Yağız ise cevap vermiyor başını öne eğmiş öylece bekliyordu. "Neden Yağız?"

"Bir yere gidiyorum ve Mertler de benimle geleceği için seni Hakan Beylere bırakacağım." dediğinde başımı iki yana salladım. 

Bu kadar basit olmadığına emindim.

"Nereye gidiyorsun?"

"Geldiğimde..."

"Hayır!" diye bağırdım üzerimdeki yorganı iterek. "Geldiğinde değil, şimdi söyle."

"Armin on dakika içinde hazırlanmış ol." diyerek kapıya doğru ilerlediğinde durması için bağırdım.

"Yağız gitme! Lanet olsun, nereye gideceksin? O adam yüzünden değil mi yine?" diye bağırarak ağlamaya başladığımda Yağız'ın arkası dönük ellerini yumruk yapıp sıktığını gördüm.

"Ağlama, döneceğim." dediğinde histerik bir kahkaha attım.

"Aptal! Bana söz verdin, daha dün gece. Şimdi nasıl..." 

Ağlamam şiddetlendiğinde daha fazla dayanamayarak yanıma gelip sarıldı.

"Ağlama. Ben dönene kadar ağlamayı yasaklıyorum sana, duydun mu?" diye sorduğunda tek yapabildiğim ona sıkıca sarılmaktı. Ya son sarılmam olursa bu diye düşünmeden edemedim.

"Yağız intikam alma," diyerek yalvarmaya başladım. "Seni de kaybetmeyeyim, söz verdin bana."

"Geleceğim söz veriyorum." diyerek dudaklarıma bir öpücük bırakarak geri çekildiğinde hayatta yapmam dediğim şeyi yaparak bu sefer dudaklarına ben yöneldim ve bırakmamasını dileyerek öpmeye başladım. Yağız ilk başta şaşırsa da sonra o da karşılık vermeye başladı.

Geri çekildiğinde mezarlıktaki gibi elleriyle gözyaşlarımı sildi. "Ağlamak yok unutma," dedikten sonra ayağa kalktı."Giyindikten sonra Baran'a seslen, seni Hakan Beylere bırakacak."

"Hani sen bırakacaktın?"

"Baran bıraksa daha iyi." diyerek kapıdan çıktığında ağlayarak arkasından bağırdım tüm gücümle.

"Yalancı! Sen de bırakacaksın, Eymen gibi gideceksin."

***

Kafam karmakarışıktı. Yağız'ın sapasağlam dönmesini her şeyden çok istiyordum. Her şeyden... Ama geri dönmeyeceğine, verdiği sözü tutmayacağına kendimi alıştırmam gerekiyormuş gibi de hissediyordum. Onsuz yeni bir hayat... Onun nefes almadığı bir dünya...

Kalbimin sıkıştığını hissederken gözümde biriken yaşları geri yollamak için tırnaklarımı avucuma geçirdim. Ağlamayacaktım. İçimden ağlamamı gerektirecek bir şey yok diyerek kendimi avutmaya çalışıyordum. Daha fazla bir şey düşünmeme çalışarak bacaklarımı kendime doğru çekip gözlerimi kapattım. O sırada çalan kapıyı duymazdan gelmek en büyük isteğimdi ama misafir olduğum bu evde bu kadar kaba olmak istemiyordum.

Güven Bana*Yeniden Yayımda*1-2Where stories live. Discover now