Sınır dolmadı. Ama yinede bölümü atıyorum. İyi okumalar.
Ertesi güne kadar çocukları götürüp, götürmeme konusunda oldukça kararsızdık Kuzey ile. Onlara kıyamıyor ama babaminda ne kadar ciddi olduğumu anlamasını istiyordum.
Bundan sonra yegenlerimin hakkı olanları ondan alacağımdan şüphesi kalmayacaktı.
Ablamdan mahrum ettiği rahat hayatı onlara geri vermek istiyordum. Onları kabul etmeliydi. Aksi takdirde beni kaybedeceğini bilmeliydi.
Gün boyu garip bir şekilde sakindim. Sanki akşam bütün hayatım değişmeyecekmiş gibi heyecanlanmadim. Ta ki evin önüne gelene kadar.
Eymen nereye gittiğimizi sorup durmuştu yol boyu. Anneannesine gideceğimizi öğrenince gerçekten çok sevinmişti. Çünkü daha önce hiç gelmemişti evimize.
Geleceğimizi anneme söylemiştim. Beni vazgeçirmeye çalışmıştı ama bu kez kararlıydım. Dananın kuyruğu bu akşam kopacakti.
Yardımcımız kapıyı açtığında gözleri sonuna kadar açılıp eliyle şaşkınlıktan açılan ağzını kapatmaya çalıştı. Heralde Kuzey'i ailemden gizlediğim kocam, çocukları ise benim zannetmişti.
Bize hosgeldiniz dedikten sonra kenara çekilip içeri girmemizi bekledi. Eşyalarımızı yardımcıya verip çocukların üzerini sen kez kontrol ettim.
Ben Eymen'in elinden tutuyordum. Ece ise Kuzey'in kucağındaydı. Derin bir nefes alıp topuklu ayakkabılarımın tikırtılari eşliğinde yürümeye başladım. Geniş salona girdiğimizde gözlerim hemen koltukta oturan babamı bulmuştu.
Elindeki kitaba öyle dalmıştı ki bizi ilk birkaç dakika farketmedi. Beni duyması için boğazımı temizledim.
Gözlerine taktığı gözlüklerin üzerinden bana doğru baktı. Önce hayal gördüğünü zannetti. Kaşları çatıldi. Elindeki kitabi aceleyle koltuktan kalkarken yere düşürdü.
Ayağa kalktığında yakın gözlüklerini çıkarıp, bize kaşlarını çatarak bakmaya başladı. Onu gerçekten şaşırmıştım.
" siz.. sen.. Derin!! Ne bu rezalet."
İnanamıyordum. Babamı daha önce hiç kekelerken görmemiştim. Benden bunu beklemediği belliydi.
Babamın bağırması ile Eymen bacaklarıma sarılıp arkama saklandı. Onun bu hali beni inanılmaz üzmüstü.
" Merhaba baba " dedim kaşlarımı kaldırarak.
" sen, onları nasıl getirirsin buraya "
Eliyle kuzey ve kucağındaki Ece'yi göstererek yüzünü buruşturdu. Ona gercekten inanamıyordum. Böyle kalpsiz insanlar beni her zaman şaşırtırdı.
Eskiden Babamı severdim. Bize sevgi göstermese bile, yanımızdaydı. İstediklerini yapmak bizim için sorun değildi çünkü küçüktük.
O istediği zaman oyun oynar, o istediği zaman odamıza kapanır sesimiz çıkmasın diye fısıldayarak konuşurduk.
Onun istediği kişiler ile arkadaş olur, eğer ondan hoşlanmazsa arkadaşlığımızı keserdik.
Büyüdükçe sorgulamaya başladık. Neden yapamam, neden onunla konuşamam. Bu onun hiç hoşuna gitmedi.
Ben, ablama göre daha ılımlı yaklaştım isteklerine, çoğu zaman ne isterse onu yaptım. O yüzden şu anda beni böyle gördüğü için bu kadar şaşkın. Benden böyle şeyler beklemez. Ben sadece bana verilen kartın limitini sorgularım. Onunla ne kadar alışveriş yapabilirim diye. Onun gözünde umursamaz biriyim. Ve öyleydim de.
" Artık buna bir son vermenin zamanı geldi baba. Onları kabul etmek zorundasın. Eğer kabul etmezsen beni de unutmak zorunda kalırsın. "
" saçmalamayı kes. Ablan, bu evden beni karşısına alarak gitti. Ve inan bana aynısını senin yapmana asla izin vermeyeceğim.. "
" Ne yapabilirsin ki? "
" Bu sefer ablana davrandığım gibi yumuşak davranmayacagimdan emin olabilirsin "
İşte şimdi biraz korkmuştum. Ama yine de kuyruğu dik tutmaya çalışıyordum. Yanımdaki Kuzey konuşmak için yeltendiginde elini tuttum. Gözleri bana döndü. Ne demek istediğimi anlamıştı. Bu işe karışmasını istemiyordum.
Babamdan nefret ediyordu. Abisinin intikamını almak istediğini biliyordum. Ama her şeyin bir zamanı vardı.
Babam Kuzey ile ellerimize bakıp daha çok sinirlendi mümkünmüş gibi.
" Bana bak Derin! "
Üzerimize doğru yürümeye başladığında Kuzey aceleyle Ece'yi kucağıma verip bizi arkasına aldı. Eymen'in elinden daha sıkı tuttum. Korktuğunu biliyordum.
" Sen dur bakalım orada! "
Kuzey'in önüne geçen annem elini kaldırarak babamın durmasını sağlamıştı. Ben çocukların daha fazla bu olayı izlemesini istemedigim için arkamızda bizi izleyen hizmetciler arasından en güvendiğim kişiye çocukları emanet edip onları odama götürmesini ve kendisinin de yanlarında durmasını söylemiştim.
" Sen sakın karışma bu işe! " dedi babam sıktıgı dişlerinin arasından.
" Asıl sen artık bize hicbirsey yapamazsın "
Annemin konuşma şekli babamı bile şaşırtmıstı. O, sakin, mülayim kadın panter olmuştu sanki.
"Bana bak! "
Babam elini kaldırıp anneme tokat atacağı sırada Kuzey daha fazla seyirci kalamadı duruma. Babamın havada olan elini yakalayıp arkasına doğru büktügünde Babam neye uğradığını şaşırdı. Bunu beklemediği belliydi.
" Bırak beni şerefsiz herif. " şeref meselesi tartışılırdı.
Hemen gidip annemi biraz geri çektim. Babam Kuzey'in elinden kurtulmaya çalışırken, bir yandan da annemi tehdit ediyordu.
" Artık seni bu evde istemiyorum. Kızını da al nereye gidersen git. Dünyayı size dar edeceğim. Bir lokma ekmek için kapımda yalvaracaksin "
Babamın tehditleri ciddiydi. Başımıza cidden bela olacaktı. Annem bizim için kendini feda etmişti.
Annemin babama bağıracağını düşünürken o, gülmeye başlamıştı. Gülmesi kahkahaya dönüşürken Babam dahil hepimiz üzüntüden deliren anneme bakıyorduk.
" sen.. " dedi gülmesini durdurmaya çalışırken " bir bok yapamazsın bana " argo anneme yakışıyordu.
" hah yapamazmışım. Deli karı! Senden vazgeçemeyeceğimi falan mı düşünüyorsun." Annemin gülmesi babamı daha da sinirlendirdi.
Annemin gülmesi birden durdu. Gerçekten delirmisti galiba. Topuklu ayakkabısının tıkırtısı eşliğinde babama doğru yürümeye başladı. Sizce de topuk tıkırtısi güçlü kadınlara çok yakışmıyor mu?
" Sana bu akşam son bir şans verdim. Ama sen bunu saçma sapan inadınla mahvettin. Benim bu hayatta kızlarımdan daha değerli hiçbir şeyim yok. Bir annenin çocukları için yapacağı şeyleri çok hafife aldın. Sen beni çok hafife aldın. "
Annemin neden bahsettiğini hiçbirimiz anlamamıştık.
" Sen, bana ne yapabilirsin ki " Babam ağzının kenarıyla gülerek annemle dalga geçiyordu.
" mesela senin çok sevdiğin şirketini elinden alabilirim. Seni yönetim kurulundan kovdurabilirim. Seni 5 kuruşsuz bırakabilirim. "
" Neden bahsediyorsun sen "
" Ben bu eve yetimhaneden gelmedim. Bende bir sirket nasıl yönetilir biliyorum. Bunun için yıllarca eğitim aldım. Sen bana vasıfsız biri gibi davransan da bende Babamın bir mirascısıyim. Sen, benim kızıma sırtını çevirdiğin gün beni karşına aldın. Sana yaptıklarımın hepsini hakettin. Senin anlamaman için yıllardır torunlarımı doğru düzgün görmeye gidemedim. Onları sevemedim bile. Uzun sürdü ama değdi. "
Kuzey ile ben anneme hayranlıkla bakıyorduk. Babam ise şaşkındı. Annemden bunu beklemiyordu. Annemin ne kadar akıllı bir kadın olduğunu biliyordum. Egitimliydi ve birçok vasfı vardı. Babamla evlendikten ve çocukları olduktan sonra kendisini bize adamış işlerden elini eteğini çekmişti. Ama şimdi yeniden doğuyordu.
Kuzey şaşkınlıktan donan babamın ellerini bırakmıştı. Adamın nutku tutuldu.
" Bunu yapman mümkün değil "
" şirketinde o kadar kötü bir yöneticisin ki çalışanlarını benim için çalışmaya ikna etmek hiç de zor olmadı. "
Babam konuşamıyordu bile. Her zaman son sözü kendisi söylerdi. Ama bu sefer ipler annemin elindeydi.
" seni öldürürüm kadın! " Babam tekrar anneme saldırınca Kuzey olaya müdahale etti. Annem babami gözünün ucuyla süzdükten sonra yüzünü buruşturdu.
" Kızım, çantamı ve paltomu getir " hizmetcinin birine eliyle işaret etti. " ve çocuklar da " diye ekledi.
Evin bütün çalışanları toplanmıştı koşarak içeri giren şoföre " sen bu işi devral bakalım " diyerek Kuzey'in olduğu tarafi işaret etti. Hala babamı tutmaya çalışan Kuzey'in işini şoför devraldı. Hizmetciler oldukça şaşkın gözüküyordu.
Çocuklarla birlikte evden çıkarken Babam hala bağırmaya ve tehditlerine devam ediyordu. Annem kapidan çıkmadan önce babamın olduğu tarafa dönüm son sözlerini söyledi.
" Yarın yönetim kurulu toplantısı var gelmeyi sakın unutma. Bu ev, senin kalabilir. İçinde hiç iyi anılarım yok. En kısa sürede de boşanma dilekçesini gönderirim. Zorluk çıkarmadan imzalamanı öneririm Aksi halde evden de olursun.
🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥
Yetişti canımız annemiz. Zaten hiçbir kadın çocuklarına yapılanları göz ardı edemez.
Kuzey'in Derin'in yanındaki duruşu sağlam.
Peki sizce aşk başladı mı?
Yorumlarınızı bekliyorum canlarım hadi oyları anlıyorum az olabilir ama niye yorum yapmıyorsunuz. Biraz insanı gaza getirin de bölüm yazayım ya hevesimi kırmayın. Yorumlar düşük olunca kötü mü yazıyorum falan diyorum kendime.
Öpüldünüz.