24. Bölüm

32.8K 1.7K 226
                                    

Derin'in ağzından...

Kuzey'in beklemediği kelimelerim onu afallatmıştı. Böyle korkuluk gibi kaldı. Behlül ile Bihterin aşkını öğrenen Nihal gibi, yıllardır amca dediği adam babası çıkan adam gibi. Artık siz düşünün ne kadar onu şaşırttıgımı.

Açık kalan ağzını baktım o kapatmıyor ben kapattım çenesinden tutarak. Hayat müşterek değil mi?

Kuzey'e ne kadar sinirli olsam da hatta onu öldürmek istiyor olsamda şimdilik bu sevgilicilik oyununu devam ettirmek zorundayım. Bana oynadığı oyunu onun burnundan fitil fitil getireceğim. Kaybetmenin ne demek olduğunu o zaman anlayacak ırz düşmanı.

Dün gece ağzından kaçırdığı şeyden sonra hiçbirşey olmamış gibi onu odasına çıkarıp üzerini değiştirip yatırdım yatağına. Bu ona son iyiliğimdi. Artık karşısında eski Derin yok. Benim diğer yüzümle karşılaşma zamanı geldi. Bu zamana kadar hiç kimseye kendimi ezdirmedim salak yerine koydurtmadım bundan sonra da ezdirmem. Benimle oynamanın cezasını çekecek.

"hatırlamıyor musun " deyip sanki o özel anılarımızı hatirlamamasina çok üzülmüşüm gibi suratımı asıyorum. Şu anda beni bir yönetmen görse yok böyle bir yetenek fevkalade deyip beni bütün çektiği dizilerinde baş rol yatar valla. O kadar mükemmelim.

" şey.. Yani çok hatırlamıyorum ama bir ara öpüştük sanki. Bak öyle birşey hatırlıyorum. " deyip bütün konuyu kendi lehine çeviren dingile hayran kalmamak elde değil. Nasılda karınca gibi çıkarları için çalışıyor. Bende hikayedeki yan gelip yatan en sonunda aç kalan Ağustos böceğiyim. Elinde gitardan bozma iğrenç ses çıkaran şeyi çalmaktan yiyecek bulamayan böcek gibi mallığım yüzünden bende açıkta kaldım.

Ama artık uyuyan dev uyandı. Ve bir hulka dönüştü. Şimdi o hulk Kuzey'i çiğ çiğ yiyecek.

" yok öyle birşey olmadı heralde sen diğer sarhoş olduğun zamanları anımsadın" dedim lafı bir yerlerine dürterek. Yalandan da olsa sevgiliydik ve onun bu oyuna inanması için gerçekçi olmam gerekiyordu. Kıskanan sevgili gibi davranabilirdim. Ama numaradan bak.

"o kadar romantikdin ki resmen kalbimi çaldın bir gecede. " dedim gözlerimi kırpıştırıp ellerimi birbirine bağlayıp en sevdiği ünlüyü hayal eden kızlar gibi yaparak.

" harbi mi be " deyip hemen kabarmaya başladı Kuzey beyin egosu. Aslında dün gece nasıl bir mallık yapıp herşeyi bana anlattığını bilse apışıp kalır sülük gibi. Ama onunda zamanı var.

" harbi bak. Kalbimi çaldın resmen. Al al artık senin tepe tepe kullan " deyip eskimiş bir montu küçük kardeşime verir gibi kalbimi ona verdim numaracıktan.

" ver ver ben ona çok iyi bakarım " deyip alıp montu üzerine geçirdi. Fırsatçı.

" çocuklar bahçede çok yalnız bıraktık onları hadi sen onlarin yanına git bende çaydanlığı alıp geliyorum aşkım. " deyip mutfağa doğru ilerledim. Aşkım dedi lan diyen Kuzey malının sesini de duydum tabiki.

Bende bahçeye çıktıktan sonra yerime kurulup kahvaltımı etmeye başladım. Bana kaçamak bakışlar atan Kuzey cidden komik görünüyordu. Görende hayatında ilk kez sevgilisi oluyor zanneder. Mal herif.

"Ben artık kalkayım işe geç kalıyorum " diyen Kuzey'in peşinden bende ayaklandım. Hergün kapıya kadar geçirdiğim hatta ceketini bile giydirdigim adam için bir adım dahi atasım yoktu. Mutlu hayatımızın içine sıçtı gerzek.

Zoraki attığım adımları sevinçle atıyor gibi görünmek kadar zor birşey yok. Resmen acı çekiyorum bu adamın yüzünü gördükçe.

"Hadi hayatım hayırlı işler " deyip ceketini giymesi için uzattım. Birde sırıtarak giymez mi ceketi. Dişlerini sökesim geldi.

Teyze Oldum Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin