《10》'ACININ GEÇMİŞİ'

79.6K 3.7K 2.4K
                                    

OY VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM.

SİZLERİ SEVİYORUM ♡

KEYİFLİ OKUMALAR.
SNMNURGYK

Bazı anlar vardır. Hayatınızın kıyameti kopmuştur o anda. Neden ve niye yaşadığınızı sorgularsınız. Bildiğiniz tüm doğrular aslında yanlıştır. Gözlerinizin gördüğünü görmemek için kör olmayı, duyduklarınızı duymamak için sağır olmayı dilersiniz. Kör olmalıydım o zaman. Duyduklarımın gerçek olmasını istemiyordum, sağır olmalıydım.

Babam. Benim babam katil. Gerçek olabilir mi bu? Gördüğüm görüntüler ayan beyan ortada. Günlerdir içimdeki endişenin sebeplerinden biri. Öldüğünü zannedip bu acıyla yanıp tutuşuyorum. Ateşin ortasında cayır cayır yanarken bir cevap arıyorum. Bu mu cevap? Canımı yakan adamın acısının babam olduğu gerçeği mi cevabım?
Benim sorguladığım şey apaçık ortadaymış. Ben ateşler içinde yanarken canım neden yanıyor diye sorguluyormuşum.

Nutkum tutulmuş, öylece karşımdaki manzaraya bakıyorum. Geniş bir oda burası. İki büyük penceresinden gelen ışıkla aydınlanıyor. Odanın ortasında büyük bir çalışma masası var. Üzerinde bir çok dosya ve evrak bulunuyor. Pencerenin önünden geçen, boydan boya hasır ince bir ip üzerine mandalla sabitlenmiş fotoğraflarla öylece duruyor. Soldan başlayarak bakmaya başladım fotoğraflara.

Babam var orada. Kararmaya yüz tutmuş havada siyah büyük bir arabanın önünde dikiliyor. Bu görüntüde her şey normal gibi. Bir sonraki fotoğrafta konumu değişmiş, ormanlık bir alanda durdurmuş arabayı. Hava iyice kararmış, karanlık etrafa hakim olmuştu o fotoğrafta. Öylece sürücü koltuğunda oturuyor. Oldukça düşünceli ve gergin. Diğer fotoğrafa geçtim usulca. Arabanın arka kapısını açmış ve elleri bağlı bir adamı aşağı indiriyor. Nefeslerim hızlanmaya başlamıştı. Babam, bu kadar disiplinli mi işlemişti günahını? Bir diğer fotoğrafta elleri bağlı adamı önüne katmış, alaca karanlıkta arkasından tehtitvari bir tavırla ilerliyordu. Gözüme başka bir görüntü çarptı. Ahşaptan yapılmış bir kulübeden içeri giriyorlar. Görüntüler uzaktan çekilmiş. Babamın bu görüntülerden bir haber olduğu aşikar.

Bir diğer fotoğraf, kulübenin penceresinin uzaktan gösterdiği kadarıyla çekilmiş. Babam, yanındaki adamı arkası dönük bir şekilde diz çöktürmüş ve. Ve elinde silahı var. Silahı adamın kafasına doğrultmuştu. İnanamıyordum. Aklımı kaçırmak üzereydim. Babam, böyle bir şeyi nasıl yapar? Bir sonraki görüntüye bakmaya korkarken buldum kendimi. Baktım. Baktım ve dehşetle karşılaştım. Babam, adamı vurmuştu. Kafasından akan kan zemini kırmızıya boyarken babam öylece başında dikiliyordu.

Bu görüntüyle yer ayağımın altından kayınca kendimi arkamdaki bedene yaslanırken buldum. Daha bakmam gereken çok fotoğraf vardı. Duvarda bulunan iki büyük panoda birçok delil, tarihleriyle yakından, uzaktan ve farklı açılardan çekilen bir sürü fotoğrafla orada bulunuyordu. Bakamayacaktım. Midem bulanmaya başlamıştı. Benim babam bir katildi.

"Hayır. Hayır. Hayır. Gerçek olamaz, hayır." Kolları arasında çırpınırken buldum kendimi. Gördüklerime inanmak istemiyordum. Kendimi buna inandırmamak istercesine kafamı iki yana sallıyor, başımı yerden kaldıramıyordum.

"Senin baban bir katil."

Dudaklarından çıkan sözlerle damarlarımdaki kanın çekildiğini sandım. Söylediği yüzüme bir tokat gibi çarpıyor fakat beni kendime getirmekten çok şuursuzluğa itiyordu. Kafamı iki yana sallayarak sözlerinin zihnimden silinmesinini bekledim.

MELÂLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin