《41》'YARIMSIN'

30.8K 1.7K 2K
                                    

SELAAAAM!

YİNE YİNE BİZ!

BAKALIM SEVECEK MİSİNİZ?

OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.

YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ÇOK DEĞERLİ. YAZDIĞINIZ MESAJLARI DİREKT OLARAK SATIR ARALARINDA GÖRMEK DAHA MOTİVE EDİCİ. LÜTFEN HİSLERİNİZİ BENİMLE PAYLAŞIN. HEPSİNİ OKUYORUM.

KEYİFLİ OKUMALAR
SNMNURGYK

Yaran açıksa, kanıyorsa yaralasın. Yaranı saracak kimse yoksa
yarımsın. Yara sensin, yanarsın.

Böyle düşünüyordum. Yarım kalmasını istememiştim. Bunu yaparken yara almak istemediğimi de iletmiştim. Yaralar paylaşılmaz. Acısı paylaşılır, buna varım. Bu yüzden yanındaydım. Yaralarını başka birinde yara açarak eşitlemek, iyileşmek değildir. Kaybetmektir. Eşitlenirsek kaybolurum. Bu savaşta kalmam, yok olurum.

Soykan'a da iletmiştim bunu. O da beni büyük bir özenle dinlemişti. Ardından bedenimi göğsüne düşürüp ikimizi de uykunun esiri etmişti. Şimdi ise evdeydik. Uyanır uyanmaz yola çıkmıştık. Geldiğimizde kapıyı Aras açmıştı. Uygar da buradaydı. Taha ise Yağmur'un tek kaldığını öğrenince gitmiş, geceden, böyle söylemişlerdi.

Aras kapıyı açarken Uygar uyuyordu hâlâ. Sesimizi duyunca kalkmıştı ama gitmemişlerdi. Bir şeyler hazırlayıp yemeyi teklif etmişlerdi. Her ne kadar kahvaltıdan hoşlanmasam da bir şeyler atıştırmış ve yukarı çıkmıştım.

Soykan arkadaşlarıyla aşağıda kalırken ben, kısa bir duş almış, rahat bir pijama giyerek yatağa yatmıştım. Havalar oldukça soğuk gidiyordu. Mart ayını da bitirmiştik ancak nisan tam anlamıyla baharı getirmemişti hâlâ daha. Evin konumu da yüksekte olduğu için ekstra soğuktu.

Yattığım yerde bunları düşünüyordum. Uykum yoktu. Yalnızca tek kalmak istiyordum. Doğruyu yanlışı sorguluyordum. Her zaman böyle olacağını düşünmüyordum Soykan'ın. Naçar'ın onu kışkırtması üzerine bu hale gelmişti. Üstüne her yer silahlı adamlara doluydu. Çıkan bir çatışmada hayatı kararacak siviller de vardı üstelik partide. Tüm bu süreçte oldukça gergindi.

Kabullenemediğim nokta sürekli bir şeyleri olan olduktan sonra öğrenmemdi. Belki iyi niyetle yapıyordu ama sonu kötü oluyordu. İyi niyet de kalmıyordu. Bu yüzden istemiyordum bu düzenin böyle devam etmesini. Ve biliyordum. Bir kere daha tekrarlanırsa bu olanlar, arkama bakmadan gider ve asla geri gelmezdim.

Bildiğim bir şey daha vardı. Soykan'ın yanından ayrıldığım an ne annemin ne de kardeşimin yanına gidemezdim. Mahir bu anı bekliyordu çünkü. Ve Soykan'ın dediğine göre beni yanında istiyordu, bunun için planlar yapıyordu.

Burada esir değilken kalbimin ve gururumun kırılmasına dayanmayarak gidecektim. Gittiğim anda aynı duyguları kat be kat yaşatacak birinin esiri olacaktım.

Ölüm gibiydi adam. Adının geçtiği her yerden kan fışkırıyordu. Bir yerde acı varsa, ölüm varsa altından Mahir çıkıyordu. O, da vardı.

Soykan'ın hayatını Soykan, benim hayatımı mahvetsin diye mahvetmişti.

Zihnimde algılamak için cümleye dökmek bile kolay değilken bunları yaşamıştık. Ve hayatını mahvetmek istediği kız, kendi kızı çıkmıştı.

Soykan, tüm olanlardaki konumu beni öyle hayrete düşünüyordu ki. Ne diyebilirdim? Mahir'in kızı olduğumu biliyordu ve Mahir'in bundan haberi yoktu. Senelerce Mahir için çalıştığını Mahir'e inandırmış, plan yapmıştı.

MELÂLOnde histórias criam vida. Descubra agora