《37》'İRTİHAL

48.6K 2K 1.8K
                                    

SELAM♡

OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN

KEYİFLİ OKUMALAR
SNMNURGYK

Tek ruh, çok kimlik.
Her kimlik, bir kişilik.

Sözleri aklımda yalnızca bu cümlelerin yankılanmasına sebep oluyordu. Birden fazla kimlik vardı ancak buna sahip olan bir bedendi. Bir ruhtu. Bölünmüş, değişmiş, kişilik kazanmıştı. İşte bu çok tuhaftı.

Ben Mira mıydım, Minerva mı?

Peki o?

Baran, Soykan, A'zel?

Baran, babasının oğluydu.

Soykan, benim düşmanlık beslemem beklenendi.

A'zel ise bir canavar.

Tabii bu kişiye göre değişecekti ancak A'zel herkes için öyleydi. Bu kesin olandı, olmalıydı.

Sessizce ellerimin arasında bekleyen, yorgunluğunu gözlerini kapatarak gizleyen Baran'dı. Umarım öyledir, dedi iç sesim. Doğrularımın yanlış olduğunu öğreneli çok oluyordu.

Elimdeki bandı kaşına yapıştırdım ve işimi bitirdim. Çenesindeki elimi haraket ettirerek onu sevmiştim. Gözlerini açmasını beklemiştim. Yorgundu Soykan. Bunun yoğunluğu bazen yüzüme vuruyordu. Hissettiriyordu. Açmadı gözlerini. Hafif bir mırıltı çıkardı. Tekrar sevdim parmağımın altındaki kirli sakallarını. Yaralı duruyordu. Yaralanan o çocuk karşımdaydı sanki.

"Baran." dedim sessizce.

Kirpikleri titredi. Kaşları sinirle değil de bambaşka bir ifadeyle çatıldı. Göz kapakları kırıştı ancak gözleri açılmadı. Avucumu çenesine yasladım bu kez. Parmaklarım kulağının altına uzandı. Baş parmağım dudağının kenarındaydı. Yine okşadım. O çocuğu sevmek istedim.

"Baran," diyerek başladım söze yine. Açılmayan gözlerinden cesaret alıp devam ettim. "Senden bir şey isteyeceğim." Tepkisini bekliyordum büyük bir merakla. Açtı gözlerini. Bayık bakışlarının ardından bana bakıyordu. Kafasını onaylarcasına salladığında istediğimi söylememi bekliyordu. Anlamıştım.

"Beni annene götürür müsün?"

Afalladı. Duyguları gizlenmemişti, çok açıktı. Başı sorgulayan bir ifadeyle hafif yana çekilmiş, hamlesi elimi hareket ettirmişti. Düzelen kaşları tekrar çatılmış, kaşlarının arasındaki çukur derinleşmişti. "Lütfen, onu görmek istiyorum." Tüm içtenliğimle söylemiştim bunu. O kadını görmek beni geçmişin enkazına götürüyordu. En az Soykan kadar nefretimi kamçılıyordu, sebep olanlara karşı.

Sol elini kaldırdı Soykan. Eli çeneme uzanırken benim elimin kayıp düşmesine sebep olmuştu. Önce çenemi okşadı. Ardından elini saçlarıma çıkardı. Beni göğsüne bastırdığında fısıldamıştı.

"Görmek istiyorsun."

Sesi sanki içimdeki karmaşadan haberdardı. A'zel'in doğmasına sebep olanlara karşı ben, Baran'ı dünyaya getiren kadını görmek istiyordum. Tekrar. Belki bir daha olmayacaktı. Son görüşüm olacaktı ya da daha çok görüşecektik, bilmiyordum ama şu an görmek istiyordum. Soykan da bunu anlamış olacak ki benim görmek istediğim kişiyi onaylıyordu. Sesi böyle hissettiriyordu.

MELÂLWhere stories live. Discover now