21- "Silüet'in Gerçekleri."

388 79 87
                                    

21-"Silüet'in Gerçekleri."

#Aurora- Murder Song

# Leyla The Band- Yokluğunda

İz'in ciddi anlamda kendini açtığı bölümlerden biri bu oldu sanırım. Ona yapıştırılan "Kalpsiz" etiketini fırlatıp attı benim güçlü kızım. Umarım ona hak verirsiniz ona daha doğrusu onu anlarsınız. Bu bölümün yeri benim için diğerlerinden daha farklı, İz'in duvarlarını yıkmaya çalışırken biraz da kendiminkileri yıkmaya çalıştım aslında. Bölüm için birkaç yorum yapar mısınız?

İyi okumalar... ♥

"Ben senin beni yaktığın kadar seni yakmayacağım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ben senin beni yaktığın kadar seni yakmayacağım. Ben sen değilim, anne."

Gözlerine baktım; koyu kahverengi etrafını gür kirpiklerin sarmaladığı çekik gözleri bir saniye olsun benden ayrılmıyordu. Beklenti vardı, asla cesaret edemeyeceğim yıllar boyu kaçıp Berge'nin kollarına sığındığım beklenti tam olarak karşımda duruyordu.

Bakımlı elleri yüzüne düşen uzun, kahverengi saç tutamını kulağının arkasına verdi. Bordo rengine boyanmış tırnaklarının masaya vurdukça çıkardığı sesler iyice sinirimi bozmaya başlamıştı. Bunu fark etmiş olmalı ki parmaklarını masaya vurmayı bıraktı, kırmızı ruj sürülmüş dudakları aralandı. Ve daha yeni duymama rağmen kulaklarımın asla yadırgamadığı sesi kulaklarımı doldurdu.

"Benim kızım olamayacak kadar güzelsin... Sen çok güzelsin İz."

Ruhum için aynı şeyi söyleyemezsin, anne.

Cevap veremedim, aklımda o kadar çok şey vardı ki. Annem vardı, boşa geçmiş on yedi yıl vardı, Berge'nin kapıda beni bekleyen kırık kalbi vardı. Elimde olsaydı, sadece koşarak yanına gitmek isterdim. Sarılmak ve beni bir daha buraya getirmemesini hatta annemi bile göstermemesini isterdim. Bunca yıl inkâr ettim, kırılmadım; sorun değil. Gibi cümleler kurdum herkese. Sonrasında yüzümde uyduruk bir gülümseme ile karanlık, küçük yurt odama döndüm. Ece olmadığı istisnasız her an ağladım. Elimden başka hiçbir şey gelmiyordu çünkü. Kendi hayatımda, kendi hayatımı izlemeye ve olanları kabul etmeye mecbur bırakılmıştım.

Uzun süreli bir katliam planıydı, kendi katliamımı izlemiştim senelerce.

Yutkundum, katlanamıyordum. Beni harekete geçiren neydi bilmiyorum ama ayağa kalktım, onunla yüzleşmeye hazır değildim. Hissediyordum, ilk kez on yedi yıldan sonra  kendim için belki de Berge'nin beni bu denli önemsemesinden dolayı kendimi daha fazla yaralamak istememiştim. O yüzden o daha ne olduğunu anlamadan masadan kalktım, Berge merakla bana bakmaya başladı. Sorgulamayacağını biliyordum, bana hep söylediği gibi: "Sen ne dersen o olacak."

Silüet /Tamamlandı./ #ilmelistanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin