14.1- Seni seviyor olsaydım bu bir şeyleri değiştirir miydi?

3.2K 275 3
                                    

Uyanmak gerçekten zor olabilir, özellikle de rüyalar gerçeklikten daha iyiyse. En üzücü kısmı bu rüyaların hatırdan hızla solup gidecek olmasıdır. Daha sonra ise hükümsüz duyguları keşfetmek için yalnızlık duygusu ile baş başa kalırsınız.

Uyan Dragna...

Bilincimi kazandığımda iç sesim uyanmam için zihnime adeta taarruz ediyordu. Göz kapaklarım birkaç saatlik birlikteliğin sonrasına birbirlerinden ayrıldılar.

Gece çökmüştü. Evin camlarının ardında kalanları derin bir karanlık sarmalamıştı. Sükûnet her yerdeydi. Huzur vericiydi. Lakin bir o kadar da korkutucu.

Doğruldum ve gerindim. Sırtımdaki kemikler 40 yıldır bu uyanışı bekliyorcasına çıtırtı melodileri oluştururken kısa sürede toparlandım ve etrafıma bakındım. Yidhis ortalıkta gözükmüyordu.

Tüm merak duygum körüklenirken bulunduğum odanın açıldığı uzun koridora daldım. Bu koridor birçok kapıya açılıyordu ve birçoğu gel beni incele, ardımda gizli şeyler saklıyorum, der gibi kapalı duruyordu.

İçlerinden birine yaklaştım. Geri kalanları gibi özel bir ağaç türünden yapılmıştı ve üzeri vitray deseni barındıran renkli bir cam ile süslenmişti. Kathlan'ın tarzına aykırı olduğunu düşünürken; aralık kapı kenarından içeriyi görmeye çalıştım. Bu oda yalnızca bir mutfağa açılıyordu.

Sessizliğimi koruyarak diğer kapıların ardına da göz gezdirdim. Ancak her biri evde olması gereken tarzda odalardı. Belki biraz daha lüks tarzdaki evlere daha uygundu. Yine de bunların hiç biri bana ekstra bir bilgi kazandırmamıştı.

Koridorun sonuna yaklaşırken, önümdeki son kapıyı usulca araladım. İçerideki depresif hava ufacık odanın içerisinde dört dönüyordu. Ahşap masanın beraberinde dolap, karyola ve üzerine saçılmış kıyafetler ile burası kuşkusuz Yidhis'in odası olmalıydı. Köle değil mi? Öyleyse kim?

Odayı usulca terk edip gıcırdayan kapısını örttükten sonra, koridorun sonundaki merdivenin üst ve alt kata ulaşım sağladığını farkettim. Bu ev gerçekten de büyüktü. Kathlan'ın maddi durumuna dair bir fikrim olmasa da bu evin onun olmasına ihtimal vermiyordum.

Merakım beni önce alt kata yöneltti. Dairesel merdiveni takip ederlen korkuluklara tutunarak taş basamakları birer birer indim. Merdiven beni camekân bir alanın içerisine bırakmıştı.

İçinde bulunduğum bu alan geniş odalara açılıyordu ve her bir oda içerisinde dövüş kuklaları bulunduruyordu. Kuklaların her biri daha önce sağlam bir dayak yemişçesine kendini dağıtmış ve eskimeye yüz tutmuştu. Burası bir eğitim sahası mı?

Kulaklarımı dolduran bağrışma sesleri merak duygumu körüklerken, adımlarımı hızlandırıp kaynağına ulaştım.

Yidhis elindeki sopayı büyük bir ustalıkla kullanarak karşısındaki dövüş kuklası üzerinde antreman yapıyordu. Sopayı akıcı bir şekilde kullanışını hayranlıkla izledim ve bu görüntü Kathlan'ı anımsamama neden oldu. Bu kızda Zhandis mo Kathlan'ın hareketleri vardı. Dövüşmeyi ondan öğrenmiş olmalıydı. Asıl merakım bu kız onun için ne ifade ediyordu?

Elinin tersini alnına uzatarak ter damlacıklarını süpürdü ve tam o anda beni farketti.

"Katılmak ister misin?" diye sordu. Sesi ortamın boğuk gürültüsünü bastırmaya çalışıyordu.

Başımı usulca iki yana sallayarak, mırıldandım. "Büyücüyüm, dövüşçü değil."

"Öyleyse bu öğrenmen için güzel bir fırsat. En iyisinden ders aldım."

Kadim Yürek #2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin