Gölgelerdeki Parıltı ~BoruSara~

8.BÖLÜM

Naruto'nun ağzından:

Yavaş adımlarla evimin önüne geldim. Çok yorucu bir gün olmuştu. Yüzlerce işin arasından zar zor çıkıp sonunda kendimi o ofisten atmıştım.

Elimi kaldırıp kapıyı çaldım ve saniyeler içinde güzeller güzeli karımla göz göze geldim.

Hinata: Hoşgeldin Naruto-kun.

Bir adım daha atıp kollarımı karımın beline doladım. O da kollarını boynuma doladı.

Naruto: Hoşbuldum.
Hinata: Bugün nasıldı Naruto-kun?
Naruto: Cevabımı biliyorsun değil mi?

Hinata sesini biraz kalınlaştırarak beni taklit etmeye başladı.

Hinata: Bugün öyle yorucuydu ki resmen ilk önce içeceğime ilaç katılıp ilacın etkisiyle baş ağrısından bayılıp sonra derim yüzülüp bedenimi kuşbaşı doğrayıp köpeklere yedirmişler gibi hissediyorum.

Kadınıma gülümseyince o da bana gülümsedi ve sağ kolumun altına girip beni salona yönlendirdi. Himawari ortalıkta yoktu ancak Boruto koltukta oturmuş elindeki saçma oyunla oynuyordu. Bu çocuk bugün antremana gitmemişmiydi? Ne bu enerji?

Naruto: Merhaba Boruto.

Boruto kafasını oyundan kaldırmadan cevap verdi.

Boruto: Merhaba baba.

Umursamazca cevap vermesine alıştığım için bir şey demeden gülümsedim ve masaya oturup Hinata'nın benim için hazırladığı yemeği yemeye başladım. O sırada Boruto iyi geceler dileyip ,bildiğim kadarıyla uyumak için, odasına çıktı. Bende yemeğimi bitirdiğimde Hinata tabakları önümden alıp yıkadı. Sonra da beraber odamıza çıktık. Tam yatağıma girecekken duyduğum patlama sesiyle irkildim. Pencereyi açıp dışarı baktım. Hokage binasından yükselen dumanları gördüğüm anda daha yeni çıkardığım günlük kıyafetlerimi elime aldım. O sırada Boruto ve Himawari içeri girdi.

Boruto: Baba neler oluyor-ttebasa?! O ses de neydi?
Naruto: Bilmiyorum, şimdi gidip bakacağım neler olduğuna.
Hinata: Naruto-kun tek gitme bende geleyim senle.
Naruto: Olmaz Hinata, sen burda çocuklarla kal. Ben hemen gidip bakarım.
Boruto: İyide birlikte olsan daha güvenli olmaz mıyız?
Himawari: Evet baba, ya buraya da gelirlerse?
Hinata: Çocuklar haklı Naruto-kun. Seninle gelsek daha güvende oluruz.

Birkaç saniye durup düşündüm. Sonra da kafamı sallayıp onayladım. Boruto ve Himawari kıyafetlerini değiştirmek için odadan çıktıklarında Hinata da üstündeki kıyafetleri hızlıca değiştirmişti. Beş dakika içinde evden çıkıp Hokage binasına doğru ilerledik. Sasuke, Shikamaru ve diğerleri de buradaydı.

Naruto: Neler oluyor dattebayo?
Sasuke: Bilmiyoruz. Bildiğimiz tek şey senin ofisinden çıkan dumanlar.
Boruto: Bir dakika... Babama mı zarar vermek istediler?!
Sasuke: Sakin ol Boruto.
Boruto: Nasıl sakin olayım?!!
Sakura: Boruto bunu yapanın kim olduğunu bilmiyoruz. Bu yüzden bunu yapan kişinin neyin peşinde olduğunu da saptayamayız. Hemen sonuca varmamalıyız.
Boruto: Kim olduğunu nerden bulacağız? Gören veya bilen hiçkimse yok mu?
???: Sen varsın...

Sarada'nın ağzından:

Mamoru kucağımda, Hokage binasına doğru koşuyordum. Annem ve babam onları dinlemeyip evde kalmadığım için bana çok kızacaklardı. Ancak neler olduğunu öğrenmeliydim. O mesajları kimin gönderdiğini öğrenmek için bir şanstı bu. Ve bu şansı geri tepemezdim.

Hokage binasından çıkan dumanları gördüğümde daha hızlı koşmaya başladım. Diğerlerinin yanına vardığımda binanın tepesindeki kişi dikkatimi çekti.