1. Bölüm 'İlk'

8.4K 265 64
                                    

Genç kız  heyecanla kalkmıştı yatağından. Bugün okulun ilk günüydü. 11. Sınıfa başlıcakti. Elini yüzünü yikadi. Kıyafetini giydi. Kahvaltısını yapıp evden çıktı. Bugün içinde farklı bir his vardı. Ev okula uzak olduğu için 2 otobüsle gidip geliyordu.

Genç adam yeni bir lisede öğretmenliğe başlıcakti bugün. Bu mesleğe başlayalı 2 sene olmuştu ama hala heyecanlıydi. Gömleğini üstüne kazağını giydi altına da siyah kot pantolonunu giyerek aynadan kendini süzdü.

İkiside okula ayak bastı. Kalabalığın içinden birbirlerini görmüyorlardi bile. Eylem kantine doğru ilerlerken fethi merdivenlerden çıkarak öğretmenler odasına doğru ilerledi. Her sene sınıflar karma olduğu için eylem hemen panodan kendi sınıfıni aramaya başladı. 11-B nin listesinde hem kendi hemde nazlinin adını görünce çok sevindi. Bu sırada arkadan nazlı geldi ve eyleme sarıldı. "Aynı sınıftayız" dedi eylem bağırarak. "Biliyorum, senden önce baktım" dedi nazlı. İlk ders zili çaldığında ikiside sınıfa doğru ilerledi. İlk ders edebiyattı. Edebiyat hocaları hülya geçen seneden beri nazlı ve eyleme takıntılıydı. İkisinide bu dersten bıraktı geçen sene. Ama eylem bu sene geçmeye kararlı olduğu için pür dikkat dersi dinliyordu. Ders zili çaldığında ikiside derin bir nefes aldı. "Hiç sevmiyorum bu dersi" diye söyledi nazlı. "Sev yada sevme bu dersi bu sene vermek zorundayız nazlı".bu kadar karşılık nazlı göz devirdi. 2 ders edebiyat dersinden sonra biyoloji idi dersleri. Nazlı her ders gibi bu derside sevmezken eylem onun aksine severdi. Ama bu sefer eylemde sıkılmıştı dersten. Nazlıya doğru dönerek "geçen seneki fizikçi gitmiş diyolar doğru mu?" Nazlı büyük bir heyecanla " Hayır gitmemiş. Sabah okula gelir gelmez ilk isim ona bakmak oldu. Son derece yakışıklılığından hicbisey kaybetmeden oturuyordu masada." Eylem buna karşılık büyük bir kahkaha atmıştı. Tüm sınıfın ona baktığını fark ettiğinde özür dileyerek kafasını öne eğdi. Sonra nazliyla konuşmaya devam etti. "Sevindim senin adına, malum tek sevdiğin ders fizik " diyince nazlı takmayarak fizik öğretmeni ateşi düşündü. "Acaba yeni matematikçi kim" diye konuşmasına devam etti eylem. "Bilmiyorum aynı zamanda sınıf öğretmenimiz olcakmis." dedi nazlı.

Öğleden sonra matematik dersi vardı. Herkes yeni matematik hocasını çok merak ediyordu. Nazmi dahil  herkes kantinde yemek yerken eylem kütüphaneye inip "Hemingway, Silahlara Veda" kitabını okuyordu. 4 kez okumuş olmasına rağmen hala sıkılmadan büyük bir keyifle okuyordu. Bir süre sonra telefonundan  saate bakti. Kitaba daldığı için zilin çaldığını fark etmemiş bile. Hemen kütüphaneden çıkıp merdivenlerden koşarak çıkıyordu. Merdivenlerden ikişer ikişer çıkarken çarptığı sert gövdeyle elindeki tüm kitaplsr ve kağıtlar yere düştü. Derse geç kalmanın vermiş olduğu telaşla çarptığı kişiye bakmadan yere düşen eşyalarını topluyordu genç kız, adamda aynı şekilde. Ellerinin birbirine değmesi ile ikisinide gözleri birbirlerinin gözlerine kaydı. Genç adam mest olmuş bir şekilde genc kızın gözlerine bakarken kız yalancı bir öksürükle beraber elini genç adamın elinden çekti. "Şey ben özür dilerim" dedi fethi mayhoş olmuş bir şekilde. "Önemli değil! Ama biraz daha dikkatli olursanız sevinirim" dedi yalandan gülümseyerek ve  mesafeli bir şeklide.
Genç kız  hızlı adımlarla ordan uzaklaşırken genç adam arkasından bakakaldi sadece. Nedenini bilmiyordu ama çok etkilenmişti bu kızdan. Yere düşen kitapta tıpkı genç kız gibi dikkatini çekmişti genç adamın. En az 3 defa okuduğu bu  kitabın  genç kızda olmasına sevinmişti. Asıl sevindiği şey zevklerinin aynı olmasıydı belkide.

Genç kız sınıf kapısına vardı kapıyı tıklatarak içeri girdi. Geç kaldığı için özür dileyerek hemen nazlinin yanına oturdu. "Yine kitap okurken kendinden geçtin demi?" diye sordu nazlız Eylem "Evet" diyerek geçiştirdi nazlıyı. Teneffüs zili  çaldığında sınıfın dedikoducu kızı olan emine koşarak sınıfa geldi. "Gençler size bir haberim var" diye bağırdı tüm sınıfa. Ardından "Yeni matematikçiyi gördüm, kendisi taş ötesi bir varlık" diye ekledi. Sınıf ooo layınca eylem hemen "Aman bunlarda yakışıklı erkek lafı duyunca ağızlarının suyu akıyor" demeden duramadi. Nazlida buna kahkaha attı.

Tüm sınıfın beklediği o saat gelmişti. Son iki saat matematikti ders programına göre. Eylem hariç tüm sınıf heyecanla bekliyordu. "Kız sen ne kadarheyecansızsın. Hiç merak etmiyor musun? "Ya niye merak ediyim. Normal insan" demesiyle Emine lafa atladı. "Ona insan demeyin carpilirsiniz valla" diyince eylem göz devirdi ve "Abartmayin" diye bağırdı. O sırada sınıfın kapısı açıldı. Herkes eylemden gözlerini alıp kapıya doğru baktı. Eylem kapıdan giren kişiye baktığında küçük çaplı bir şok geçirdi. Fethi ise sınıfın ortasina geçti tüm sınıfa göz gezdirdi. Taa ki bir çift göz görene kadar. Bu gördüğü göz yaklaşık 1 saat 33 dakika önce gördüğü gözün aynısıydı. Biraz şaşırmış olsa da coolluğunu bozmadan durmaya devam etti. Genc adam  uzun uzun eylemle bakisirken sınıf sessiz bir şekilde onu izliyordu. Zorda olsa gözlerini genç kızın  gözlerinden  cekti. cebinden çıkardığı siyah tahta kalemiyle tahtaya "Fethi Kulaksız" yazdı. Yalancı bir öksürük ile boğazını temizleyip konuşmaya başladı.
"Evet gençler, adım Fethi Kulaksız. Bu yıl matematik derslerini beraber işlicez. Aynı zamanda  sınıf öğretmeninizim. Bir sıkıntı veya sorununuz olduğunda hiç düşünmeden yanıma gelebilirsiniz. Şimdi ilkokul çocukları gibi kendinizi tek tek tanıtın demicem. Zamanla hepinizi tanıtacağım zaten. Tüm öğretmenlerinizin arasından en çok beni göreceksiniz. Çünkü ders sayımız çok fazla. Umarım anlaşırız. Bu arada sizin sorunuz varmı?" dedi ve yavaş hareketlerle sandalyesini çekip oturdu.
Emine hemen parmak kaldırarak ilk soruyu sordu. "Mesleğinizi seviyor musunuz?" diye sorunca hemen "Elbette" diye karşılık verdi. İkinci bir soru başka birisinden geldi. "Evlimisiniz?" diye bir soru gelince sert bir şekilde "Bekarım! Ama özel hayatımdan bahsetmeyi pek sevmem" dedi.
Bir cesaretle parmak kaldırdı genç kız. Nazlı ise şaşkınlıkla ona bakıyordu. Genç adam ise onun parmak kaldırdığını görünce içini bir heyecan kaplamıştı. Biraz durduktan sonra evet sorabilirsin anlamında kafasını salladı. "Neden Matematik" diye sordu genç kız . Bu soru genç adamın suratında  tebessüm  olmasına neden olmuştu. "Neden matematik" diye tekrarladı. Bi kaç saniye düşündükten sonra "sanırım kelimeler yetmicek" diye ekledi. " Matematik bir yaşam tarzıdır" dedi gülerek. "Doğanin evrenin anahtarı matematik. Matematik oluşturdu onları. Doğayı evreni çözemeden, öğrenmeden yaşamanın boş olduğunu düşünüyordum sizin yaslarinizda. Bu yüzden matematikçi olmaya karar verdim ve oldum.  Genç kıza imalı imalı bakarak "Matematiğe Aşığım " dedi. Genç kız gözünü kırpmadan genç adamı izliyordu fakat adamin son cümlesi genc kızın gözlerini ondan kaçırmasına sebep olmuştu. Genç adam dediği cümlenin farkına vararak yalancı bir öksürükle konuyu dağıtmaya çalıştı. "Ne güzel anlatınız " dedi nazlı gülerek. Genç adam nazlinin bu lafına karşılık sadece gülerek cevap verdi. Uzun bir sessizlikten sonra genç adam birden genç kıza baktı. Genç kız üzerinde bir çift göz olduğunu fark edince genç adamın bakışına karşılık verdi. Genç adam bir cesaretle "Senin adı ne " diye sordu, genç kıza bakarak. "Eylem"dedi kekeleyerek. Genç adam "Güzel isimmis" diye geçirdi içinden. Tekrar soru sormak için dudaklarını aralamiştı ki zil çaldı. Bugünlük bu kadar gençler"dedi ve genç kıza bir bakış atarak sınıftan çıktı.

BÖLÜM SONU...
İlk bölüm ile karşınızdayım.
Umarım beğenirsiniz 🙏
Yorumlarınızı ve satır arası yorumlarınızı bekliyorum.
Yorumlarınız benim için çok çok önemli.

1069 kelime✨

İmkansız Aşk'ım ✨ / EyFet'Where stories live. Discover now