18:Ürkünç Kutlama

1.5K 175 57
                                    

3 Kasım sabahı doğan güneşle birlikte benim de içime büyük bir coşku doğdu. Hemen gerinerek kalktıktan sonra banyoya inip duş aldım. Bu kadar ses çıkarmama rağmen Sirius hala nasıl uyuyordu hayret ediyordum doğrusu.

Üzerimi değiştirip odasına girdim ve üzerine atlayarak karnına oturduktan sonra zıplamaya başladım "Doğum günün kutlu olsun, dünyanın en-ee-sevimli bir hakaret bulamadım ağabeyi." Uyanırken gülümsedi "Sağ ol ufaklık." Bacağımı sıvazladıktan sonra "İn üstümden." diye ekledi.

Yanına devrildikten sonra gün ışığında aydınlanmış yüzüne baktım "Bunak." Dudaklarını araladı ve kaşlarını çattı "Bunak mı? Bak sen şu bücüre!" Gülerken saçlarımı karıştırdı "Ağabeyine ne aldın? Vermek için sabırsızlanıyor olmalısın." Kaşlarımı kaldırarak "Yaaa," dedim "sana sevgi ve ilgi getirdim... Önümüzdeki en az elli yıllık bir sevgi ve ilgi."

"Senden bir şey istemiyorum." dedi "Sadece bu süreci başarıyla atlamanı istiyorum... Ve bir de yeğen. Erkek olursa adını Sirius koyacaksın. Ya da ikinci adını." Başımı salladım "Adını Sirius Regulus koyacağım." Gözlerini yukarı kaydırdı ve yüzünü ekşitti "Oğluna kendi adını mı vereceksin?" Sanki yarın bir oğlum olacakmış gibi bir hevesle "Neden olmasın?" dedim "Harry'nin ikinci adı James."

Yüzünü yastığa gömdü ve iç geçirdi "Tabii önce bir kızla tanışman ve onun ruh eşin olduğuna karar vermelisin. Sonra çocuğun olur. Ama şimdi lütfen uyu. Sabahın körü ve daha kargalar bile kahvaltılarını yapmadı."

Talep ettiği gibi yorganın altına girdim ve sırtımı ona dönerek gözlerimi kapattım. Uykumdan da bir patlama sesi ve korkunç doğum günü şarkısıyla uyandım "İyi ki doğdun, Sirius. İyi ki doğdun Sirius. İyi ki doğdun iyi ki doğdun iyi ki doğdun Sirius." Sonra alkışlar ve bebek ağlaması sesi duyuldu.

Bön bön James, Lily, Remus ve Peter'a baktım "Şarkınız o kadar rezildi ki çocuğu bile ağlattınız." Lily beni duymazdan gelerek "Hadi, Sirius." dedi sanki onu oyun oynamaya çağırıyormuş gibi "Bir dilek tut ve mumları üfle. Sirius güldü" Rezil şarkınız kardeşimin asabını bozmuş ve vaftiz oğlumu ağlatmış olsa da mumları üflemem gerekiyor sanırım."

Mumları üflediğinde yeniden alkış duyuldu. Lily nasıl bu kadar hayat dolu olabiliyordu bu fazlasıyla şaşırtıcıydı. James, Sirius'a Harry'i uzattı "Sanırım sana doğum günü hediyesi olarak bundan verirsek daha fazlasını istemezsin." Harry belli belirsiz sesler çıkarıyor ve sağa sola tükürükler saçıyordu.

"Hadi üzerini değiştir de kutlamaya aşağıda devam edelim." dedi Remus ve pasta Sirius'un önünden çekildi. Lily ve James çıkarak aşağı yöneldiler. Remus ve ben de doğum günü çocuğunu giydirerek aşağı indirdik. Sirius pastasını kesti ve benim doğum günümde olduğu kadar başarılı bir pasta yedik yine.

"Remus," dedi Lily neredeyse pastadan boğulurken "bu işte bir efsanesin. Muggle olsan kafe açmanı önerirdim." Sirius yüzüne çarpık bir gülümseme yerleştirdi "Adet zamanlarında da müşterileri parçalardı." Remus ona dirsek attı ama o da tıpkı James ve Peter gibi bıyık altından gülüyordu.

"Şımarma." dedim ona bakarak "Remus da ağabeyim ve ona kötü bir şey söyleyemezsin." James bir daha güldü "Prensi kızdırmayın. Alır kellenizi görürsünüz gününüzü." Sirius tabaktaki pastasına baktı, onu avuçlayarak suratıma çarptı ve çok yüksek sesle eğlence dolu bir kahkaha patlattı.

Tepkisizce öyle durduğum sırada Remus fısıldadı "Sence prens kardeş katli yapar mı?" Yüzümdeki kremayı temizlediğim sırada Sirius kollarını masaya dayamış, kapanarak kıkır kıkır gülüyordu. "Neyse," dedim "seninle bugün boğuşmayacağım."

Yıldızlar Ne Kadar Yaşar? | Regulus BlackWhere stories live. Discover now