26.Bölüm - Final ‧✕‧

4.4K 310 58
                                    

Kulağımla kokusunu aldığım, burnumla sesini işittiğim fakat gözlerimle göremediğim bir yerdeydim. Zaman kavramının ne olduğunu unutan beynim küçük fakat uzun, etkili dalgalar göndererek kendime gelmemi sağlamaya çalışıyordu. Boğazıma yerleşmiş olan ve bir türlü oradan çıkamayan salgamsı şeyi hissederek yüzümü ekşittim. İçinde halaylar çekilen beynim ayağa kalkmaya çalıştı. Ayağa kalksa da bir türlü dik duramıyordu. Halaya kalkan amcalar, abiler ve koca koca teyzeler dik durmasına izin vermiyordu. En sonunda isyan ederek ayağa kalkan beynim büyük bir sızıyla benim uyanmamı sağladı. Tahminimce bir kumaş parçasıyla arkadan bağlanarak kapatılmış olan gözlerimi kırpıştırdım. Kim benim gözlerimi kapatmıştı? Ben neredeydim? Dustin neredeydi? O aptal kesin yine bir belayı bulmuştu. Gerçi en son ikimiz de bayılmıştık sanırım. Üzerinden kaç gün geçmişti ki?

Tekrar gözlerimi kırpıştırdım. İçimde belki hareket edersem o kumaşı gözlerimin önünden çekebilirmişim gibi bir his doğdu. Fakat o küçük şey yeşerdiği gibi soldu ve öldü. Ne kadar gözlerimi kırpıştırsam da bir işe yaramıyordu. İçimden küfürler savurarak vücudumu hareket ettirmeye çalıştım. O sırada kulaklarım küçük topuklu sesleriyle doldu ve hareket etmeyi bıraktım. ''Seni gördüm küçük sürüngen,'' dedi ince fakat tok bir kadın sesi. Derin bir nefes aldım. Ortam nane ve çileğin karışımı bir şeyler kokuyordu. Dudaklarımı araladım sonra vazgeçtim ve dudaklarımı birbirine bastırdım. Şu an tek düşündüğüm Dustin idi. O neredeydi? Lanet olası pislik...

Gözlerimi kapattım ve odaklanmaya çalıştım. O buralarda ve iyiyse düşüncelerini duyabilirdim. O sırada bacağıma hızla gelen bir tekneyle çığlık attım. ''Pislik!'' Kadın hiç istifini bozmadan konuşmaya başladı. ''Seninle konuşurken bana cevap ver küçük sürüngen.'' Dişlerimi sıkarak kafamı geriye yatırdım. Hızlı bir şekilde oturduğum yerden kalktım ve aynı hızla popo üstü yere çakıldım. Evet... Bu çok acı verici oldu. Çünkü o ana kadar ellerimin bir demire bağlı olduğunun farkında bile değildim. İnleyerek yerde yuvarlandım. Bacaklarımı kendime çektim. ''Dustin nerede? Ne yaptınız ona?'' Küçük bir 'pıf' sesi duyuldu karşıdan. ''Çok sıkıcı. Aşk, aşk, aşk... Öğğ...'' Oturarak kafamı sesin geldiği yöne kaldırdım. ''Saçma saçma konuşma. Onu merak ediyorum. Bunun aşkla alakası yok. Şimdi bana onun nerede olduğunu söyle ve beni şunlardan kurtar. Ne isterseniz yaparım.'' Karşımdan bir kahkaha sesi yükseldi. Kadın bana cevap vermeden bir kapı sesi duyuldu ardından. ''Sanırım asıl konuşman gereken kişi geldi.'' Bütün kulaklarımı alarma geçirdim. Kapı kapandı ve hafif topuk sesleri duyuldu. Bir erkek olmalıydı. Uzun topukluları yoktu. Topuk sesleri bir süre sonra önümde kesildi. ''Misafirimize böyle mi davranıyorsunuz? Hiç yakışmıyor beyler.'' Kısa bir sessizlikten sonra aynı adam yine sesini kelimelerle buluşturdu. ''Açın gözlerini.'' Ayağa kalktım yavaşça. Dik durabilecek kadar uzun ipleri vardı daha doğrusu demir zincirleri vardı bileklerimdeki kelepçenin.

İnce uzun parmaklı bir adam gözlerimdeki kumaşı nazik bir şekilde aldı ve olduğu yere geri döndü. Güneşten kamaşan gözlerimi birkaç kez kapatıp açtım. Yavaşça kendine gelen gözlerimin önüne bir kadın ve bir erkek silüeti belirdi. Sonradan silüetler kendine geldi ve karşımda iki kişi vardı. Kadın baştan aşağıya siyahtı ve değişik bir tarzı vardı. Yırtık fileli çorapları, kısacık bir eteği ve kalın topukluları vardı. Adama baktığımda tamamen farklıydı kadından. Jilet gibi güzel takım elbisesi vardı. Fakat takım elbise bembeyazdı baştan aşağıya. Şaşkın bir şekilde kıyafetine baktım. İki adım yaklaştı. Gülümseyince bembeyaz dişleri ortaya çıkıyordu. Gözlerimi kısarak geriledim. Adamın gözleri masmaviydi diğer hepsinin de olduğu gibi. Hepsi Naira'ydı. Fakat neden böyle bir kötülük yapmaya çalışıyorlardı anlamıyordum. Yoksa onlar konsey üyelerinden birileri miydi? Ben gerileyince adamın gülüşü yok oldu. Elini uzattı. ''Ben Bredna Deela Haly.'' Kaşlarımı çatarak uzattığı eline baktım. Ellerimin bağlı olduğunun farkında değil miydi? Yoksa dalga mı geçiyordu?

NAİRA‧✕‧Örümceğin Doğuşu |3K Serisi 2.kitap|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin