3K - Naira | Örümceğin Doğuşu (3K - Serisi İkinci Kitabı)

6.8K 492 11
                                    

"Gerçekler o kadar kolay değildir."

Gerçekler başımı döndürüyordu. Olmamam gerektiği canımı yakıyor ve içimi kırık birçok parçaya ayırıyordu. Ben doğmamalıydım. Ve bunu isteyen çok kişi vardı. Doğduğumda lanetlenmiştim belki de. Belki Örümcekle belki kahverengi kanatlarla... Ben normal değildim. Ama neden? İşte bunu öğrenmek istiyordum. Ağzıma kaçan tuzlu su boğazımı yakıyordu. Konuşmaya çalışıyor, yardım istiyordum. Ama kimse duymuyordu. Duymayacaktı. Ben yalnız doğmuştum ve yalnız ölecektim. Hareket etmeye çalıştıkça su beni içine çekti. Kurtulmaya çalışmak aptallıktı. Her hareketim de daha da batıyordum dibe.

Etrafımda debelendikçe su daha da güçleniyordu ve beni içine çekiyordu. Kurtulmanın imkansız olduğunu fark ettiğimde kendimi bıraktım ruhumu da. Vücudum su dolmuştu. Üzerime bulaşan kanlar şimdi yoktu. Tertemiz gözüküyordum. Fakat hala siyah ve karanlıktım. İçim karanlıktı. Vücudum ve gözlerim de ona eşlik ediyordu. Benden asla bir melek olmazdı. Olsa olsa şeytanın küçük yeteneksiz çırağı.

Şu an neden bu kadar depresiftim? Çünkü duymak istemediğim fakat bildiğim şeyleri duymuştum. Hem de yüzüme çarpılmıştı. Sonra da canım pahasına savaşmıştım. Eğlencenin bir gün biteceğini biliyordum. Artık sonuna geldiğimi hissettim. Nefes almıyordum ya da bana öyle geliyordu. Her yer kararmaya başlamıştı.

"Muna!" Kulağıma dolan boğuk sesi çıkaramıyordum. Göğsüme oturan bir şey vardı. Nefes alamıyordum. "Muna!" Ses netleştiğinde kendime geldim ve göz kapaklarımı araladım. Kendime gelmemle su kusmam bir oldu.

Gölün tadı neden tuzluydu?

Sky sırtımı sıvazladı. Her yerim sırılsıklamdı. Sky da benden farklı sayılmazdı. Islak saçları önüne geliyordu. Mavi gözleri parlıyordu. Biraz daha su kustuktan sonra derin bir nefes aldım. Kafamı geriye yasladım. Her masalın sonu güzel biterdi değil mi? Bu neden berbattı? Biz bir masal olmalıydık. Mutlu olmalıydık. Yanağımdan akan yaşı umursamayarak elimin tersiyle sildim. "İyi misin?" Kafamı salladım. İyi değildim. Hem de hiç. En yakın arkadaşımı kaybetmiş, Nairalarla savaşmış ve duymak istemediğim gerçekleri duymuştum. Gözlerine baktım. Burnumu çektim. "Neden böyle oldu?"

"Yöntemin yanlıştı. Çok debelendin. Su çıkmana izin vermedi. Bu yü..." Sözünü kestim. "Neden mutsuz döndük?"

Yüzü düştü. Sağ eliyle çenemi kavradı. Başparmağıyla yanağımı okşadı. "Üzülme. Ben buradayım. Ve hiçbir yere gitmeye niyetim yok." Gözlerimi kıstım. "Pek inandırıcı gelmedi." Birden dudaklarıma yapışınca kalakaldım. Ben ona takılmayı düşünmüştüm. Eskisi gibi. Birbirimizle dalga geçecektik. Eğlenceli olacaktı. Yumuşak dudakları dudaklarıma hükmediyordu. Ayrılırken küçük bir öpücük bıraktı alt dudağıma. Yumuşacıktı. Hep neden bunu yapıyordu? Hastalık gibi bir şeydi. Bir daha istiyordum. Tüy gibiydi dokunuşu. Farkında olmadan dudağımın yukarı doğru kıvrıldığını hissettim Sky'ın bakışları sayesinde. "Ve seni mutlu edebiliyorum." Bir dudaklarıma bir bana bakıyordu. Hem korkutucu hem de içine çekici.

Dudağını ısırdı. Sıcak basmaya başladığında ayağa kalktım. "Hadi gidelim." Sırılsıklamdık. Arkama baktım. "Gelmezler değil mi?" "Hayır. Göle atladığımızı görmediler." Kafamı salladım ve Sky'ın kolunun altına girdim.

"En kötü ihtimal uçurumdan atladığımızı düşünürler."

"Umarım."

Kalbim acıyordu. Güzel bir günün sonu böyle bitmemeliydi. Nairayı görmüş ve ona aşık olmuştum. Masallardaki gibiydi. İnsanların masalları... Dünya gibi üç renkten(mavi, yeşil, kahverengi) değil birçok renkten oluşuyordu Naira. Olağanüstü varlıkları vardı. Mesela tek boynuzlu atlar. Ormanda karşılaşmıştık. Gözleri Nairalar gibi masmaviydi. Mor ağaçlar vardı. Kanatlı yaratıkların da renkli halleri mevcuttu. Gizliden Nairaları da izlemiştik. Harikulade gözüküyorlardı. Renk renk kanatlar ve uçan insanlar. Hiç benim ya da Sky gibi değillerdi. Rengarenk kıyafetleri, özenli saçları vardı. Eski insanları andırıyorlardı. Elbiseleri, hayatları...

Teknolojik hiçbir şey yoktu. İnsana ait hiçbir şey... İnsanın yarattığı hiçbir şey...

Saklanarak birçok şekilde eğlenmiştik. Sky da benim gibi deliydi. Düşünmeden yapar ve tadını çıkarırdı. Belki benden biraz daha deliydi. Ama iyiydi. Bana değer verdiğini hissedebiliyordum. Gözlerinin içine baktım ve gülümsedim. Sonra elimi tuttu. Tam ormanın içine dalacaktık ki aklıma unuttuğum bir şey geldi. Küçük bir şey.

Sonra arkamızdan tiz bir ses duyuldu. "Hey! Beni unuttunuz!" Gülümseyerek arkama döndüm. Ben bu küçük şeyi nasıl unutabilirdim?

NAİRA‧✕‧Örümceğin Doğuşu |3K Serisi 2.kitap|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin