2.7

3K 111 64
                                    

Bölümü Hirai Zerdüş - Gözün Dalar Uzaklara eşliğinde okuyabilirsiniz. Medyada var.

*

Yazardan

Üzerindeki tonlarca ağırlığı kenara atıp aracına koşan Hakan anahtarı cebinden çıkarıp açtığında sürücü koltuğuna geçip gazlayacakken deli gibi çalan telefonunu çıkardı ceketinin cebinden.

Arayan Yağmur'du.

Ne diyecekti kardeşine? Nasıl haber verecekti?

Burnunu çekip gözlerini silerken telefonu açıp kulağına götürdü.

"Abi, neredesin? Neden aradığımda açmıyorsunuz? İki saattir meşgul telefonun. Aras da açmadı sonra hattı meşgul olduğunu öğrendim. N'oluyor?" bir hayli korkmuş Yağmur, abisinden iyi bir şey bekliyordu ama Hakan'ın ağzını açıp tek kelime etmesi çok zordu. Çünkü kelimeler ağzından çıkmıyordu.

"Sana diyorum abi." Hakan konuşursa Yağmur bir terslik olduğunu anlayacaktı ama konuşmaktan başka seçeneği de yoktu.

"Biz konuşuyorduk, ondan ulaşamamışsındır." haberi verip vermemesi gerektiğini bilememişti. Ağzından da çıkmamıştı zaten kelimeler.

"Ne konuştunuz, neden bana cevap vermedi de senin telefonlarını açtı?"

"Kafa dinlemek istiyormuş Yağmur, benimkini de söve saya açtı zaten. Şimdi benim kapatmam lazım, önemli bir işim çıktı." dediğinde Yağmur hiç tatmin olmamış bir şekilde kabul edip zoru zoruna kapatmıştı.

Hakan gaza yüklenirken Aras'ın araç GPS'inden konumuna erişmeye çalışıyordu aynı zamanda.

"N'olur bir şey olmasın Allah'ım, n'olur. Yalvarıyorum sana." Hakan'ın ağzından çıkan hıçkırıklar arabanın içini kaplarken bulduğu konuma hız sınırını fazlasıyla aşarak gidiyordu.

Yağmur odanın içinde dört dönerken Aras'ı tekrar tekrar arıyordu ama defalarca kez eli boş dönüyordu. İçi hiç rahat değildi, bir terslik vardı kesin. Abisi bilse kesin söylerdi, terslik varsa da abisi bilmiyordu belli ki.

Yağmur kendi kendini avuturken bir şekilde nasıl ulaşacağını düşünüyordu.

Hakan bir hayli uzaklaştığı şehir merkezinden karanlık yollara girmişti. İki dağ arasında uzanan karanlık yolda ilerlerken gözünü dört açmıştı.

İçinden sureler okurken karşıdaki içler acısı görüntüyü görmesiyle kanı donmuştu. Aracı yanlarında durdurduğunda ortalık aydınlansın diye uzunları açık bırakmış ve korkarak indiğinde koşmuştu iki yana savrulmuş araçların arasına.

Önündeki araç yere yan yatmış bir vaziyetteyken ileride Aras'ın aracı olduğunu düşündüğü takla atmış hâlde duran aracı görünce ne yapacağını bilemez şekilde ortalarında duruyordu. Kime koşmalıydı, kime yardım etmeliydi önce?

"Allah'ım," elleri başına giderken bacakları taşıyamaz duruma gelmişti.

"Allah'ım." ağzından başka hiçbir kelime çıkmıyordu.

"Sakin ol, sakin ol Hakan." soğukkanlı olmaya çalışırken Aras'a koştu.

Sol tarafa geçip dizleri üzerine çökmüş ve Aras'ı görmüştü. Kırık olan camdan içeri elini attığında boynundan tutup nabzını kontrol ettiğinde çok zor anlayabilmişti attığını. Aras kanlar içinde yatarken eli telefonuna gitmiş ve ambulansı ararken Aras'a sesleniyordu.

Dinle Beni Bi' -Texting-Where stories live. Discover now